Latif Selvi: 1982 model Yükseköğretim Kanunu Türkiye’yi 2023 vizyonuna taşıyamaz

Eğitim-Bir-Sen Konya Üniversite Şubesi'nin Ilgın kampında konuşan Genel Başkan Vekili Latif Selvi, 1982 model Yükseköğretim Kanunu'nunn Türkiye’yi 2023 vizyonuna taşıyamayacağını belirterek, topyekun bir üniversite reformunun zorunluluğunu vurgu yaptı

Eğitim-Bir-Sen Konya Üniversite Şubesi’nin Ilgın Eğitim Kampında konuşan Genel Başkan Vekili Latif Selvi, eğitimcilerin sorunları, toplu sözleşme, 3600 ek gösterge, üniversitelerdeki son durumlar ve Yükseköğretim Kanunu'na dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

Konya Üniversitelerinin yetkili sendikası Eğitimciler Birliği Sendikası Üniversite Şubesi Ilgın’da kampa girdi. Geleceğin Sendika Liderleri Projesi ile sendika yöneticilerinin yetiştirilmesinde Türkiye’ye yeni bir model ortaya koyan Eğitim-Bir-Sen Konya Üniversite Şubesi’nin Ilgın Eğitim Kampı Genel Başkan Vekili Latif Selvi’nin de katılımı ile gerçekleştirildi. 2 gün süren eğitim kampına Şube Yöneticileri ile Sendikanın İş Yeri Temsilcileri katıldı.

Teşkilat Başkanı Veli Eraslan’ın Kuranı Kerim tilaveti ile başlayan Eğitim Programında açılış konuşmasında Şube Başkanı Şenol Metin, Eğitim-Bir-Sen’in taşıdığı misyonun, kimliğinin batılı formda bir sendikal formun çok üzerinde bir sorumluluk yüklediğine dikkat çekti. ‘Eğitim-Bir-Sen, sadece bir sendika değildir.’ Mottosunda yüklenilen bu sorumluluğu vurguladı.

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, 3600 olarak kodlanmış çalışmaya dair bilgiler verdi.

Latif Selvi konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

  • Hem Toplu Sözleşme sürecinde hem de 16 Martta gerçekleştirilen çalışmada 3 esası stratejimizin temeli olarak belirledik.

  • İlki kendi içinde bütünlüğü kalmayan, hiyerarşisi ve adaleti bozulmuş ek gösterge sistemi gözden geçirilmelidir.

  • İkincisi herkesin az veya çok bir ek gösterge alması ve emekli ile çalışan arasındaki maaş adaletsizliğinin giderilmelidir.

  • Üçüncüsü ise bu çalışmanın 1-2 ay gibi en kısa sürede sonuçlandırılarak kamuoyundaki stres sonlandırılmalıdır. Hükümetin yapıcı yaklaşımı görülüyor.

  • 50D statüsünde görev yapan araştırma görevlilerinin sorunları

  • Türkiye’nin milyon liralara yakın yatırım yaptığı, en verimli oldukları dönemde 30-35 yaşındaki bir bilim insanının doktorasını bitirdiği gün işsizliğe mahkum edilmesi kabul edilemez. Biz sözleşmeli statüyü sonlandırmak kadroya geçirmek için mücadele ederken, araştırma görevlilerinin 2 farklı statüde, iş güvencesinden yoksun biçimde istihdamı sendikamızın genel politikaları ile çelişmektedir.

"Topyekun bir üniversite reformu zorunlu"

Latif Selvi konuşmasının sonunda, 1982 model Yükseköğretim Kanunun Türkiye’yi 2023 vizyonuna taşıyamayacağını söyleyerek topyekun bir üniversite reformunun zorunluluk olduğunu vurguladı.

"Memur-Sen darbecilere meydanları dar eden büyük bir ailedir"

Eğitim-Bir-Sen Konya Üniversite Şubesi Başkanı Şenol Metin ise, Teşkilat Eğitiminin öğleden sonraki oturumunda, Eğitim-Bir-Sen’in 30 yıllık tarihini siyasi tarih perspektifinden sundu. Yakın siyasi tarihin 28 Şubat gibi, 2007 Cumhuriyet Mitingleri gibi, 2013 Gezi Kalkışması gibi, 15 Temmuz gibi kırılma noktalarında memur sendikaları başta olmak üzere sivil toplum kuruluşlarının doğru bir tavır sergileyemediğini ifade etti.

Başkan Metin, sadece Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen’in tarihin testinden geçtiği tespitinde bulundu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Memur-Sen darbecilere meydanları dar eden büyük bir ailedir.’ sözü ile bu tespiti taçlandırdığını vurguladı.

Üye sayıları hakkında da bilgi veren Şenol Metin, Konya üniversitelerinin açık ara yetkili sendikası olduklarını, bunun büyük bir sorumluluk yüklediğini, üniversite sendikacılığın bütün tarihsel defosuna rağmen Konya üniversitelerinde bütün sendikaların toplamının 2 katına yakın bir üye sayısına sahibiz. Sorunlarının müştekisi olmanın konformizmini reddederek çözümün öznesi olmayı yeğleyen Eğitim-Bir-Sen Konya Üniversite Şubesi, sendikal mücadelenin en müstesna örneklerini sergilemektedir. Promosyonlardan disiplin kurullarına, servis sorunlarından üniversite akademik/idari personel arasındaki ayrımcılığın sonlandırılmasına kadar uzanan bir başarı hikayesinin kahramanı teşkilatıma minnettarım" diye konuştu.

Program katılımcılara hediye ve sertifika takdimi ile tamamlandı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.