ANKARA (AA) - SEFA ŞAHİN/AYNUR EKİZ - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, ülkenin çıkarları için asla kendi çıkarlarını düşünmeyen bir hareketin mensupları olduğunu belirterek, "Şehit liderimiz Muhsin Başkanımızın arkasında bıraktığı dava adamlarıyız. Dolayısıyla biz ilkemize, ülkümüze, liderimizin de çizgisine uygun olarak bir 'evet' kararı ortaya koyduk." dedi.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Destici, halk oylamasında "evet" demelerinin birinci sebebinin, Türkiye'nin darbe anayasasından kurtulmasını istemeleri, ikinci nedenin ise hür seçimlerle Mecliste temsil imkanı bulmuş sağın iki büyük partisinin milletvekilleri tarafından anayasa değişikliği teklifinin hazırlanması olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ne getirdiğini madde madde incelediklerini bildiren Destici, bu inceleme sonucunda Türkiye için mevcuttan daha iyi olacağı kanaatine vardıklarını dile getirdi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin temsilde adaleti daha da güçlendireceğine inandıklarını ifade eden Destici, yönetimde istikrarın sağlanacağını vurguladı.
Destici, Türkiye'nin bölgesindeki ülkelerde yaşanan gelişmelere işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün bunları görerek ve bilerek duyarsız kalma gibi bir duruşumuz olamazdı. Dolayısıyla BBP olarak artık Türkiye'nin, kim iktidar, cumhurbaşkanı olursa olsun mutlaka arkasında güçlü halk desteğinin olması gerektiğine, istikrarı bozacak sistemlerden hızla uzaklaşması gerektiğine ve halktan yetki alan iktidarın ya da cumhurbaşkanının o yetki süresi içinde Türkiye'yi idare etmesinin, ülkenin ali menfaatleri açısından daha doğru olacağına inandık. Bunun için BBP olarak 'evet' dedik. Biz BBP'liler ülkemizin çıkarları söz konusu olduğunda asla parti ve kendi çıkarını düşünmeyen bir hareketin mensuplarıyız. Şehit liderimiz Muhsin Başkanımızın arkasında bıraktığı dava adamlarıyız. Dolayısıyla biz ilkemize, ülkümüze, liderimizin de çizgisine uygun olarak bir 'evet' kararı ortaya koyduk."
- "Cumhurbaşkanı bizi bilgilendirdi"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki görüşmelerinde süreçle alakalı görüşlerini paylaştıklarını anlatan Destici, "Çok olumlu, sıcak bir görüşme gerçekleşti. Özellikle ülkemizin içinde bulunduğu şartlar... Adeta bir savaş hali yaşıyoruz. Bu konularla ilgili bizleri bilgilendirdiler. Ben de bu bilgileri arkadaşlarımızla da paylaştım. Dolayısıyla istişare ettiğimiz arkadaşların, devlet, millet ve ümmet hassasiyeti, parti hassasiyetinden daha yüksek olduğu için bu kararın devletimiz, milletimiz, ülkemiz için daha doğru olduğuna inandık." diye konuştu.
Yeni sistemde Meclis dışındaki partilerin parlamentoda ve yürütmede temsil edilme imkanlarının daha yüksek olacağına inancını dile getiren Destici, 'evet' kararı çıkarsa Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Kanunu'nun demokratikleştirilmesi konusunda adım atılacağını düşündüğünü ifade etti. Bunun Meclis dışındaki partiler için bir avantaja dönüşeceğinin altını çizen Destici, çok partili siyasi hayatın eskisinden daha güçlü bir şekilde devam edeceğini söyledi.
- "100 bin imza ile cumhurbaşkanı adayımızı çıkarabileceğiz"
Bir önceki cumhurbaşkanlığı seçiminde Mecliste milletvekilleri olmadığı için aday çıkaramadıklarını hatırlatan Destici, yeni sistemle birlikte 100 bin imza toplayarak kendi cumhurbaşkanı adayını çıkarabilecek bir kazanıma sahip olacaklarına dikkati çekti.
BBP olarak 2001 yılında açıkladıkları "Bizim Türkiyemiz" isimli projelerinde koalisyonların seçim öncesinde kurulmasını önerdiklerini aktaran Destici, yeni sistemde bu önerilerinin kısmen karşılandığını belirtti. Destici, partilerin kendi tabanlarını koruyacak politikalar geliştirmeleri durumunda, yeni gelecek sistemin partileri daha da güçlendireceğini savundu.
BBP olarak, anayasa değişikliği ilk gündeme geldiğinde 5 maddelik önceliklerini sunduklarını anlatan Destici, "Bunlar üniter yapının muhafaza edilmesi, Türk kimliğinin ve Türkçenin muhafaza edilmesi, temel haklar ve inanç hürriyeti, darbe yasalarının sistemden temizlenmesi ve kuvvetler ayrılığıydı. İlk dört maddeyle ilgili bu 18 madde içerisinde herhangi bir sıkıntı yok. Tam tersine olumlu şeyler var." dedi.
Mustafa Destici, 2001 yılında yine yürütmenin ve yasamanın birbirinden ayrılmasını, bakanların Meclis dışından atanmasını teklif ettiklerini hatırlatarak, yeni sistemle bunun gerçekleşeceğinin altını çizdi.
Parlamenter sistemde bir bakanın zamanının dörtte birini Mecliste, dörtte birini seçim bölgesinde, dörtte birini medya ve diğer dörtte birini ise tanıtım ilişkileriyle geçirdiğine işaret eden Destici, bir bakanın zamanının sadece dörtte birini görevine ayırdığına dikkati çekti.
Parti olarak güçleri yettiği oranda sahada olacaklarını bildiren Destici, "Biz bir karar aldık, bu kararın sonuna kadar arkasında duracağız. Elimizden gelen her türlü çalışmayı yapacağız." değerlendirmesini yaptı.
- "Rejimin muhafızlığı adına 'hayır' diyorlar"
CHP'nin bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu olarak kendisini gördüğünü ifade eden Destici, "Türkiye uzun yıllar tek parti CHP dönemi yaşamış. Dolayısıyla da bu kazanımlarını kaybetmek istemiyor. 'Hayır' demesinin bir gerekçesi olarak bu görünüyor. Zaten bunu da söylüyorlar. 'Biz rejimin bekçisiyiz.' diyorlar. Bu rejimi kendilerinin kurduklarına inanıyorlar ve bunun bir muhafızlığı adına 'hayır' dedikleri çok açık ve net olarak ortaya çıkıyor." diye konuştu.
PKK, PYD ve YPG'ye karşı hiçbir dönemde olmadığı kadar ciddi ve kapsamlı bir mücadele verildiğini dile getiren Destici, bu mücadelenin halk oylamasından "evet" çıktığı zaman nihai sonuca gideceğini bildikleri için HDP'nin "hayır" dediğini ileri sürdü.
"Evet" kararını açıklamadan önce BBP'de taban araştırması yaptıklarını belirten Destici, "Sadece teşkilat mensuplarımızla değil 'BBP tabanı ne düşünüyor?' diye elimize ulaşan iki anket sonucu var. Partimizin yaptığı kamuoyu araştırmalarında tabanının evet eğiliminde olduğunu gördük ve bizim bu kararımızla birlikte bu eğilimin daha da yükseklere çıktığını çok net bir şekilde tespit ettik. Sadece bizim tabanımız değil bizim 'evet' kararımızın özellikle kararsız olan milliyetçi ve muhafazakar seçmeninin de 'evet'e yönelmesinde büyük bir etkisi olduğu görülüyor."
BBP'nin AK Parti ve MHP'den sonra Türkiye'ye yeni sistemi getirecek 3'üncü parti olacağını ifade eden Destici, Meclis dışında evet blokunun partisinin BBP olduğunu söyledi.
- "Parti içi hukuk devreye girer"
BBP Genel Başkanı Destici, 16 Nisan'daki anayasa değişikliği halk oylaması için aldıkları kararı belirlerken parti içi demokrasinin en üst düzeyde işlediğinin altını çizerek, şöyle devam etti:
"Bütün arkadaşlarımızdan beklentim, bu kararın yanında durmalarıdır. Bundan sonra aykırı ses ve düşünceler ortaya çıktığı an, mevcut söylem partimizin kurumsal kimliğine zarar verecek ve kararımızı itibarsızlaştıracaksa elbette parti içi hukuk devreye girer. Arkadaşlarımızın böyle bir yola tevessül edeceklerini düşünmüyorum çünkü bizim arkadaşlarımız 'Önce ülkem, milletim ve devletim.' diyen, 'Daha sonra partim.' diyen kişilerdir. Onun için aldığımız kararın yanında arkadaşlarımızın sonuna kadar duracaklarına inanıyorum."
- "Birlik görüntüsü Avrupa'ya ders oldu"
Destici, Avrupa ülkelerinde Türk bakanlara yönelik uygulanan engellemelere ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Bu ülkelerin demokratik tavır sergilemediğini belirten Destici, "Türkiye haklı olarak yazılı bir özür bekliyor ve bu konuda birtakım yaptırımlar devreye girdi. Biz alınan bu kararların ve yaptırımların sonuna kadar arkasındayız." ifadelerini kullandı.
Kendi içerisinde birliğini ve bölgesinde istikrarını sağlamış Türkiye'nin, Avrupa'nın dış politika hesaplarını olumsuz etkileyeceğini vurgulayan Destici, şunları kaydetti:
"Allah'a hamdolsun bütün siyasi partilerimiz ve milletimiz konunun hassasiyetini anladı ve büyük bir birlik görüntüsü sergiledi. Bu da Avrupa'ya karşı bir ders oldu diye düşünüyorum. İnşallah bu birliğimizi, beraberliğimizi bozmayacağız. Vatanımızın ve milletimizin birliğine göz dikenlere karşı hep birlikte mücadele edeceğiz."
AA