KAYSERİ (AA) - MUSTAFA ÖNAL - Türk Kızılayının belirli bir sayının üstünde yapılan kan bağışı sonucunda madalya ve plaket verdiği kişi sayısının 79 bin olduğu bildirildi.
Türk Kızılayı, kan bağışçılarını 10. bağışta bronz, 25. bağışta gümüş, 35. bağışta altın madalya ile 45. bağışta da plaket vererek onurlandırıyor.
Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kurum olarak 2005 yılından itibaren ülkede güvenli olarak kan bağışını sağladıklarını belirtti.
Kan bağışının önemine dikkati çeken Akar, "Bir ünite kan bağışlayan kişi, üç hastaya şifa vermiş oluyor. Ayrıca dünyanın en modern testlerini bu kanlar üzerinde yapıyoruz. Bunların serolojik ve biyolojik testlerini yapıyoruz. Hastalık var mı, virüs taşıyor mu onları anlıyoruz ve görüyoruz ki Türk Kızılayının hassas çalışmaları neticesinde çok önemli miktarda bulaşıcı hastalıkları önlemiş oluyoruz" diye konuştu.
Akar, bu yıl 45 çok önemli vakayı hassas çalışmalar sayesinde tespit ettiklerini, dünya standartlarının üzerinde bu işi yaptıklarını söyledi.
-"Kan bağışçı kazanımına önem veriyoruz"
Kan bağışçısı kazanımına da önem verdiklerini anlatan Akar, "Bunun için kan bağışı uzmanlarımız var. Onlar ilgili yerlerle görüşüyorlar. Fabrikalarla, iş yerleriyle kampanyalar yapıyorlar ve onları teşvik ediyorlar. Orman ve Su işleri Bakanlığı ile bir anlaşmamız var. Bakanlık, bizim aldığımız bir ünite kan için bağışçı adına bir fidan dikiyor" dedi.
Türk Kızılayına belirli sayıda kan bağışı yapanları madalyalarla onurlandırdıklarını da aktaran Akar, şunları söyledi:
"Bize kan vermeyi adet haline getirmiş insanlarımızı bronz, gümüş ve altın madalya, madalyalarını tamamlamışsa plaketle ödüllendiriyoruz. Şimdiye kadar 2 bin 900'ün üzerinde plaket, 6 bin 700 civarında altın madalya, 12 bin 770 gümüş madalya, 56 bin 500 civarında da bronz madalya verdik. Yaklaşık 79 bin kişiyi de bu şekilde taltif etmiş olduk. Bunlar onursal olaylardır maddiyata tabi değillerdir. Karşıdaki insanın sağlığına katkıda bulunulduğu için manevi olarak verilen ödüllerdir. Bunu alan vatandaşlarımız son derece memnun oluyorlar."
Kanın sentetiğinin yapılamadığını ve laboratuvarda üretilemediğini vurgulayan Akar, "Kan bağışı, organ nakli niteliğindedir. Dolayısıyla kan vermek de çok büyük bir sevaptır. Kanınızı kullanacak insanın, erkek mi, kadın mı, Müslüman mı, Hristiyan mı, ateist mi, putperest mi olduğunu bilmeden siz bu kanı bağışlıyorsunuz. Tamamen Allah rızası için bağış yapıyorsunuz" değerlendirmesinde bulundu.
AA