Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin, aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti'nin de bulunduğu 26'sı tutuklu 76 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Yakınca Spor Salonu'ndaki duruşmada, tutuksuz sanıklardan dönemin 2. Ordu Komutanlığı Harekat Kurmay Yarbaşkanı Tuğgeneral Ersin Yıldırım, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti karşısında savunma yaptı.
Yıldırım, darbe girişimi öncesinde Ankara'da yıllık izinde bulunduğunu ancak izinli olmasına rağmen Genelkurmay Başkanlığında gerçekleştirilen "Terörle Mücadele Harekatı Yıllık Değerlendirme Toplantısı"na gönderildiğini iddia etti.
Toplantıya dönemin 2. Ordu Komutanlığında görevli Albay Bahadır Erdemli'nin de katılması gerektiği halde mazeret bildirerek gelmediğini belirten Yıldırım, savunmasına şöyle devam etti:
"Genelkurmay'daki toplantıda olağan dışı bir şey olmamış, planlandığı gibi başlayıp bitmiştir. Darbeci, FETÖ'cü olsam karargahta kalır, darbecilere destek verirdim. Toplantı bitiminden hemen sonra 19.15 sıralarında Ankara'daki evime geçtim. Darbe girişimini Sayın Başbakanın 'Bu bir kalkışmadır.' dediğinde öğrendim. Ankara'da ise silah ve uçak sesleri nedeniyle eşim ve kızım çok telaşlandı. Eli kanlı terör örgütünün beni de yakalayıp infaz etmemesi için güvenli olduğunu düşündüğüm kayınbiraderimin evine gittim. Darbeyi önceden planlamışlar, onaylamayacağım için izin verip, karargahtan uzaklaştırmışlardır. Darbeci ve FETÖ'cü olsam, iznimi kesip Malatya'daki karargaha gelip, darbeye destek verirdim. Malatya'ya kendi isteğimle geldim. Darbeci olan bir askerin kendi isteğiyle gelmesi olağan bir şey değildir."
Uzun yıllar ülkesi, devleti, milleti ve Türk Silahlı Kuvvetlerine hizmet ettiğini belirten Yıldırım, "15 Temmuz'da ülkem ve milletim alçak, hain darbe kalkışması yaşadı. Görevimi kanunlar ve nizamlar ölçüsünde yaptım. Cebir ve şiddet kullanmadım, hiçbir faaliyetim ya da söylemim olmadı. Hain darbe girişimi teşebbüsüyle fiilim yoktur." şeklinde savunma yaptı.
- "Okunmuş, üflenmiş dolarlar değil"
Yıldırım, iddianamede yer alan ve sivil çantasının içerisindeki "B" seri numaralı 1 ABD dolarına ilişkin ise şunları kaydetti:
"1 dolar ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır. Üzerimden 1 dolar çıkmamıştır. Odamda polislerce yapılan iki ayrı aramada çıkmayan 1 doların askerlerin eşyalarımın aileme teslimi sırasında omuz çantamda bulunması çok manidardır. Çantamda 68 dolar daha vardı ama bunlara iddianamede yer verilmemesi manidardır. Bu dolarlar da Pensilvanya'dan gönderilen manevi değeri olan okunmuş, üflenmiş dolarlar değildir."
Yıldırım, sözde Yurtta Sulh Konseyi tarafından yayımlanan "Harekat Yıldırım" mesaj formunda "2. Ordu Komutanlığı Harekat Kurmay Yarbaşkanı" olarak "görevine devam" şeklinde görevlendirildiği iddiasıyla ilgili de "Bu liste bilgim dışında, birileri tarafından hem hazırlanma hem de yayınlanması bakımından mesnetsiz, kanunsuz bir kağıt parçasıdır. Sözde emirlere uymadım. Örgüt tarafından görevlendirildiğim yere gitmedim. Yok hükmünde bir kağıt parçasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Mahkeme Başkanı Vedat Koç'un sorusu üzerine Yıldırım, kentteki görevine 2015 yılında başladığını bildirdi.
İzne ne zaman çıktığının sorulması üzerine Yıldırım, 27 Haziran 2016'da 20 gün izne ayrıldığını ve 18 Temmuz 2016'da mesaiye başlaması gerektiğini belirtti.
Mahkeme Başkanı Koç'un Ankara'daki toplantıya kimin talimatıyla gittiğini ve izinliyken böyle bir görevin verilmesinin ''rutin'' bir faaliyet olup olmadığını sorması üzerine Yıldırım, "11 Temmuz'da Mustafa Serdar Sevgili arayarak, Ankara'daki görevi söyledi. Bana böyle bir görev verilmesi rutin değildi. Rutin dışı bir durum. İzindeyim, kanuni olarak izinliydim. O toplantı olmasaydı, iznime devam edecektim. Tuğgeneral Mustafa Serdar Sevgili aradı." yanıtını verdi.
Toplantıyla ilgili tutuklu eski Tuğgeneral Sevgili dışında karargahta başka bir kişiyle görüşüp görüşülmediğinin sorulması üzerine Yıldırım, tutuklu Bahadır Erdemli ile bölgedeki durumu öğrenmek için telefonla görüştüğünü anlattı.
Koç'un toplantıda neler konuşulduğu, şüphelendiği bir durum, ertesi gün yapılacak bir operasyon konuşması ve sözde Yurtta Sulh Konseyi'nde isimlerin orada yer alıp almadığı sorusu üzerine Yıldırım, şu bilgileri paylaştı:
"Genelkurmay'daki toplantı iç güvenlik harekatı çerçevesinde gerçekleşti. Herhangi bir şüpheli durum sezmedim. Genel nitelikli iç güvenlik harekatıyla ilgili faaliyetler konuşuldu. Yurtta Sulh Konseyi'nde ismi geçenler hatırladığım kadarıyla vardı. Olağanüstü bir şey sezmedim. Herhangi bir operasyondan bahsedilmedi."
Mahkeme, bu savunmanın ardından duruşmaya öğle arası verdi.
AA