Maneviyat mevsimi ve ilahi ihsan gecesi

Konya Müftüsü Şükrü Özbuğday'ın Regaib Kandili münasebetiyle yazdığı yazısı...

Bereketli maneviyat mevsimi ve ilahi ihsan gecesi

 

Şükrü Özbuğday-Konya Müftüsü

 

Dini literatürümüzde “üç aylar” diye bilinen çok feyizli ve bereketli bir maneviyat mevsimine bir kez daha girmek üzereyiz. 3 Temmuz 2008 Perşembe akşamı Regaib Kandili, 4 Temmuz 2008 Cuma günü ise üç ayların ilki olan Recep ayının birinci günüdür.

 

Üç Aylar, Kameri Takvime göre, recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Bu aylar, rahmet dalgalarının başladığı, manevi huzur ve sükûnun kalplere doğduğu. İlahi rahmetin coştuğu aylardır. Bu aylar girince, mü’minlerin ruhlarını mânevi bir hava kaplar. Bu mübârek aylar içerisinde öyle feyizli ve bereketli gaceler vardır ki Yüce Allah’ın rahmeti, bu gecelerde mü’minlmer üzerine yağmur gibi yağar.

 

Recep ayının başlangıcında Peygamberimizin şöyle duâ ettiği rivayetler arasında yer almaktadır:

“Ey Allah’ım’ Recep ve Şabanı bize mübârek kıl, bizi Ramazana kavuştur” (Ahmet B. Hanbel, Müsned, 1,37)

Ülkemizde, asırlardır bir “üç aylar” geleneği oluşmuş: Ramazana hazırlık, Recep ayının girmesiyle başlar hale gelmiştir.

Bu aylar mübarek gecelerle doludur. Recep ayının ilk Cuma gecesi, “Regaib gecesi”, yirmiyedinci gecesi, “Mirac gecesi” dir. Şaban ayının onbeşinci gecesi “Berat gecesi2, ramazan ayının yirmiyedinci gecesi de “Kadir gecesedir”.

Regaib, çok değerli hediye, bağış, içten gelerek ve yoğun bir şekilde arzu edilen şey anlamlarına gelen Arapça bir sözcüktür. Cenab-ı Hakk’ın, ilahi ihsan ve manevi hediyelerinin diğer zamanlardan daha çok tecelli etmesi ve samimi kalple Allah’a yönelenlerin affedilme ümitleri dolayısıyla, Müslümanlar tarafından heyecanla beklendiği ve gönülden arzulandığı için Recep ayının ilk Cuma gecesine “Regaib Kandili” denmiştir.

 

Regaib Kandili, Recep ayının 27. gecesindeki Mirac ve Şaban ayının 15. gecesindeki Berat kandillerini: Ramazan ayını, Kadir Gecesi’ni, Ramazan ve Kurban bayramlarını müjdeleyen mübarek bir gecedir.

Bu geceye mahsus bir ibadet şekli olmamakla beraber, geceyi tevbe, dua ve ibadetle geçirmek sevap kazanmaya vesile olur.

 

Halkımız arasında “Üç aylar” diye adlandırılan Recep, Şaban ve Ramazan ayları, Yüce Allah’ın ruhumuza ikram ettiği faziletli ve feyizli bir zaman dilimidir. Yapılan dileklerin dalga dalga Allah’a ulaştığı, dökülen pişmanlık gözyaşlarının günahları silip yok ettiği kandiller geçididir. Meleki olduğu kadar, şeytani özelliklere de sahip ve günah işlemeye müsait olan insanın günahlarından tövbe edip temizlenmesi için üç aylar bir fırsattır. Kısaca üç aylar, günahlardan arınma, sevaplarla bezenme mevsimidir. Üç aylar. Ramazandan önce oruçla buluşanlar. Cuma namazına koşanlar, namaza başlayanlar, ibadetlerini artıranlar, tevbe ile Allah’a yönelenler… gibi manevi kazanç elde edenlerin çokça görüldüğü anlardır.

 

Hayatımızda adeta otokontrol sisteminin kurulmasına sebep olan mübarek üç aylar ve kandiller, dünyevi meşguliyetlerimizden sıyrılıp, yaratılış gayemizi düşünmemiz, yaratan ve yaratılanlarla olan münasebetlerimizi güçlendirmemiz için son derece değerli fırsatlardır.

 

İşte yakında idrak edeceğimiz mübarek üç aylar, Yaratıcımıza, ailemize, çocuklarımıza, milletimize ve bütün insanlığa karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hala, ihmal ve kusurlarımızdan dönmemize ve gaflet uykusundan uyanmamıza vesile olmalıdır. Aramızdaki çekişmeleri, tefrika ve ihtilafları, şahsi menfaat hesaplarını ve basit düşünce farklılıklarını bertaraf etmeli her zamandan daha çok muhtaç olduğumuz ve Yüce Dinimizin bizden ısrarla istediği, barış, hoşgörü, kardeşlik, birlik ve beraberliğimizin güçlenmesini, insani ve ahlaki meziyetlerin yeniden yeşermesini sağlamalıdır.

Bütün kardeşlerimizin üç aylarını ve Regaib Kandillerini kutluyor, hayırlara vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.