Bir dönem Star gazetesini satın alan ve Kanal24'ü kuran işadamı Ethem Sancak, şu an dışında olduğu medyaya "Tayyip Erdoğan'ı ve başlattığı hareketi tek sesli Türkiye'de savunmak için" girdiğini açıkladı.
Medya patronuyken Başbakan Erdoğan için dile getirdiği "Başbakan'a sevdalıyım. Benim idolüm" sözleriyle tartışma yaratan Sancak, Sky Türk 360'da Murat Sabuncu ile Rauf Ateş'in sorularını yanıtladı. CEO Club programına konuk olan Sancak, medya konusunda yöneltilen sorulara şu yanıtları verdi:
MİLİTAN GAZETECİLİK YAPTIM
Murat Sabuncu: Rahmetli Hasan Doğan'la (eski Futbol Federasyonu Başkanı) birlikte neden medya sektörüne girdiniz?
Ethem Sancak: Biliyorsunuz, ben gençlik yıllarımda gazetecilik yaptım. Ama militan gazeteciliği. Aydınlık'ta çalıştım. Dolayısıyla yazmak-çizmek benim hobilerimden birisidir. Çok okurum, bazen de yazmaya çalışırım. İçimdeydi yani. Bu virüs o yıllarda içime girmişti. Şimdi bu Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde gelişen demokratikleşme hareketi uç verdiğinde medya açısından çok sıkıntılı bir dönemdi. Türkiye çok tek sesliydi. Tek kutuplu bir medyaydı. Biraz da yeni gelişen demokratik harekete karşıydı medya. Biz o hareketin bir parçası olarak, onu savunmak babında böyle bir işe giriştik Hasan'la. 24'ü kurduk, Star gazetesini aldık TMSF 'den geliştirdik. Bir misyonla girmiştik oraya. Bu bir misyondu. Kendimizi o hareketin o boyutuna destek vermek olarak görmüştük. Şimdi çok şükür o konuda artık tek seslilik yok. Çok seslilik var basında. Bu iyi bir şey. Bizim de misyonumuz bitti bıraktık.
DURUMDAN VAZİFE ÇIKARDIK
Sabuncu: Bu süreçte Başbakan'ın da size "bu konuda destek olun, medya kurun" diye bir isteği oldu mu, yoksa siz sadece görüp bu partinin ve bu adamların medya destekçisi yok diye gönüllü olarak mı girdiniz bu işe?
Ethem Sancak: Tamemen durumdan vazife çıkarmak. Başbakan öyle bir şey söylemez. Başbakan çok usta bir politikacıdır. Kimseye sen şunu yap, sen bunu yap diye angajman altına girip neden desin ki... Ama biz onun gönüldaşları olarak o konuda bir eksik olduğunu gördük. Gözümüzün yettiğince oraya müdahale ettik. İyi de oldu bence. İki tane iyi kurum cıktı.
Rauf Ateş: O kurumları sattınız, şimdi küçük bir yayın girişimi başlattınız; HTV. Medyada 'girenlerin aklı tekrar dönmekte olur' derler, sizin de var mı tekrar niyeti?
ARKADAŞ SPONSORUYUM
Ethem Sancak: Şimdi o benim bir girişimim değil zaten. Benim 40 yıllık arkadaşım var; Nuri Çolakoğlu. Medyada duayen. Televizyonculukta özellikle büyük tecrübeleri olan bir arkadaşım. Hiç kendine bir iş yapmamış. Hep profesyonel olarak çalışmış. 5-6 tane TV kurmuş, ama hep profesyonel olarak kurmuş. Bu projeyi getirince de dedim ki, 'Bak kendi adına kuracaksan bir arkadaşın olarak ben sana sponsorluk yaparım.' Şu limitte bir sponsorluk sözü verdim ve onu yaptım. Girişimin sahibi Nuri Çolakoğlu'dur. Günahıyla, sevabıyla onundur. Ben sadece bir arkadaş sponsoruyum. Benim burada rolüm odur.
Rauf Ateş: Medyayı özlüyor ve tekrar girmeyi aklınızın bir köşesinden geçiriyor musunuz, yoksa defter kapandı mı?
Ethem Sancak: İnsanın içine virüs giriyor biliyorsunuz. Medyacılık öyle bir şey. O virüs girmiş içimize. Şu an öyle bir planım yok, öyle bir ihtiyaç da yok. O konuda da pek fazla başarılı olamadım zaten.