ANTALYA (AA) - Meme kanserinde hedefe yönelik tedavi seçeneklerinin arttığı ve bu durumun tedavi şansını olumlu etkilediği bildirildi.
Hacettepe Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve İmmuno-Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Çelik, Antalya'da düzenlenen "1. İmmüno-Onkoloji ve Hedefe Yönelik Kanser Tedavileri Kongresi"nde düzenlenen basın toplantısında, Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanlığınca yayımlanan raporda yer alan verileri paylaştı.
Türkiye kanser istatistikleri verilerinin 2013'te ülkenin yüzde 50'sini kapsadığını vurgulayan Çelik, bu yıl kurulumu tamamlanacak yeni ünitlerle tüm illerde aktif kanser kayıt merkezi hizmetlerinin başlayacağını söyledi.
Rapora göre, Türkiye'de her yıl yaklaşık 98 bin erkek ve 63 bin kadının kansere yakalandığını ifade eden Çelik, en sık görülen kanserlerin erkeklerde akciğer, kadınlarda meme kanseri olduğunu belirtti. Çelik, akciğer kanseri vakalarının yarısının ileri evrede teşhis edildiğini, meme kanserinde ileri evrede teşhis oranının yüzde 8'lerde olduğunun altını çizerek, "Meme kanseri doğuda az, batıda daha fazla görülüyor. Türkiye'de meme kanseri rakamları batılı ülkelerden az değil" dedi.
Türkiye'de kanser türleri ve oranlarının coğrafi bölgelere göre farklılık gösterdiğini dile getiren Çelik, "Doğu Anadolu’da yaşayan biriyle İzmir’de yaşayan birinin kanser olma riskleri ve yakalanabilecekleri kanser türleri farklı" diye konuştu.
Mide kanseri hakkında da bilgi veren Çelik, şunları kaydetti:
"Dünyada, mide kanserinin bağırsak kanserinden fazla olduğu tek bölge, Türkiye’nin doğusu. Erzurum’da yaşayan biri çayı sıcak ve çok fazla içiyor, kırmızı et tüketiyor, biraz da yaşlanınca çok da fazla hareket etmiyor, şişmanlıyor; bir de eğer sigara içiyorsa bunların hepsi mide ve yutak kanseri riskini artırıyor. Bu nedenle mide kanseri ve yutak borusu kanseri 'ipek yolu kanserleri' olarak da adlandırılıyor."
Çelik, cilt kanserlerinin de ciddi risk taşıdığını ve artış gösterdiğini vurgulayarak, "Melanom, erkeklerde 5. ve kadınlarda 7. sıraya yükselmiş durumda ve artış hızı en yüksek olan kanser türü olarak dikkat çekiyor" dedi.
-Meme kanserinde hedefe yönelik tedaviler
Almanya Marburg Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalında Direktör Yardımcısı olan Prof. Dr. Christian Jackisch de meme kanserinde hedefe yönelik tedavideki gelişmeler hakkında bilgi verdi.
Meme kanserinin, yüksek teknolojik ürünler sayesinde artık ölümcül bir hastalık olmaktan çıkıp kronik bir hastalığa dönüştüğünü dile getiren Jackisch, meme kanserinin dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğunu bildirdi.
Meme kanseri tedavisinde önceleri klasik kemoterapi ilaçları dışında tedavi seçeneği bulunmadığını ancak artık günümüzde yeni ve daha etkin kemoterapi ilaçları, hormonal tedavi ilaçları ve hedefe yönelik ilaçlar kullanılmaya başlandığını dile getiren Jackisch, "Meme kanserinde her dört hastanın birinde pozitif olan HER2 proteini bu anlamda çok önemli bir hedeftir. 'Trastuzumab' etkin maddeli ürün, HER2 proteini pozitif meme kanserli hastalarda dünyada ruhsatlandırılan ve kullanılan ilk hedefe yönelik ilaçtır. Hem erken hem de ileri evre hastalığı olanlarda kemoterapi veya hormonoterapi ilaçlarıyla birlikte standart tedavi olarak kullanılmaktadır" diye konuştu.
Jackisch, ilk hedefe yönelik tedavide kullanılan bu ürünün dışında yeni moleküllerin de söz konusu olduğunu, tedavi şansını daha da arttıran yeni ürünlerin, onay süreçlerine girdiğini ve birçok ülkede kullanılmaya başlandığını sözlerine ekledi.