İSTANBUL (AA) - HATİCE ŞENSES - Henüz 17 aylıkken kanser teşhisi konulan 2 yaşındaki Emir Eymen Yıldırım, babasından nakledilen karaciğer dokusu sayesinde hastalıktan kurtuldu.
Dünyaya gelmesiyle anne ve babasının büyük sevinç yaşadığı Emir Eymen, daha yürümeyi, konuşmayı bile öğrenemeden kansere yakalandı.
Küçük bedeniyle hastalığı yenmek için mücadele eden Emir Eymen, gününün neredeyse tamamını hastanelerde geçirmeye başladı.
Emir Eymen'in, türlü sıkıntılarla baş etmek zorunda kaldığı süreçte uygulanan tedavilerin istenen iyileşmeyi sağlayamaması nedeniyle organ nakli gündeme geldi.
Babasının karaciğer dokusunun kendisine uygunluk göstermesiyle Emir Eymen'in hayatında yeni bir sayfa açıldı.
Babasından alınan karaciğer dokusu, Emir Eymen'e, Marmara Üniversitesi (MÜ) Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Karaciğer Nakil Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Ender Dulundu ve ekibi tarafından başarıyla nakledildi.
- "Nakil bizim için zamanla yarıştığımız bir süreç haline geldi"
Oğluna karaciğer dokusu veren baba Kadir Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Emir Eymen'e, yaklaşık bir yıl önce karaciğer kanseri tanısı konulduğunu söyledi.
Bunun üzerine tedaviye başlandığını ancak istenilen etkinin görülememesi üzerine organ nakli kararı alındığını dile getiren Yıldırım, "3 ay önce de nakil yapıldı. Benden alınan karaciğer dokusu oğluma nakledildi. Başarılı bir operasyon gerçekleşti. Şükürler olsun biz çok memnunuz." dedi.
Yıldırım, oğlu Emir Eymen'in nakilden önce çok fazla sıkıntı yaşadığını ancak nakille birlikte bu sorunların da bittiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Çok şükür nakilden sonra kan takviyesine ihtiyaç kalmadı. Değerler düzeldi. Şu an çok bir sıkıntımız yok. Sadece süreci takip edeceğiz, inşallah daha iyi olacak. Nakil kararı alındıktan sonra eşimle istişare ettik. Karar verme aşamasında tabii ki tereddütlerimiz vardı. Operasyonun başarılı olabilmesi için en doğru kararı vermeye çalıştık. Biz öyle bir karar vermek zorundaydık ki çocuğumuz o hastaneden sağ salim çıkabilsin.
Oğlumuzun bir aylık ömrünün kaldığı ve bu nedenle çabuk karar vermemiz gerektiği söylendi. Zaten kadavradan organ yoktu. Karaciğeri bizden alabileceklerini söylediler. Biz de tereddüt etmeden karar verdik çünkü evlat olunca durum çok farklı. Hemen işlemlere başladık. Nakil bizim için zamanla yarıştığımız bir süreç haline geldi. 2 gün içinde nakle hazırlandık. Çok şükür ki çocuğumuzun sağlığı iyi. Ender hocamıza ve ekibine teşekkür ediyoruz. Tek arzumuz çocuğumuzun sağlıklı şekilde büyümesi."
- "Organlarımız toprak değil can olsun"
Baba Kadir Yıldırım, organ bağışının önemine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Biz çocuğumuzun karaciğer rahatsızlığı olmasından dolayı daha şanslıydık. Karaciğerde uyum sorunu çok fazla yaşanmıyor. Fakat herkes bu kadar şanslı olmayabilir. En önemlisi diğer organlarda özellikle kalpte, kök hücrede çok sıkıntılı durumlar yaşanabiliyor. Medyadan takip ediyoruz. Organ bağışının önemi böyle bir durumla karşılaşıldığında anlaşılıyor. Biz de bunun önemini böyle öğrenmeyi istemezdik ama bu şekilde öğrendik. Allah hiç kimseye bu şekilde öğretmesin. Organ bağışı çok önemli. Organlarımız toprak olmasın, can olsun. İnşallah Allah'ın izniyle bizim evladımız iyileşecek, diğer evlatlar da organ bağışı sayesinde yaşayacak."