Antalya'da, karaciğer nakli yapılmazsa yaşayamayacağı söylenen 7 yaşındaki Rümeysa Salman, Antalya Etik Kurulu'nun olağanüstü toplantısında alınan kararla, 5. derece yakınından organ nakline izin verilmesi sayesinde sağlığına kavuştu.Konya'da yaşayan Metin ve Ayşe Salman çiftinin kızları Rümeysa, iki yaşındayken karın şişliği nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Çeşitli hastanelerde 4 yıl boyunca takip edilen, ancak hastalığına tanı konulamayan Rümeysa, 1,5 yıl önce geldiği Antalya'da karaciğer yetmezliği çekmeye başladı.Durumu iyice kötüleşen ve nakil olmazsa hayatını kaybetme noktasına gelen Rümeysa'ya karaciğer nakli yapılması için, 5. derece akrabalarının bile doku uyumu olup olmadığına bakıldı.Rümeysa'nın babasının amcasının kuzeni Ömer Salman'ın (37) kan ve dokularının uyması ve akrabanın organ nakline gönüllü olmasına karşın, Organ ve Doku Nakli Hizmetleri Yönetmeliği'nde, 5. derece akrabadan alınacak organlarda Etik Kurulu'nun izin vermesi gerektiği öğrenildi.Bunun üzerine Rümeysa'nın ailesi Antalya Etik Kurulu'na başvurarak, nakle izin verilmesini, aksi takdirde kızlarının hayatını kaybedeceğini bildirdi.İl Sağlık Müdür Yardımcısı Dr. Ferhat Sarıbek başkanlığında ayda iki kere toplanan kurul, durumun aciliyeti üzerine olağanüstü toplandı ve yapılan inceleme sonucu nakle izin verildi. Alınan iznin ardından yapılan nakille minik Rümeysa sağlığına kavuştu.
- Rümeysa'dan kurula ziyaret
Minik Rümeysa sağlığına kavuştuktan sonra, ailesi, karaciğerini bağışlayan Ömer Salman ve olağanüstü toplantı yaparak nakle izin veren Antalya Etik Kurulu üyelerini ziyaret etti. Rümeysa, ziyarette İl Sağlık Müdürü Dr. Ünal Hülür'e çiçek verdi.Hülür gazetecilere yaptığı açıklamada, Sağlık Bakanlığı tarafından kurulan "Organ Bilgi Bankası" sisteminin dünyada hiçbir ülkede bulunmadığını ifade etti.Sistemde vericilerin ve alıcıların kayıt altında tutulduğunu anlatan Hülür, "Bu sistemde 25 bin kadar organ bekleyen insanımız var. Bunların 22 bini böbrek bekliyor. Yine, bin-2 bin kadar karaciğer bekleyenimiz var" diye konuştu.Hülür, kadavradan organ naklinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, Türkiye ve Antalya'da kadavradan organ naklinin artmasını istediklerini belirtti.Türkiye'de her yıl 2-3 bin kadar insanın organ beklerken hayatını kaybettiğini anlatan Hülür, şunları kaydetti:"Rümeysa kızımız 5. derece bir akrabası aracılığıyla bir karaciğer bağışı aldı ve kısa sürede şifa buldu. İnşallah bundan sonraki hayatında daha sağlıklı yaşayacak. Buradan vericiye teşekkür ediyoruz. Etik kurula da ayrıca teşekkür ediyoruz. Normalde etik kurul ayda iki kere toplanıyor. Ancak bu meseleyle ilgili 24 Kasım'da hızlı bir şekilde toplantı yapıldı ve bu nakil gerçekleşti. Rümeysa'ya Allah'tan uzun ömür ve şifa diliyorum."Kurulda Antalya Barosu'nu temsilen bulunan avukat Mustafa Murat Bilgin, Rümeysa'nın acil durumu yüzünden hemen toplandıklarını anlattı. Vericinin 5. derecede akraba olması nedeniyle etik kurula girmesi gerektiğini belirten Bilgin, "Bu konuda kararımızı acilen verdik. Hemen ilgili birimlere ulaştırmak suretiyle naklin olmasına kendi çapımızda katkımız olduysa ne mutlu bize. Bugün de Rümeysa sürpriz bir şekilde ziyarete geldi, toplantımıza katıldı. Onu ayakta, zinde görmekten çok mutlu olduk. O tombiş yanaklarını insanın sıkası geliyor ama daha yeni ameliyattan çıktı" dedi.
- Bir telefonla nakli kabul etti
Baba Metin Salman, karaciğer nakli için önce yakın akrabaların kan gruplarına baktıklarını ancak kızının zor bulunan 0 RH negatif kan grubunda olmasının kendilerini zorladığını söyledi. En sonunda amcasının kuzeninin kan grubu ile dokusunun kızına uyduğunu ifade eden Salman, akrabasının da bir telefonla organ naklini kabul ettiğini dile getirdi.Rümeysa'ya karaciğerini bağışlayan Ömer Salman da telefon geldiği zaman hiç düşünmeden hastaneye gittiğini dile getirerek, "Akrabadan öte bir çocuğun hayatı söz konusu olduğu için hiç düşünmeden geldim. Tetkikler yapıldı. Onlardan sonra hiçbir sıkıntı olmadığı anlaşıldı. Nakile girdik. Bir sıkıntı olmadan çıktık" diye konuştu.Şu anda gayet iyi durumda olduğunu vurgulayan Salman, iki çocuğu bulunduğunu, Rümeysa'yı da üçüncü çocuğu olarak gördüğünü kaydetti.