MANİSA (AA) - İBRAHİM KAHRIMAN - Manisa'da yaşayan emekli Mehmet Şafak, örnek aldığı "Manisa Tarzanı" gibi Spil Dağı'nda gönüllü ağaçlandırma çalışmaları yapıyor.
Balıkesir'de doğan Şafak, genç yaşta iş bulmak için eşiyle Manisa'ya taşındı. Uzun süre bakkal dükkanı işleten ve iki çocuğu olan Şafak, doğaya sevgisi nedeniyle 80'li yıllarda Spil Dağı'nda yabani ağaçların aşılanması, fidan dikilmesi gibi faaliyetlere başladı. Şafak, çalışmalarını 40 yıldır gönüllü sürdürüyor.
Spil Dağı'ndaki emeğiyle pek çok kişinin takdirini kazanan Şafak, yaban hayvanlarının aşıladığı ağaçlardan meyve yemesinden, diktiği fidanların ağaca dönüşmesini görmekten büyük keyif alıyor.
- "Spil Dağı'nda adım atmadığım yer kalmadı"
Mehmet Şafak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ağaçlara ve doğaya karşı büyük bir sevgi beslediğini dile getirdi.
Spil Dağı'nda 40 yılda adım atmadığı yer kalmadığını kaydeden Şafak, şöyle devam etti:
"Bursa, Balıkesir, Eskişehir, Kütahya yörelerinde yetişen küçük taneli ve verimi çok olan bir tür erik ağacı fidanından dikiyorum. Yenidünya dikiyorum. Biz cennet elması olarak biliyoruz, Trabzon hurması olarak da bilinir, onlardan da dikiyorum Spil Dağı'na. Diktiğim fidanların sayısı aklımda yok. Bu işe hobi olarak başlıyorsun. Nam olsun, şan olsun hesabıyla yapmıyorsun sonuçta. Kimsenin haberi olmadan yıllarca bu işi yapıyorsun."
Şafak, yaşamını Manisa'nın ağaçlandırmasına adayan, kente binlerce ağaç diken ve "Manisa Tarzanı" olarak bilinen Ahmeddin Carlak'ı örnek aldığını aktararak, "Bazen aşıladığın ağacın karşısına oturup diyorsun ki, 'Ben bu ağaca aşı verdim, meyve vermiş'. Sonra bir kuş geliyor ağaca, o meyveyi yiyor. Kuşun meyveyi yediğini görünce önce gururlanıyorum sonra hüzünleniyorum. Niye biz bunu hep beraber yapmıyoruz?" ifadelerini kullandı.
Manisa Orman İşletme Müdürü İlker Özdemir de Şafak'ın çalışmalarını takdir ettiklerini söyleyerek, "Mehmet ağabey, Manisa Tarzanı'nın modern versiyonu. Spil Dağı'na diktiği fidanlar ve aşıladığı meyveler doğal ekosisteme büyük katkı sağlıyor. Ege Bölgesi'nde ormanlar artık bir şehir gibi oldu. İnsanlar ormanlarla iç içe yaşıyor. Dağa çıkan ya da kamp yapan vatandaşlarımız orada yedikleri meyvelerin tadını unutamıyor. Mehmet ağabeyin bu işi gönülden, hem insanlar hem hayvanlar faydalansın diye yaptığını biliyorum. Bunun için kendisini takdir ediyorum." diye konuştu.