MERSİN (AA) - HAKAN CAN ŞAHİN - Mersin'de ailesinin maddi durumu iyi olmadığı için çocuk yaşta bir marangozda çırak olarak çalışmaya başlayan, bu nedenle de çok sevdiği müzikten uzak kalan Mustafa Oksal (62), emeklilik sonrası aldığı müzik eğitiminin ardından sokak sanatçılığı yapmaya başladı.
Tarsus ilçesinde yaşayan ve maddi imkansızlıklar nedeniyle 12 yaşında bir marangozda çalışmaya başlayan Oksal, bu yaşlarda müziğe de ilgi duydu.
Ailesinin aldığı çurayı kaybedince tepkiyle karşılaşan Oksal, marangozluk yapması nedeniyle müzisyen olma hayalini hep ertelese de yağ tenekesinden keman yapıp bu hevesini bastırmaya çalıştı.
Marangoz dükkanındaki işinden emekli olunca çocukluk hayalinin peşinden gitmek isteyen Oksal, İstanbul, Antalya, İzmir ve Mersin'deki bazı musiki derneklerine giderek 10 yıl boyunca eğitim aldı. Oksal daha sonra kendisine dut ve ardıçtan cümbüş yaptı.
Oksal, Mezitli ilçesi sahilinde seslendirdiği Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği eserleriyle dinleyenlerine keyifli anlar yaşatıyor.
Mustafa Oksal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaştan beri müziğe karşı bir sevgisinin olduğunu söyledi.
Bu alana yönelmek istese de imkansızlıklar nedeniyle marangozluk yaptığını aktaran Oksal, "Uzun yılar ahşap işleriyle uğraştım. Büyümeye başladığım zamanlarda müziğe ilgim daha da artmaya başladı." dedi.
Yıllardır ertelediği hayaline emekli olunca kavuştuğunu anlatan Oksal, şöyle devam etti:
"Kendime 2 aylık bir çalışmayla cümbüş yaptım. Bunu yaparken dut ve ardıç malzemelerini kullandım. Şu anda tını kulağıma çok hoşuma geliyor, dinleyenlerin de hoşuna gidiyor. Emeklilik böyle gidiyor. Ben müziği çok seviyorum. Müzik benim sanatsal etkinliklerinden bir tanesi. Şiir de okurum. Müziğin aşığıyım ben. Müziksiz yapamıyorum. Müzik denilince akan sular durur benim için.''
Mezitli sahilinde cümbüş çalıp türkü söylerken çevredekilerin kendisine ilgi gösterdiğini ifade eden Oksal, bundan mutlu olduğunu söyledi.
Müzik sayesinde birçok kişiyle de dostluklar kurduğunu anlatan Oksal, şunları dile getirdi:
''Bu gibi şeylerde para kazanmak önemli değil. Sokak müzisyenlerinin para kazanma derdi çok az. Burada en önemli ol şey beğenilmek ve takdir edilmek. Eğer birçok insan gelip sizin o enstrüman kılıfına para bırakıyorsa demek ki çok güzel sanat yapıyorsunuz ama seni dinleyen yoksa ya enstrümanın bozuktur ya da sesin kötüdür. O zaman ne olur? Kimse gelmez, kimse seni dinlemez.''
AA