Nakiboğlu Cami yeniden doğuyor
Tarihinin en büyük restorasyonuna tabi tutulan Nakiboğlu Camii’ndeki çalışmalar büyük bir titizlikle devam ediyor. 340 yıllık geçmişe sahip olan caminin orijinal yapısına uygun bir şekilde yürütülen çalışmalar tamamlanınca cami yeniden ibadete açılacak.
Karatay Nakiboğlu Mahallesi’nde 340 yıllık geçmişe sahip olan Nakiboğlu Camii’nde 2013 yılında başlayan restorasyon çalışmaları büyük bir titizlikle devam ediyor. Çinisinden boyasına, şadırvanından mihrabına kadar özel uzmanların çalıştığı camide bahçe düzenlenmesi de gerçekleştiriliyor. Restorasyon çalışmaları önümüzdeki yaza kadar bitirilmesi planlanan caminin ibadete açılacağı günü cemaat de iple çekiyor. Nakiboğlu Vakfı Mütevellisi Ali Bilgin Özgürüz, cami restorasyon çalışmalarının belirlenen tarihte yetişmediğini belirterek, bunun tarihi caminin orijinalini bozmayacak şekilde çalışmaların titizlikle yürütülmesinden kaynaklandığını söyledi. Özgürüz, “Caminin malzemelerini sipariş üzerine uzmanlarına yaptırıyoruz. Hazır olarak bulmak mümkün değil. Bahçe duvarlarının üzerindeki harpuştalar daha önce mozaikti, bunu değiştirdik. Özel bir işçilikle Marmara mermeri yaptırdık” dedi.
TARİHİ DOKUYU BOZMADAN ÇALIŞIYORUZ
Yenileme çalışmalarını tarihi dokuya zarar vermeden yaptıklarını anlatan Özgürüz, “Esas amacımız düzenleme yaparken mihrabı orijinal olarak yapmak. Mihrabın çinilerini yeniliyoruz. Yazısını değiştiriyoruz. Eski fotoğraflarını bularak orijinalini yapıyoruz.
Biz bu çinileri dünya çapında çinicilere yaptırıyoruz ve sıra bekliyoruz. Mihrabın yanında özel desenler kaybolmuş durumda. Bunları özel uzmanların çalışmasıyla ortaya çıkartarak ilk renklerini belirleyip tekrar orijinalini yapıyoruz” diye kaydetti. Her işlemin özel çalışmalar gerektirdiğini anlatan Özgürüz, “Tarihi minberi titiz bir çalışmayla restore ediyoruz. Pencerelerin hepsini değiştiriyoruz. Tavanın ahşapları kötü durumdaydı onları tamamen değiştiriyoruz. Şadırvan direkleri eğikti onları baştan değiştirdik. Kışın daha rahat olması için kapalı ve sıcak suyu olan ayrı bir şadırvan yaptırıyoruz. Bu şadırvana özel olarak duvardan montajlı üstten açmalı çeşme başlıkları yaptırıyoruz. Yerden ısıtma sistemini tamamen değiştirerek daha güvenli hem fueloil hem de doğal gazlı yerden ısıtma sistemi yaptırıyoruz. Bahçenin topraklarını değiştiriyoruz ve otomatik sulama sistemi getiriyoruz. Caminin etrafındaki andezit taşları suyu emerek caminin gövdesine veriyordu. Bu taşları özel olarak Ankara’dan gelen granit taşlarla yeniliyoruz. Halıları özel olarak belirliyoruz. Kadınlar kısmını ısıtması yoktu, yeni bir ısıtma sistemi kurarak bu sorunu gideriyoruz. Yangına karşı dayeni bir sistem yapıyoruz. Kamera ve alarm sisteminin yeniden kuruyoruz. Caminin önündeki taşlar Sille taşları olarak yeniden yaptırıldı” diye konuştu.
EN GÜZEL RESTORASYON ŞİMDİ YAPILIYOR
1926 yılında camiye büyük bir restore yapıldığını anlatan Özgürüz, o yıllarda savaşın getirdiği imkânsızlıklardan dolayı malzeme eksiklikleriyle onarım yapıldığını, 1998 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün de bir restore çalışması yaptığını hatırlattı. İnşaat Mühendisi olan Özgürüz 2001’de caminin mütevellisi olduğunu belirterek, “Projeleri yaptırıyorum ve Vakıflar Müdürlüğü’ne sunuyorum. 2013 Temmuz ayı sonunda ihaleye sunuyorum, Ağustos ayında da yer tespiti yaparak işe başlıyorum. Bitiş tarihi 2015 Eylül ayı olarak belirleniyor. Mukayeseli keşif yaparak ayırdığımız paranın yetmediği ortaya çıkıyor. İşler meşakkatli ve zor olduğu için 2016 yaz aylarında camiyi bitirmiş olacağız” şeklinde onarım sürecini anlattı.
EVLATLARDAN 7. KUŞAK
Nakiboğlu Vakfı, büyük Osmanlı tüccarı Nakibzade Ahmet oğlu İbrahim Efendi tarafından 1763 yılında Konya’da mülhak vakıflar statükosunda kurulmuş. Cami, medrese, okul, yaptırıyor. Aynı zamanda ticari dükkânlar da vakfın gelirini oluşturuyor. İbadethanedeki ve diğer vakıf personelinin ücretleri bu ticari dükkânlardan karşılanıyor. Vakfın mütevellisinde 7. kuşak Ali Bilgin Özgürüz bulunuyor ve vakfın mütevellisi olarak geleneği devam ettiriyor. Servet R. Çolak-Memleket