Reklam, firmanın kişiliğini yansıtan en büyük gösterge. Reklama bakarak bir firmanın kişiliği hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Bir kişinin beden diline bakarak dengeli mi, dengesiz mi, sempatik mi, antipatik mi, kaliteli mi, kalitesiz mi, güçlü mü, güçsüz mü kişi olduğunu kanaatini oluşursa, bir firmanın reklamına bakarak da o firma hakkında aynı kanaatler oluşur. Görünür olmak ama marka kişiliğine olumlu katkı yapacak şekilde olmalıdır. Bir şekilde reklam yapalım da herkes bizi görsün düşüncesiyle reklam yapılıyorsa firmanın marka değeri oluşmaz. Firma sadece günü kurtardığını zannederek kendini kandırır. Yazık olur!
Süt mü Alışveriş Merkezi mi?
Ova süt’ü daha önce siyah zeminde öcü görseline benzeyen, sütle yazılmış Ova yazısıyla ve aynı siyah zeminde Helal Süt mesajıyla tanımıştık. Ova süt reklama önem verdiği için tebrik edilmesi gereken bir firma. Ama reklamı kişiliğe katkı yapacak şekilde yapmadığı için reklam harcamalarını boşa harcayan bir firma maalesef. Ova sütün dağıtım araçlarına bakın kullanılan rengin yeşil olduğunu görürsünüz. Yani markanın dominant rengi yeşil. Firmaya o zaman niye siyah zeminde iletişime çıktın diye sormazlar mı!
Ova Süt ileriye doğru entegre büyüme stratejisi uygulayarak kendi ürünlerini kendi marketlerinde satma kararını uyguluyor. Ancak burada da sorun var. Yine marka kişiliğine çalışmıyor. Aynı süt logosuyla iletişime çıkıyor. Şimdi siz süt mü satıyorsunuz yoksa alışveriş merkezi misiniz? İsminiz aynı olabilir ama kurumsal kimliğinizin ayrılması lazım. Aynı logonuzun altına düz yazıyla alışveriş merkezleri yazarak farklılaşamazsınız. Bu böyle yapılmaz. Bu davranış marka kişiliğinize olumsuz katkı yapar. Ova Süt başka Ova Alışveriş Merkezleri başka olmalı. Tüketici şimdi soracak açıkhavada iki reklamı düşündüğünde biri siyahtı biri yeşil, biri helal süt diyordu, şimdiki alışveriş yap, arabayı kap diyor. Hayda!....
Meğer ci Eğerci!
Açıkhava reklam mecrasına yeni bir firma gelmiş. İsmi Eğerci İnşaat. Bu reklamı keşke yapmasaydı. Bu reklamı yapan kimse reklamdan zerre anlamıyor baştan onu söylemek lazım. Sadece reklamdan değil grafikten de anlamıyor. Reklamda kullanılan başlıklara bakın hele:
- Eğerci İnşaat Güvencesiyle
- Gözünüz bizde olsun…
- Hedefinizin gerçek adresi
- Son etap satışlarımız
- Başlıyor
Hakikaten ayıp. Reklamverene bu yapılmaz. Böyle reklam olmaz. Ne diyor bu reklam anlayan söylesin. Bu başlıkların tümünü farklı fontlarla söylemek hangi fantezinin ürünü acaba.
Çelikkayalar İyi Alışveriş, Ama!
Çelikkaya alışveriş merkezleri de reklama verdiği önemden dolayı tebrik edilmesi gereken bir firma. Ancak öncelikle gördüğüm kadarıyla reklam ajansı kararsızlığı içinde. Reklamverenlere tavsiyem reklam ajansınızı sık değiştirmeyin. Reklamveren – ajans ilişkisi evlilik ilişkisi gibidir. Çok reklam ajansı değiştiren 7 kocalı Hürmüz gibi olur. Tercih sizin.
Geçen haftalarda Çelikkayalar açık turuncu renkli billboardlarla iletişime geçmişti. Ürün ve fiyatların görünürlüğü de düşüktü. Şimdi gökkuşağı renk yelpazesiyle iletişime geçiyor. Yeşilli, mavili, kırmızılı, pembeli renklerle iletişim yapıyor. Bu reklamlarda en azından ürün ve fiyatlar görünür. Bu anlamda başarılı. Ancak renk dengesizliği hangi market olduğu algısına hizmet etmediği için bu reklamda başarısız reklam oluyor. Reklamlarda algıyı odaklamak lazımdır. Özellikle alışveriş merkezleri algıyı odaklamak konusunda daha çok çalışmalıdırlar. Çelikkayalara tavsiyem bu reklamlardaki doğruları devam ettirerek, yanlışları düzeltmeleri.
Marketlerden gitmişken, reklamlarını kesinlikle doğru bulduğum, beğendiğim Makro Marketlerde alışveriş merkezinde sorun olduğunu gözlemledim. Dışarıda başarılı şekilde çağırıyorlar ama içeride aynı ilgiyi ve alakayı göstermiyorlar. Bu yöndeki dedikodular da cabası. Halkla ilişkilere ve müşteri ilişkilerine dikkat etmelerini öneriyorum.