Son günlerin konusu sigara Türkiye’nin gündemine oturmuş durumda. Toplumun her kademesinde konu tartışılıyor. Aslında geç kalınmış bir tartışma ama burası Türkiye çağdaşlaşma da olduğu gibi bazı konularda da hep geriden gidiyoruz. Ama buna da şükretmek lazım.
Şunu sözümün başında bilmenizi isterim bu satırları yazan kişi olarak sizlere bir hikâye anlatıp daha sonra konuya döneceğim. Belki birçoğunuz anlatacağım Hikâyeyi defalarca dinlemiştir ama ben konunun önemi açısından anlatmayı uygun buluyorum.
Hikâye imamı Azama atfedilir.
Oğlunun çok bal yemesinden şikâyetçi bir baba tüm uğraşmalarına rağmen oğlunun bal yemesini bir türlü engelleyemez. Ve oğlunun bal yemesine bir çare bulmayan baba son olarak büyük imamı azama gitmeye karar verir. İmamı azama huzurunu varırlar ve durumu arz ederler. Ve imam hiç lafı uzatmadan 40 gün sonra gelin der... Ve baba oğul kırk gün bekledikten sonra tekrar imamın huzuruna varırlar. İmam çocuğu karşına alır ve derki “ey oğul bal yeme” diyerek adama tamam der. Adam hayretler içinde imama derki ey imam madem bunu söyleyecektin niye o zaman deyivermedin bizi kırk gün beklettin.
Ve imamın cevabı çok manidardır. Derki “ben siz geldiğinizde bal yemiştim bal yiyen bir adamın başkasına bal yeme demesi ne kadar etkili olurdu.”
Sözün özü şu ki! Ben de önceden çok iyi bir tiryakiydim ve sigarayı içmezdim adeta yerdim. Arkadaşlarım sigara içişimi böyle tarif ederlerdi. Sigarayı bıraktım ve aradan altı yıl geçti… Elhamdülillah kurtuldum.
Buradan sigaranın zararlarından falan bahsetmeyeceğim sigarayı içen her insan bunun ne kadar çok zararlı olduğunu iyi bilir.
Ama şunu söyleyebilirim… Çağın en tehlikeli alışkanlıklarından birisi sigaradır. Sigara sadece alışkanlık ve bağımlılıktan değil, sigara içenler bu davranışları ile hem kendilerine zarar verir hem de başkalarına. Nasıl mı onu da bir tecrübemle anlatayım sizlere…
Uzun yıllar önce köyüme gitmiştim. Bir evin balkonunda oturuyoruz tabi sigarayı tüttürdüm ve söndürmeden balkondan aşağı attım. Aşağıda oynayan çocuğun attığım izmariti alıp içtiğini görünce kendi kendime dedim ki! “Yazıklar olsun fahri sana, kendine zarar verdiğin yetmiyor birde başkalarına kötü örnek oluyorsun bu sigarayı mutlaka bırakman lazım” dedim.
İşte o zamana kadar bana keyif verdiğini zannettiğim sigara bu olaydan sonra bana azab vermeye başladı. Yaptığım yanlışı düşündükçe ashabım bozuluyor sigaradan bir kat daha nefret eder olmuştum. Uzun süre kendimle mücadele ettim ve Allahın izniyle kurtulduk.
Sigaranın alışkanlıktan başka hiçbir özelliği yoktur. Bir de insanın sigarayla kendisini bütünleştirmesi.
Mesela sigara içenler bırakmayı düşündükleri zaman hep ilerisini düşünerekten kendi kafasında bir sürü istifamlar oluşturur.
Nasıl mı? Aynen şöyle efendim…
-Şimdi ben sigarayı bıraktım nasıl araç kullanacağım,
-Ya maçlar sigarasız seyredilir mi?
-Pikniğe gittik o çayın yanında sigara içmeden olur mu hiç .. Bu örnekleri çoğaltabiliriz… Bunların hepsinin kendini kandırmaca olduğunu sigarayı bıraktıktan sonra ancak anlayabiliyorsun..
Bana göre çağın vebası sigara… Topyekûn savaş yapılması gereken tehlikeli ve büyük bir olay.