‘Nisan bir’ şakayla başladı, hüzünle bitti….
‘Nisan bir’, AK Parti Yerel Yönetimler Kalkınması Şurası için belediye başkanlarını, belediye meclis üyelerini, il genel meclis üyelerini, il ve ilçe başkanlarını Ankara’da topladı.
İl genel meclis üyemiz Nevzat Bayram Bey “Sen de gel Ankara’ya” dedi, “Ereğli Belediyesi bu işi organize edecek, gidip gelelim.” Başkanın Sekreteri Çiğdem Hanım aradı “Yarın sabah saat 5.30’da belediyede olacaksınız” diye. Sabah 5’te belediye önündeydim. Meclis üyelerimiz Danyal Özdayı, Recep Nas, Adnan Kümüş, Şahabettin Ergül, Mahmut Elihayrat, Başkan Yardımcısı Coşkun Gülsoy, İl Genel Meclis Üyemiz Nevzat Bayram ve belediyemizin şoförlerinden Ersin beyle birlikte yolculuğa saat 6 gibi hazır olduk ve yola çıktık. Ereğli Belediye Başkanı Ahmet Özdoğan da makam aracı ile arkamızdan yola çıkmış. Arabada muhabbet gırla gitmeye başladı. Espriler, kahkahalar, hepimiz espri makinesi kesilmiştik. Sonuçta ‘Nisan bir’di. Durduk duramadık, Başkan Özdoğan’a ‘Nisan bir’ sakası yapalım dedik. “Ne yapalım, ne yapalım” derken Mahmut Elihayrat, “Recep abi rahatsızlandı diyelim” dedi. “Ereğli duyar, millet yola dökülür” dedik. Recep Nas, Eski AK Parti İlçe Başkanı Ayhan Yürekli’nin kayınbabası. Neyse “Bir şey olmaz” dediler ve Başkan Özdoğan’ı Elihayrat aradı: Başkanım Recep Abi rahatsızlandı, biz dönüyoruz.
Hemen telefonu kapattı. Başka bir şey demeden, tabii Başkan hemen Başkan Yardımcısı Coşkun başkanı aradı. O da; “dönüyoruz başkanım” dedi. Başkan ısrarla ne olduğunu sorunca “Nisan Bir” şakası dediler. Sonradan öğrendik, tabii bu şaka başkana çok ağır gelmiş. “Böyle şaka mı olur?” demiş. Ama oldu işte. Yolculuk sürerken Başkan Yardımcısı Coşkun Beyi aradılar. Yol çalışması varmış, itfaiye istiyorlar. Başkan “Tamam şimdi arar, size itfaiye gönderirim” dedi. Biz Ankara’ya çok yaklaşmıştık. Coşkun Bey 110 itfaiye acil çevirip yol çalışması olan yere itfaiye gönderilmesini istedi. Karşıdaki “Sen kimsin?” diye sorunca “Ben Başkan Yardımcısı Coşkun, tanımadınız mı?” “Hayır, tanımadık.”
Tabii o sırada arabanın içi yıkılıyordu. Ankara İtfaiyesi Ereğli Belediyesi Başkan Yardımcısı Coşkun beyi tanımamıştı. Coşkun bey şaşkınlığını çabuk attı. ‘Nisan bir’ insanı durdurmuyor. Bu sefer de ben başladım, Coşkun beye bilmediği cep numaramdan aşk mesajları atmaya. Ama Coşkun beyin o taraklarda bezi yok, sıkıntı çekiyor. Yanındakiler gelen mesajları görmesin diye çoğunu okumadan siliyordu. “Başkanım ne hayır, mesaj trafiği var herhalde” diye takılıyorlardı. Coşkun bey “evet vatandaşın işi napalım diyordu” 17 aşk mesajı göndermişim. Mahmut bey söylemese idi Ereğli’ye kadar devam edecektik. Tabii arabadan atılmakla tehdit edildiğimi yazmıyorum buraya. Dönüş yolculuğu gidiş yolculuğu gibi olmadı. Çoğumuz uyuduk. Şereflikoçhisar’a 22 km kala başlayan sileceklerin yetişmediği yağmur Aksaray’a devam etti.
İşte bundan sonra anlatacaklarım ‘Nisan bir’ şakası değil. Ereğli’ye 3 km kala arabamızın ani freni ile hepimiz irkildik. Dehşet verici bir kaza olmuş, bizim şoförümüz son anda fark ederek geldiğimiz yöne geri dönmüştü. Hemen arabayı kenara çekerek indik. Kaza yerinde kimse durmamıştı. Coşkun bey hızla Ereğli İtfaiyesi’ni, polisi, 112 acili aradı. Olay çok hızlı gelişiyordu. Çayhan Belediyesi’ne ait ambulansa Gaziantep plakalı bir kamyon çarpmış. Ambulansta bulunan 3 kişi olay yerinde hayatını kaybetmişti. Kamyon şoförünü olay yerine yetişen Ereğli İtfaiyesi çıkardı. Ağır yaralı olarak Ereğli Devlet Hastanesi gönderildi.
‘Nisan bir’ şaka ile başlamış ama hayatın gerçeği ile son bulmuştu. Olayda hayatlarını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve baş sağlığı diliyorum.