Yakın zamanda Konya Seydişehir arası yolculuk yapanların “vay anasına be” dememesi mümkün değil…
Yeni ağaçlar çiçek mi açtı yoksa parklar villalar, yüzme havuzları mı yapıldı. Yoksa virajlar mı kalktı veya duble yol mu oldu. Yok, yok yolun mesafesi mi kısaltıldı diyeceksiniz ama üzgünüm bunların yapılacak olduğunu bir köşe yazısı ile inşallah sonra yazarız.
Elbette bir şey var. “Bulumya çeşmesinden Gevrekli kasabasına” kadar asfalt kaplama yapılmış.
Aman ne kaplama, evlere şenlik… Sanki yolu bozmak için özel gayretle yapılmış bir kaplama.
Küçük araçlarla gidenlerin daha iyi gözlemleye bildiği olayın bir çok boyutu var sürekli çakıl fırlatması ile kırılan camların yanında her tarafının bozuk olan satıh ile ben anlayamadım anlayanınız var ise beri gelsin. Bu kadar kötü işi yapabilmek için ne yapmak lazım o kadar çaba sarf etseniz bunu başarmanız mümkün değil.
Yazık yazık bu ülkeye yazık bu nasıl bir mantık…
Ama birkaç uzmana sordum ya zamansız yapıldı yâda asfaltın üzerine serilen çakıl çok tozluydu dediler veya başka sebepleri olabilir.
Şimdi bu saatten sonra geri dönüş şansı yok kısa sürede düzelmesi de mümkün değil şimdiye kadar karayolları konusunda epeyi yazdık çizdik tüm (ölüm virajları kar çalışmaları tehlikeli yerlerdeki uyarıcı ışıklar) yazılarımız bir şekilde karşılık buldu.
Bu konuyu ise bir hafta içinde üç sefer Konya ya gittim geldim birinci seferde “Allah Allah bu nasıl kaplama” diye düşündüm, ikinci seferde ya ben çok incemi düşünüyorum dedim.
Üçüncü seferde hiç konuşmadım merakla; araç içinde bulunanlar ne tepki verecek diye bekledim. Ben sormadan onların tepkisini görünce dayanamadım yazmaya karar verdim.
Benim acizane tavsiyem değerli yetkililerden Konya dan dan çıkıp Seydişehir e kadar şöyle bir yolculuk yapın. Merak ediyorum nasıl bir açıklama ila bu durumu izah edeceksiniz.
GAZETECİNİN AYAKKABISI...
Gazetecinin kişiliği, kalemi, fotoğraf makinesi, durduğu yer… Bunların hepsinin çok önemli şeyler olduğunu biliyorduk ama ayakkabısının bu kadar kıymetli olduğu Iraklı meslektaşımızdan öğrendik. Demek ki dünyada ne yürekli gazeteciler varmış.
Irak'a sayısız bomba yağdıran ve 1 milyonu aşkın sivilin ölümünden sorumlu ABD Başkanı Bush'a iki atımlık ayakkabı bombardımanı gerçekleştiren gazeteci..
Dünyada ABD’nin Irak'ı işgaline her karşı çıkanın veya Bush'tan nefret eden her bir insanın sembolik olarak bir çift ayakkabı fırlattığını düşünsenize, bir an için… tüm bunlar oradaki işgali, ölen onca masum sivillerin acısını, namusu kirletilen kadın ve kızları, katledilen çocukların unutturmaz..
Ben şahsen bu olayı “Gazetecinin ayakkabı atışını” görünce “Hz İbrahim’i ateşe atamak isteyen Nemru’da karşı karıncanın verdiği mücadeleyi” anımsadım.