Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi” adlı ünlü eserinin 1906 ve 1907 tarihli iki versiyonu, İstanbul’un iki farklı müzesinde sanatseverlerle buluşuyor. 1906 versiyonu Taksim’deki Pera Müzesi’nde sergilenirken, 1907 versiyonu Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nde ziyaretçilere sunuluyor. İki tablo arasında kaplumbağa sayısından mekan detaylarına kadar küçük ama anlamlı farklılıklar bulunuyor.
Tablolar Arasındaki Farklılıklar
Osman Hamdi Bey’in sanatında iki versiyon arasında bazı dikkat çekici detaylar göze çarpıyor:
- Kaplumbağa Sayısı: 1906 versiyonunda 5 kaplumbağa yer alırken, 1907 versiyonunda bu sayı 6’ya çıkıyor.
- Mekan Detayları: Her iki tablo da Bursa Yeşil Camii’nin bir odasında geçse de, 1907 versiyonunda çiniler üzerinde “Kalplerin şifası, sevgiliyle (Hz. Muhammed) kavuşmaktır” anlamına gelen bir hat eklenmiş. 1906 versiyonunda ise “Muhammed” yazılı bir levha bulunuyor.
- Eşyalar ve Işık: 1907 versiyonunda beyaz üzerine yeşil akıtmalı Çanakkale testisi dikkat çekerken, ışığın mekana yansıması da farklılık gösteriyor.
- Boyut ve İthaf: 1907 versiyonu, 1906 versiyonuna kıyasla daha küçük boyutlu. Ayrıca, sağ üst köşede Osman Hamdi Bey’in Münir Paşa’ya ithafı yer alıyor.
Osman Hamdi Bey’in İlham Kaynağı
Kaplumbağa Terbiyecisi fikrinin, Osman Hamdi Bey’in Bağdat’tayken babasına yazdığı bir mektupta bahsettiği Koreli kaplumbağa terbiyecilerine dair bir gravürden ilham almış olabileceği düşünülüyor. Gravürde küçük bir davul çalan bir adam ve masaya tırmanan kaplumbağalar yer alıyor. Ancak Osman Hamdi Bey’in eserinde bu tarz bir aktivite yerine, kaplumbağalar yerdeki yeşillikleri yemeye odaklanmış halde resmedilmiş.
Doğu ve Batı’nın Buluşması
Osman Hamdi Bey, hem Osmanlı hem de Batı kültürünü eserlerinde birleştiren bir sanatçı olarak tarihte özel bir yere sahip. Oryantalist bir ressam olan Osman Hamdi Bey, “Kaplumbağa Terbiyecisi” gibi eserlerinde Osmanlı mimarisi, geleneksel giysiler ve Doğu’ya özgü imgelerle Batı’nın resim tekniklerini bir araya getirdi.
Pera Müzesi ve Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’ndeki bu iki değerli tablo, Osman Hamdi Bey’in zengin sanatsal mirasını gözler önüne sererken, sanatseverler için eşsiz bir karşılaştırma fırsatı sunuyor.