Osmanlı devletinde görev yapan Damat yöneticiler (Damat Veziriazamlar)
Damat yöneticilerden bazıları işini güzel yapmış, kapasiteleriyle devlete katkı sağlamışlar, bazıları da kapasitelerinin yetersiz oluşundan dolayı devlete zarar vermişler, duraklamada, gerilemede ve yıkılışta başrolü oynamışlardır.
Bugün bazı tarihçilerimizin büyük bir devlet adamı olarak değerlendirdiği, bazı tarihçilerin "Devleştirilmiş Cüce" olarak gördüğü Sokollu Mehmet Paşa yı yazacağım.
Sokollu Mehmet Paşa; Kanuni Sultan Süleyman, Sultan II. Selim ve Sultan III. Murat devirlerinde, görev yapmıştır. Sokollu Mehmed Paşa, 1506'da Bosna’nın Sokoloviç kasabasında doğdu, Devşirme çocuklar arasında Edirne'ye getirilmesinin ardından, Türk ve Müslüman kültürü ile yetiştirildi. Barbaros Hayreddin Paşa'nın vefatının ardından, Kaptan-ı Derya ve bir süre sonra da Rumeli Valisi oldu. daha sonra vezir olan Sokollu Mehmet Paşa, 1561 yılında Üçüncü Vezir iken, Kanuni Sultan Süleyman'ın torunu ve Sultan II. Selim'in kızı Esmehan Sultan ile evlendi.ve saraya DAMAT oldu
İkinci Vezir’liği esnasında Semiz Ali Paşa'nın vefatı üzerine, 1564 yılında sadrazam olan ve bu seneden ölümüne kadar olan zamanda Osmanlı Devleti'nin idaresini elinde tutan Sokollu, Kanuni Sultan Süleyman'ın son seferi olan Zigetvar Kalesi fethini de, padişah öldükten sonra Hem savaşı idare etti hem de kayınpederi II. Selim'in başa geçmesini sağladı.
Kanuni Sultan Süleyman'ın yerine, şehzade II. Selim'in tahta çıkmasını sağlayan Sokollu Mehmed Paşa, II. Selim döneminde de sadrazamlığa devam ederek devlet işlerini idare etti.
Don ve Volga ırmakları arasında açmayı düşündüğü kanal projesinin yanı sıra, Süveyş Kanalı'nı da açmayı planlayan Sokollu Mehmet Paşa, bu planını hayata geçirmek için Sudan'ı Osmanlı topraklarına kattı ancak sonradan kanallar konusunda fikri değişti.
1570 li yıllarda Kıbrıs Venediklilerin elinde bulunmaktaydı,. Mısır'ın alınmasından sonra Memluklülere vergi veren Kıbrıs, Osmanlılara vergi vermeye başlamıştı. Ekonomik, stratejik ve coğrafi yönden çok önemli olan Kıbrıs seferinin kolay olacağı düşüncesiyle Konya Ilgın'lı Lala Mustafa Paşa Kıbrıs Seferine taraftar olurken, Damat Sokollu Mehmet Paşa ise yeni bir Haçlı Seferine yol açacağı endişesiyle Kıbrıs'ın fethine muhalif kalmıştı.
Don -Volga Kanal Projesi gerçekleştirilince, Orta Asya Türkleri ile ilişki kurulabilecek, Rusya’nın güneye inmesini ve büyümesini önlenecek, Donanmayı Hazar denizine geçirerek İran’ı doğudan sıkıştırılabilecek, İpek yolu canlandırılacaktı. Don ve Volga nehirlerinin birbirlerine yaklaştığı yerde 10 km lik kanal açılması için çalışmalar başladı (1569). Ancak Rusya’nın saldırıları, Kırım hanının projeye destek vermemesi ve özellikle Sokollu'nun Kanal Projelerini inceledikçe kendisine anlatılan farklı düşüncelerin etkisi altında kalmasından dolayı proje yarım kalmıştır.
Süveyş Kanalı Projesi ile Akdeniz ticaretini canlanacak, Portekiz’in Hint Okyanusundaki faaliyetlerini önlenebilecek. Güney Asya’daki Müslümanlar üzerinde Avrupalı devletlerin baskısı engellenecekti İlk kez Yavuz döneminde, gündeme gelen Akdeniz ile Kızıl Deniz’in birleştirilmesi projesi yeniden düşünülmüş maalesef Sokollu Mehmet Paşanın daha sonra kanal yerine kızıl deniz deki donanmanın güçlendirilmesi fikrinden dolayı bu kanal projesi de gerçekleştirilememiştir.
Bir başka kanal projesi İzmit bölgesinde düşünülen Marmara-Karadeniz kanal projesidir. Osmanlı devletini siyasi.askeri ve ekonomik yönden güçlendirecek bu proje için, Kanuni Zamanında Mimar Sinan a projesi hazırlattırılmış olmasına rağmen önce Sokollu nun muhalif düşüncelerinden geciktirilmiş sonrada Yavuz Sultan Selim'in kızının kızıyla evli olan Damat Koca Sinan Paşanın olumsuz raporu sonucunda bu projede gerçekleşmemiştir.
Sokollu zamanı Osmanlı Devletinin yükselme dönemi olması sebebiyle güzel ve başarılı fetihlerde yapılmıştır. Sakız Adası fethedildi, Tunus fethedildi, Lehistan ve Fas himaye altına alındı. Böylece Osmanlı egemenliği, Baltık Denizi ve Atlas Okyanusu’na kadar uzanmış oldu. Ancak Fas’ın Osmanlı himayesine girmesi Portekiz ile bir savaş yapılmasına neden olmuştu. İki devlet arasında yapılan Kasr’ül Kebir savaşını Osmanlılar kazandı. Sokollu istememesine rağmen Kıbrıs fethedilerek Doğu Akdeniz’de tam bir egemenlik sağlandı.
1571 yılında yapılan İnebahtı Deniz Savaşı ile Osmanlı tarihindeki en büyük deniz yenilgisi alındı ve Osmanlı donanması yakılarak yok edildi. Bu yenilgi sonucunda İstanbul’a gelen bir Venedik elçisine Sokollu Mehmet Paşa o tarihi sözü söylemişti: “Biz sizden Kıbrıs’ı alarak kolunuzu kestik, siz ise donanmamızı yenmekle yalnızca sakalımızı kestiniz; unutmayın ki, kol bir daha yerine gelmez, ama sakal eskisinden de gür çıkar.” (İnebahtı yenilgisinin tek sorumlusunun Kıbrıs düşüncesinin doğruluğunu göstermek isteyen bunun içinde ağırdan alan Sokollu Mehmet Paşa olarak gösteren tarihçilerimizde oldukça fazladır)
Sokollu Mehmet Paşa döneminde Osmanlı devletini siyasi. askeri ve ekonomik yönden güçlendirecek kanal projeleri gerçekleşmemiş ise. Osmanlı İran üzerinde etkili olamamış, Kıbrıs Adasının Fethine engel olmasına rağmen Kıbrıs alınmış bu fetihten sonra İnebahtı deniz bozgunu yaşanmış ise, bunların en önemli sorumlusu Sokollu Mehmet paşadır. Ayrıca kendi akrabalarına büyük ayrıcalık göstermiş memleketinden gelen hemşerileri için İstanbul'da özel bir mahalle oluşturmuştur.
Sokullu, III. Murat döneminde eski itibarını kaybetti 1579 yılında bir ikindi divanı çıkışında derviş kılığındaki biri tarafından kalbinden hançerle vurularak öldürüldü. Eyüp'te defnedildi.
Haftaya; Pargalı DAMAT İbrahim Paşa