Yukarıdaki başlığı kullanıp kullanmamak konusunda epeyce kararsız kaldım. Ağır bir cümle olduğunun farkındayım ama son derece insancıl isteklerimiz karşısında bile kimileri duyarsız kalınca bu cümleyi kullanmayı zorunlu hissettim.
Olay şu:
Kimi yakın köylere, kenar mahallelere sefer yapan otobüslerin farkındasınızdır. Buralara işletmedeki en hurda, en kırık dökük otobüsler veriliyor.
Bizim Tatköyü’de aynı durumda. Köyün ileri gelenleri zaman zaman teşebbüste bulunuyorlar bu hurda araçların yerine biraz daha iyilerinin verilmesi için. Kimse ilgilenmiyor. Ben gazetemizde konuyu irdeleyen bir yazı yazdım. Otobüsleri değiştirmek yerine oturak kılıflarını değiştirmekle yetindiler.
Gazeteci Ahmet Aka arkadaşım köye gitmiş, durumu görmüş, gazetesi Hakimiyet’te yazdı köyün içler acısı halini.
Geçtiğimiz cumartesi Eğitimci-fotoğrafçı arkadaşım Mustafa Karaçelebi, fotoğrafçı Güray Kırbıyık ve Bayram Sarıtaş ile köye gittik. Aynı gün otobüsler iki sefer arıza yaptılar ve yolda kaldılar. Bu arkadaşlarım yakından tanıklar olaya.
Tatköyü şehre 16 km. ama kaderine terk edilmiş bir köyümüz. Yoksul, kendi yağıyla kavrulmaya çalışan insanlar. Sessizler, ellerinden ekmeğini alsanız ses etmezler, sanırım bu yüzden devlet hep sırtını dönmüştür onlara. Son yıllarda Selçuklu Belediyesi’ne bağlı bir mahalle haline getirildi ama değişen bir şey olmadı.
İki yıldır Tek Türkiye dizisi bu köyde çekiliyor. Dizinin bu köyde çekiliyor olmasının nedeni de bu zaten. Köyün yıkık, viran hali. Dizi ülke çapında izlenir olunca günlük onlarca yabancı geliyor köye.Belediye otobüsleri seti izlemeye gelen meraklılarla dolu oluyor.
Köyden bazı arkadaşlar Ulaşım Daire Başkanlığından Mustafa Eşgi ile birkaç kere görüşmüşler ama bir sonuç alamamışlar.
Buradan bütün yetkililere sesleniyorum. Şu ayrımcılıktan vazgeçin artık. Sizden son model otobüsler istemiyor köylüler ve kenar mahallelerde yaşayan insanlarımız ama ne olur biraz daha insanlara layık araçlar olsun. İkidebir yollarda kalmasın.
Tatköyü otobüslerinin güzergâhında da bir gariplik var. Bu köy halkının yöreği çarşı merkezi, Kapı Cami civarlarıdır. Fuar civarında hiçbir işleri olamaz. Köyün otobüsleri fuardan kalkıp Mevlana’yı dolaştıktan sonra köye gidiyor dönüşte bütün yolcular otobüs fuara gireceği için rektörlük karşısında indiriliyorlar. Oysa otobüs yeniden Mevlana’yı dolaştıktan sonra son durağı fuara girmeli. Akıl almaz garip bir uygulama.
Beyler lütfen biraz duyarlı olun, elinizi vicdanınıza koyun ve çözün şu işi.