Ramazan’da Konya trafiğine girmeyin!

Şehrimizde son yapılan trafik düzenlemeleri, trafiği rahatlatacağı yerde daha berbat etti; içinden çıkılmaz hale getirdi. Yapılanlar ‘Bir metre basmadan bir entari, bir şalvar çıkarma, artanından(!) da bohça yapma’ çabasından başka bir şey değildir.

Maliye yanındaki şu trafik düzenlemesinin sonucunu, düzenlemeyi yapanlar hiç görmüyor mu? Henüz saat 14–15 dolaylarında bile Yapıcı’nın önünden gelip İhsaniye’ye çıkan güzergâh tıkanıyor. Sanki İhsaniye kavşağı rahatmış gibi, Yapıcı’nın yükünü doğrudan oraya aktarmak hangi aklın (!) eseri acaba? Zafer’i trafiğe kapatacağız diye, Forum’dan Zindankale’ye gelen yol, ara sokaklardan dolaştırılarak Kız Yurdu’nun önünden Adalhan kavşağına verildi.

Bu çözüm mü Allah (cc) aşkına! Adam gibi düzenleme yapacaksanız, gereğinde, binaları da istimlâk edersiniz ve yolu genişletirsiniz. Yoksa, kimseyi oyalamaya ve iş yapıyormuş gibi yapıp kandırmaya hakkınız yok. Ucuz çözüm arayışları çözüm değil, ancak sorun üretir, bilesiniz.

Hastane Caddesi’nde ve bazı başka yerlerdeki yolu daraltıp kaldırımları artırmak; üstelik de, alçak kaldırımlar yapıp, sonra buraya arabalar park edince de trafik polislerini gün boyu cedelleşmek zorunda bırakmak hangi akıllının(!) plânı? Yol daralacak, trafik sıkışacak, kaldırım alçalacak, her beş metreye bir trafik polisi dikeceksiniz! Pes doğrusu!

Yazık şu polislerin haline, yazık şu vatandaşın haline! Aferin(!) İyi gerginlik oluşturuyorsunuz! Ramazan ayında, dananın kuyruğu kopacak ve Allah korusun ama çok kazalı, çok kavgalı akşam üzerleri yaşayacağız. Ve tabiî, mesul olanlar çok beddua alacak, üstelik mübarek günlerde.

Alişan konserleri ve ‘göbeği açık türbanlı’ kareleri ile basında yer alacağınıza ve bizim de yüzümüzü yere geçireceğinize, Konya’nın çok ama çok acil olarak çözülmesi gereken trafik ve otopark sorununu çözen eserlerle, haberlerle yer alsaydınız daha iyi olmaz mıydı?

Şu şehirde, her gün binlerce havai fişek atılması azgınlığının ortaya çıkmasında, kültürün, sadece ‘göbek atma tarzı eğlence’ olarak algılanmasına öncülük eden uygulamalarınızın payı yok mu acaba? Popüler kültür zaten kendisini her yolla üretiyor; sizin popüler kültürün üretilmesine bu denli hevesle katılmanızı anlamak mümkün değil!

Buradan sayın Valimize de “Patlayıcıların kullanılması konusunda (havai fişek de olsa) bir tedbir alınamaz mı?” diye aleni olarak soruyorum. Bu iş, bu yıl çok çirkin boyutlara ulaştı. Kişilerin kendileri eğleniyor diye, değil bir mahalleyi, bir semti, bütün bir şehri rahatsız etmeye, ayağa kaldırmaya ne hakları var? Bu azgınca varlık sergileme, gösteriş yapma görgüsüzlüğünün hiçbir kanuni sınırlaması yok mu?

Geçmişin hataları da düzeltilmeli. Belediyenin önündeki yeraltı çarşısına ne ihtiyaç vardı? Yeraltı çarşısı yerine alt-üst döner kavşak yapılsaydı daha rahat olmaz mıydı?
Büyükşehir Belediyesi önü, Adalhan önü, Sille kavşağı, İmam Hatip önü, Beşyol kavşağı, Feridiye Karakolu önü, eski Fennî Fırın kavşağı, eski Sümerbank kavşağı, Kerkük Caddesi-Sille Yolu kavşağı gibi kavşaklar, bizce, acil olarak alt-üst köprülü kavşaklar biçiminde düzenleme yapılması gereken kavşaklardır.

Halktan tahsil edilenler halka böyle döndürülmelidir.
Yapılan ve eskisine göre daha kötü sonuçlar doğuran düzenlemeler verdiğimiz örneklerle sınırlı değil; ama biz ancak bu kadarını dile getirebildik. Okurlarımız e-postamız yoluyla katkı sağlarlarsa bu konuya tekrar değineceğiz inşallah, çünkü bizce bu konu çok önemlidir.
Konya’nın ‘irfan şehri’ olarak düzenlenmesi konusunda ise maalesef şu an bir ümidimiz kalmamıştır. İlgililerin bunu, bırakın hayata geçirmeyi, tasavvur bile edemediklerini, böyle bir perspektiften yoksun olduklarını düşünüyoruz.

Oysa biz yüke/göreve talip olmanın yetkiyi de celp edeceğine inanırız ve seçilmiş başkanın şehrin valisi de olacağı günleri göreceğimizi umarız.

Buradan sayın Valimiz’le bir meselemiz olduğu düşünülmesin. Biz kendisini Erzurum’dan da bilir, sever, takdir eder ve saygı duyarız. Bizim söylediğimiz siyasal yönetim felsefesine ilişkin bir tercihle ilgilidir, o kadar.