Önce aday adayı olacaksın. Ne yapıp edip diğer adayları geçecek, adaylığa yükseleceksin. Bu arada yolda bayırda gördüğünün elini sıkıp selam verecek, hiç durmadan güleceksin. Hesabı iyi yapacak, gerekli-gereksiz herkese küçük-büyük vaadlerde bulunacaksın. Arkandan esen rüzgarın seni alıp götüreceğini bildiğin için kendini fazla da sıkmayacaksın. Para hususuna hiç kafa yormana gerek yok, hısım akraban yardım edecektir, bunu da bileceksin. Zaman su gibi akıp seçim günü gelince, hoooppp telefon numaranı değiştirerek ilk icraatına başlayacaksın.
Fazla uzun sürmez, birkaç ay sonra beklentileri boşa çıkardın mı tamamdır, doğru yolda gidiyorsun demektir. Ondan sonra önceden randevu alıp gittiğin zevata bile randevu vermeyeceksin. Hele mahallenin sümüklülerine hiç yüz vermeye gelmez; astarını isteyiverirler. Onları gördükçe hasretle kucaklayıp, "yakın bir zamanda görüşelim" demeyi unutmayacaksın. Nasıl olsa seçimden bu yana araya konan mesafe zart diye kapanmaz ve gelen giden de olmaz.
Çok başarılı olman lazım ki daha yüksek mevkilere çıkabilmelisin. Bunun da yolu şimdiye kadar selam verdiklerine değil, yeni tanıdıklarına bel bağlamaktan geçer. Hem onlar sendeki cevheri görürlerse bu iş hiç de zor olmaz. Önemli olan kendini iyi gösterebilmen. Seleflerinin düştüğü hatalara sen de düşmelisin ki istatistikleri yanıltmayasın. Hem farklı bir portre çizip gönülleri fethetsen ne yazar. Ayrıca zenginlerin oturduğu semte göçüp gitmediysen ne ayıp. Öyle eskisi gibi kalenderlerle oturup kalkmanın da manası yok. Sen de çok iyi bilirsin ki zaman çok önemli. Hele senin için…
Gece yarılarına kadar çalışıyor, çabalıyorsun. Olmadık ülkelere, şehirlere gidip alışık olmadığın sofralarda su böreği, koyun yoğurdu ve sarmayı özlüyorsun. Çekilmez bir iş bu, ama ne yapacaksın ki sen bu iş için yaratılmışsın. Bu şehirde senden daha iyi bu işi kıvıracak adam yok. Bunu herkes gibi sen de biliyorsun...
Başarı kitaplarının pek çoğunu şimdiye kadar okumuşsundur. Orada da anlatıldığı gibi fazlaca halkın içinde görünmeyeceksin. Ne o öyle, hemen ulaşılan büyük adam olur mu hiç? Şöyle biraz zor adam olacaksın. Sana oy verenleri bir yana bırak seni sevenler bile büyük TV kanallarından görmeli yüzünü. Yani kısacası yüzünü eskitmeyeceksin. Çünkü bu yüz sana daha uzun yıllar lazım.
Bir de basınla iyi geçineceksin, lakin bu hususta çok dikkatli olmanda fayda var. Öyle irili ufaklı hepsiyle iyi olmanın manası yok. Seçeceksin içlerinden bir ikisini, onlar sana yeter. Oralarda bolca haber oldun mu, tamamdır. Diğerleri de dostlar alışverişte görsün tarzında gönüllenmeli, hepsi o. Eski gazetecileri tanımazdan gelmen menfaatinedir. Çünkü bilirsin ki her şeyin yenisi makbul…
Reislik zor iş senin anlayacağın, ama sen zoru seversin.