İstanbul Aydın Üniversitesi Reklamcılık Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gonca Yıldırım Öge'nin yaptığı araştırma, reklam ajanslarının yapay zekaya yaklaşımlarını detaylı bir şekilde ele aldı. MAXQDA24 yöntemiyle çözümlenen veriler ışığında, reklamcılar yapay zekayı heyecan verici ve yaşamı kolaylaştırıcı bulurken, veri güvenliği ve telif hakları konularında ciddi riskler barındırdığını ifade etti.
Reklamcılar, yapay zekanın hızlı tasarım ve içerik üretiminde faydalı olduğunu belirtirken, aynı zamanda veri güvenliği, mahremiyetin ortadan kalkması ve eser hırsızlığı gibi konularda yasal düzenlemelerin şart olduğunu vurguladı.
Yasal Düzenlemeler Gerekli
Yapay zekanın gelişimiyle birlikte reklam dünyasında işsizlik korkusunun da arttığı belirtilen araştırmada, en büyük tehlikenin eser hırsızlığı olduğu dile getirildi. Reklamcılar, yapay zekanın olumsuz yanlarının yasal ve kurumsal düzenlemelerle en aza indirilebileceğini savunuyor. Mahremiyetin korunması, verilerin kötü amaçlarla kullanılmasının önlenmesi ve telif haklarının güvence altına alınması için acil önlemler alınması gerektiği belirtiliyor.
İyi Bir Asistan Ama Tehdit de İçeriyor
Araştırmaya göre, yapay zeka rutin işleri hızlı bir şekilde yaparak reklamcıların daha önemli işlere odaklanmasına olanak tanıyor. Ancak, reklamcılar yapay zekanın insan becerilerini değersizleştirdiği ve insan yeteneğine tehdit oluşturduğu konusunda hemfikir. Ayrıca, yapay zekanın her zaman istenilen sonuçları doğru bir şekilde veremediği de vurgulanıyor. Yapay zeka, çalışkan ve yorulmayan bir ekip arkadaşı olarak görülse de, insan zekasının duyusal yeteneklerine erişemeyeceği belirtiliyor.
İnsanlık Yararına Kullanılmalı
Araştırmayı değerlendiren Doç. Dr. Gonca Yıldırım Öge, yapay zekanın yeni iş alanları oluşturma potansiyelinin yanı sıra, birçok işin doğasını değiştireceğine dikkat çekti. Öge, yapay zekanın olumsuz yanlarının yasal ve kurumsal düzenlemelerle en aza indirilmesi ve olumlu yanlarının insanlık yararına kullanılması gerektiğini ifade etti.