FA'AL olan bir Rabbimiz var.
Her an yeni bir yaratışta olan bir Allahımız var.
O zaman biz kullarına da durmak ve yatmak yakışır mı? Elbette yakışmaz.
"RUTİN DIŞI FAALİYETLER İSTİYORUM." ifadesi Prof. Dr. İzzet ER tarafından Paris Din Hizmetleri Müşaviriyken kullanılan bir cümle ama önemli bir cümle.
Rutin ya da yapılması gereken asgari görevler zaten yapılacak. Orada bir şüphe yok ve bunun da iyi yapılması gerekiyor.
Rutini zaten herkes yapıyor. buradan ulaşacağınız bir nokta yok. Asıl başkalarının yapmadığı veya yapamadığını yaparak daha fazla mesafe alabilirsiniz.
Rutinle yetinerek tarihe geçen hiçbir şahsiyet yoktur. Rutin sadece günü kurtarmanızı sağlar. Bu da sıradan insanların yapacağı bir şeydir.
Bakın peygamberlerin hayatına yaptıkları iman hamleleri ve çalışmalar tamamen sıradışıdır. Toplumun mevcut inançları ve adetlerinin tamamen zıddı olan tevhid hakikatini getirmişler ve tebliğ etmişlerdir.
O yüzden sıradışı iyilik çalışmalarına Rabbimiz çok ödül veriyor. Günümüz ifadesiyle patent hakkı veriyor.Patent hakkını ilk gündeme getiren Rabbimiz ve peygamberimizdir desek yanlış olmaz.
Rabbimiz Nisa süresi 85. ayette buyurur ki: "Kim güzel bir (işte) aracılık ederse, ona o işin sevabından bir pay vardır. Kim de kötü bir (işte) aracılık ederse, ona da o kötülükten bir pay vardır. Allah’ın her şeye gücü yeter.
Peygamberimiz de buyururlar ki:" "Her kim İslamda güzel bir çığır (iyilik kapısı) açarsa, ona hem açtığı bu çığırın sevabı, hem de kendisinden sonra aynı çığırda yürümeye devam edenlerin sevabı yazılır. Üstelik o çığırda yürüyenlerden herbirinin sevabından hiçbir şey eksiltilmeden (çığırı açan zata yazılır).
Yine her kim, İslamda kötü bir çığır (günah işleme yolu) açarsa hem bu çığırın günahı ve hem de kendisinden sonra o çığırda yürüyenlerin günahı, çığırı açan kimseye yazılır. Üstelik o kötü çığırda eksiltilmeden (çığırı açan zata aynısı yazılır.) (Müslim/Zekat 69; Nesâi/Zekat 64)
Yine Peygamberimiz :"Kim bir hayra vesile olursa onu yapan gibi sevap kazanır" buyurarak hayırlara vesile olmaya ve öncülük etmeye teşvik etmiştir.
Bu yaklaşım ve bakış açısı bizi hayatın her alanında çığır açıcı icatlar ve buluşlar yapmamıza teşvik için yeterli olacaktır.
Yeryüzü bizim ve burada her türlü hayrı gerçekleştirmek için çaba göstereceğiz. Yeryüzü ve oradakiler Allah'ın ayetlerinden bir ayettir. Bu ayeti de kendi diline göre okuyacağız.
Kainattaki oluşumları ve farklılıkları çözmek için eşyaya ve maddeye sıradışı bir bakış açısı geliştirmek gerekir. Mevcut ve görünenin ötesine geçen bir bakış açısı. Peygamberlere verilen ve Kur'an'da bahsedilen mucizeler belki de buna işaret etmek için verildiler..Çünkü mucizeler harikulade (normali yaran, aşan ) olağan üstü olaylardır.
Mucizeler, rutin dışı olaylardır ve bu olaylarda insana verilen mesajlar vardır.
Hayatta her alanın rutin dışı bölümü vardır. Önemli olan mahir olduğumuz alanda o bölümü keşfedip oraya ulaşabilmektir. Çok kazanmanın yolu buradan geçmektedir.
Rutinle yetinmek devlet memuru mantığıdır. Bu problemli bir mantıktır. Bu tuzağa düşmemek gerekir.
RUTİN DIŞI FAALİYETLER ÇOK GÜZEL
Ancak adanmış ruhlar rutin dışı faaliyet yapabilir.
Ancak bir ideali olanlar rutin dışı faaliyet yapabilir.
Ancak rüyası ve hayali olanlar rutin dışı faaliyet yapabilir.
Ancak derdi olanlar rutin dışı faaliyet yapabilir.
Ancak ahiret inancı olanlar rutin dışı faaliyet yapabilir.
Diğerleri böyle yapanları enayi zannederler. Oysa esas kazananlar bu taifedir.
Ne mutlu Allah'ın ve kullarının razı olacağı rutin dışı eylemler yapanlara.
Ne mutlu patenti kendisine ait iyilik bulup kıyamete kadar kendilerine hayır kapısı açanlara
Patenti size ait bir iyilik bulup yaymanız çok güzel.
Hem dünyada kazancı güzel hem de siz öldükten sonra da size kazandıracak bir hayır olması çok güzel.
Güzel olur bu işler çok güzel.
Var mısınız? Hadi o zaman durmayalım. Eylem zamanı.
Muhabbetlerimle
RAMAZAN BOZKURT'TAN GÜZEL SÖZLER -2
- Bir zihnin hiç bir sabitesinin olmaması ne kadar yıkıcı bir unsur ise, hiç bir değişkeninin olmaması da aynı şekilde yıkıcı bir unsurdur...!
- Ehl-i sünnetin birinci vazifesi içindeki "ehl-i bid'at" ve "ehl-i hurafe" takımını tasfiye etmektir..
- "Sünnilik" ve "şiilik" inancımıza siyasetle girdi, yine siyasetle çıkacak...!
- "Dünden" kalanla "dinden" kalanı ayırdedebilecek bir bakış açısına ihtiyacımız var...
- Vefatı sonrası ümmet ihtilafa düştüğünde, kızı fatıma ile en yakın dostu ebu bekir (r.a.) arasında kırgınlık yaşandığında, hz. osman şehit edilip cenazesi ortada kaldığında, eşi aişe ile damadı ali (r.a.) karşı karşıya geldiğinde, torunu kerbelada infaz edildiğinde gelmeyen/görünmeyen peygamberimiz bunların mitinglerine niye gelsin niye görünsün ki...!
- "Dinsel istismar" da suç sayılsın...!
- Yakın gelecekte "okul sonrası eğitim" e büyük ihtiyaç olacak...!