"S-400 tartışması Türkiye'nin geleceğiyle ilgilidir"

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş:- "S-400 tartışması sadece münferit bir olay değildir. Türkiye'nin güvenlik meselesiyle ilgili ve bu bölgedeki geleceğiyle ilgili bir meseledir"- "Allah'ın izniyle çok kısa bir süre sonra Türkiye kendi korunma ş

BURSA (AA) - AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, "S-400 tartışması sadece münferit bir olay değildir. Türkiye'nin güvenlik meselesiyle ilgili ve bu bölgedeki geleceğiyle ilgili bir meseledir." dedi.

Kurtulmuş, Birlik Vakfı Bursa Şubesi'nde düzenlenen iftar programında, Milli Türk Talebe Birliğinin Türkiye'nin bugünlere gelmesinde çok önemli katkısı olduğunu söyledi.

Türkiye'nin kendi kökleriyle buluşması ve kendi tarihiyle barışmasında birliğin önemli yeri olduğunu belirten Kurtulmuş, "Birlik, bugünün Türkiye'sinin yetişmiş insanlarının çoğu için bir mektep, ocak olmuştur. Samimiyet ve gayretle orada yakılan ateşler ülkeyi buralara taşımıştır." diye konuştu.

Dünyada son dönemde yaşanan bazı gelişmelere işaret eden Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı:

"Tabiri caizse, henüz adı konulmamış ama son 5-6 yıldır belkide daha uzun bir süredir başlamış bir üçüncü dünya savaşıyla karşı karşıyayız. Şu anda belki ekonomik bir savaş olarak görüyoruz, ticaret savaşları olarak görüyoruz. Bir tarafında ABD'nin, bir tarafında Çin'in olduğu, Rusya, Japonya, Hindistan, Afrika, AB'nin bu denklemin içinde yer almaya çalıştığı bir süreçten geçiyoruz. Dünya tarihindeki bütün kırılmaların yaşandığı gibi bu dönemde yaşadığımız belki de önümüzdeki dönemde yaşayacağımız kırılmaların merkez üssü, tarihçilerin 'bereketli hilal' olarak tanımladığı, bir tarafında merkezinde Filistin topraklarının, doğusunda Mezopotamya'nın, kuzeyinde Anadolu kıtasının, güneyinde Suudi Arabistan çöllerinin ve Sina'nın doğusunda ise Doğu Akdeniz'in, Akdeniz'in olduğu bir coğrafyadan bahsediyoruz."

- Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de petrol ve doğal gaz araması

Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin de içinde bulunduğu olayların, bir resmin parçaları olduğunu belirtti.

Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Bir taraftan bu küresel büyük mücadelenin bir unsuru olarak özellikle son 7-8 yıldır maalesef acımasızca kullanılan vekalet örgütleri, vekalet savaşlarının aracıları olan terör örgütlerinin tamamıyla bölgeyi dizayn etmeye çalışma niyetleri. Bu örgütler değil, bunların arkasındaki odakların niyetleri. DEAŞ'ından PYD'sine, PKK'sına kadar hepsinin ortak ortak amacı bölge halklarını acılar içine sokmak ve bölgenin siyasi haritasını değiştirmektir. Güncel olarak İdlib'deki meseleyi görüyoruz. Daha önce başka bir sorunu görüyorduk Kuzey Suriye ve Irak'ta. Dünyadaki bütün ordular neredeyse bu coğrafyanın içinde yer alıyor. Akdeniz bütün büyük donanmaların kendisini dünyaya gösterdiği 'showroom' haline döndürülmüş vaziyette. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de petrol ve doğal gaz arama meselesi üzerinden ne kadar büyük tehditle karşı karşıya kaldığını hep beraber takip ediyoruz."

- "Türkiye kendi korunma şemsiyesini kuracaktır"

S-400 tartışmalarına da değinen Kurtulmuş, "S-400 tartışması sadece münferit bir olay değildir. Türkiye'nin güvenlik meselesiyle ilgili ve bu bölgedeki geleceğiyle ilgili bir meseledir. Müttefikimiz olduğunu sandığımız bir ülkeye, 'Bize siz silahlarınızı verin, bizim korunma şemsiyesine ihtiyacımız var.' diyoruz, 'Vermeyiz.' diyorlar. 'Peki ben alayım.' diyorum, 'Alamazsın.' diyorlar çünkü biliyorlar ki eğer Türkiye bu şekilde yoluna devam ederse Allah'ın izniyle çok kısa bir süre sonra kendi korunma şemsiyesini kuracak, ele güne muhtaç olmayacaktır." dedi.

- "Bu bölgede güçlü ve büyük bir Türkiye istenmiyor"

Kurtulmuş, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) desteğiyle ABD'nin, Orta Doğu'da "yüzyıllın planı" denilen bir stratejiyi uygulamak için harekete geçtiğini söyledi.

BAE'de bununla ilgili bir toplantı düzenleneceğini dile getiren Kurtulmuş, "ABD'lilerin huyu böyledir. Önce basına sızdırırlar, konu bir pişmeye başlar. Bunu da bir şekilde basına sızdırdılar. İşin özeti, Filistin'in bitirilmesi ve Filistin Devleti meselesinin dünya gündeminden kaldırılmasıdır." diye konuştu.

Bölgede güçlü ve büyük bir Türkiye olmasının istenilmediğini vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Bu büyük resmin, oynanan oyunun farkında olan, iki asırdır devam eden emperyal projenin, hele hele 21'inci yüzyılın ilk çeyreğindeki acımasız versiyonunu iyi bilen güçlü ve iyi bir Türkiye istemiyorlar. S-400 krizinin arkasındaki de odur. Birtakım vekalet savaşları üzerinden Türkiye'nin üstüne yüklenilmeye çalışan budur. FETÖ vasıtasıyla Türkiye'de halkın bölünüp parçalanmak istenilmesinin, siyasi iradenin bir şekilde geriletilmek, zayıflatılmak istenilmesinin amacı da budur. Oyun kısaca bu. Bu bölgede büyük ve güçlü bir Türkiye olmayacak. Kendi savunma sanayisine, siyasi iradesine sahip olan, Birleşmiş Milletlerin kürsüsünden, 'Dünya beşten büyük.' diyerek posta koyan bir Türkiye olmayacak. 'Dur' dedikleri yerde tek ayak üstünde duracak, 'Bekle' dedikleri yerde bekleyecek, orada burada IMF'nin kapısında, şunun bunun kapısında üç beş kuruşa muhtaç olacak Türkiye isterler. Oyunun farkında olan şuurlu insanlar olarak birlik ve beraberliğimizi koruyacağız. Bunun yolu Türkiye'mizin ortak paydasını geliştirmek, var olan bütün ortak değerlerimize sahip çıkarak ülkeyi ileriye götürmektedir. Türkiye ortak paydasını, ittifakını genişleterek güçlü büyük Türkiye istikametinde yürüyüşümüzü sürdüreceğiz."

Programa, Bursa Valisi Yakup Canbolat, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Cumhuriyet Başsavcısı Uğurhan Kuş, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, AK Parti İl Başkanı Ayhan Salman, Birlik Vakfı Genel Başkanı Mehmet Alacacı ve üyeler katıldı.

Politika Haberleri

Usulsüz çakar kullananlara yeni cezalar
Bakan Tunç: Netenyahu ve Galant hakkında çıkan tutuklama emri olumlu bir karardır
Sağlık Bakanı Memişoğlu'ndan istifa açıklaması
Zorunlu Kış Lastiği Uygulaması 1 Aralık'ta Başlıyor: 4 Bin 69 Lira Cezası Var
Muhtarlara yeşil pasaport verilecek mi?