4 Kasım seçimlerinde Ereğli’de saatler beş yıl geri alınmasın
Zengen Belediye Meclisi’ne bazı meclis üyelerinin Zengen’in Niğde’ye bağlanması yönünde referandum kararı alınması için önerge verilmesi yeni bir tartışmayı da gündeme getirdi. Ereğli’de de ara ara söylem haline gelen referandum sesleri seçim öncesi sıkça gündeme gelecek gibi gözüküyor.
Son aylarda vatandaşlardan Niğde’ye bağlanmak için referanduma gitmek için yoğun baskı aldıklarını söyleyen Zengen Belediye Başkanı Hüseyin Kaya, “İhmal edildiklerini düşünen Zengenliler’in bu talebini ben de doğru buluyorum” şeklinde açıklama yaptı.
Zengen Meclisi’ne geçtiğimiz ay verilen önerge bu ay görüşüldü. Oy çokluğuyla red edildi. Hüseyin Kaya, “Konya’dan hakkımızı almak için sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.
Zengen’de referandum gündemi Ereğli’de değişik kesimlerden yükselen sesler de Ereğli’nin Konya’dan ayrılma zamanın geldiği yönünde.
Ayrılmanın ya il olarak ya da Karaman, Aksaray ve Niğde’den birine bağlanarak olmasını isteyenlerin oldukça fazla olduğu gözleniyor. Bunu isteyen kesimin gerekçesi ise Ereğli’nin son yıllarda ekonomik anlamda gözle görülür gerilemesi gösteriliyor. Aksaray, Karaman ve Niğde gibi kalkınmada öncelikli bölgeler il olmalarının artıları ile gelişimlerini sürdürürken Ereğli bu üç şehrin ortasında sıkışıp kalmış durumda.
Yeni müteşebbislerin Ereğli’yi tercih etmemesi, teşvik olacakları bölgelere yatırım yapmaları geriye giden Ereğli ekonomisini durma noktasına getirdiği biliniyor. Sürekli göç alan Ereğli’de işsizlik gün geçtikçe artmaya devam ediyor.
Ereğli ekonomisini ayakta tutan süt sektörü de son dönemde doğu illeri ve kalkınmada öncelikli bölgelerle yarışamaz hale geldi. Büyüme yerine olanı koruma içine girmeleri büyük pazarlarda yerlerini kaybetmeleri süt sektörün de telafisi mümkün olmayan yaralar açıyor.
Büyük sanayi yatırımları zaten yok, Ereğli’nin büyük kesimi tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlıyor. Tarımda ve hayvancılıkta bilinçli üretime geçemeyen Ereğli çiftçisi beklenen çıkışı zaten yakalayamadı. Meyve üreticileri son yıllarda gelen don olayları karşısında çaresiz kaldı.
Ekonomik anlamda yaşanan sıkıntılar onlarca esnafın kepenk kapatmasına neden oldu.
Gül Süt ve Süt Ürünleri Fabrikası Türkiye sınırlarını çoktan açmış bir işletme iken, Ereğli ekonomisine yeni bir işletme katmak için Gül Polip Tekstil Fabrikası’nı kuran işletme de ekonomik sıkıntılar sonrasında iflas etti.
Birinci organize sanayinde çalışan işletmeler ise, ancak kendi yağlarında kavrulmanın mücadelesini veriyor. Teşvik alamayan işletmeler, teşvik alarak aynı işi yapan işletmeler karşısında ayakta kalma mücadelesi veriyor. Son olarak ise Ereğli ilk özel hastanesi olan Doğa hastanesi ekonomik krize dayanamadı. Açıldıktan kısa bir süre sonra kapanmak zorunda kaldı.
Ereğli’de bu yaşananlara karşın hükümetten beklenen destek gelmeyince seçim öncesi il olma sesleri tekrar yükselmeye başladı. İlerleyen günler bu istek yüksek sesle söylenmeye başlayacak. Oy istemek için Ereğli seçmenin karşısına gelecek siyasiler bu seçimlerde oldukça zorlanacaklar. Ereğli halkı artık hak ettiği haklarının verilmesini hem yüksek sesle isteyecek hem de bunu istemeyenlerde hesap soracak.
Ereğli’nin tüm bu sıkıntılardan tek çıkış yolu il olması veya kalkınmada öncelikli bölge olarak teşvikten alması ile olacak bir durum. Yazımıza önümüzdeki günlerde devam edeceğim.