Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Koronavirüs Bilim Kurulu'yla yaptığı toplantının ardından basın açıklaması yapıyor.
Bakan Koca İstanbul'da daha fazla ölüm yaşandığı iddialarına, "İstanbul'da vefat eden herkes kentte defnedildi. Salgın öncesi insanlar farklı kentlerde defnedilebiliyordu. Söz konusu haber Türkiye karşıtlığı üzerine özellikle kurgulanmış bir haber.
Biz bugüne kadar şeffaf bir şekilde bütün bilgilendirmeleri DSÖ'ye, DSÖ'nün istediği şekliyle verdik, vermeye devam ediyoruz.
Ölüm belgesini düzenleyen o kurumda çalışan hekim. Bakanlık buradan o tanıyı koymuyor. Belgeyi düzenleyen, hepimizin güveneceği hekimlerimiz." ifadeleriyle yanıt verdi.
Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları;
Son 24 saatte 3083 kişiye Kovid-19 tanısı konuldu, 117 kişi hayatını kaybetti, toplam vaka sayısı 98 bin 674, can kaybı 2376 oldu.
Son 24 saatte 1559 kişinin daha iyileşmesiyle Kovid-19 tedavisi tamamlananların sayısı 16 bin 477'ye yükseldi.
Paylaştığımız bilgiler sağlam. Salgınla mücadelede bilgiyi örtmek, salgının kendisi gibi tehlikeli bir eylemdir. Güven yoksa böylesine büyük bir salgının üstesinden gelinemez.
Mücadelemizde her yeni gün daha iyiyiz, daha ilerideyiz. Veriler bize, salgının kontrolümüz altında olduğunu gösteriyor.
Tedbirleri uygularsak ölüm oranları düşüyor, tedbirleri uygularsak yeni hasta sayımız azalıyor. Kesin olan budur.
Halen yüzde 30 dolulukla bu hizmeti sürdürüyoruz. Bu, tedavide ne kadar başarılı bir sonuç elde ettiğimizi göstermesi için son derece önemli.
Pandemiye rağmen şu anda bile gerek servis, gerek yoğun bakım odalarımız pandemiden önceki kadar bile dolu değil.
Türkiye'de vakaların, pnömoni yani zatürre olma oranı her geçen gün azaldı.
Türkiye'de her üç yataktan biri doludur. Avrupa'da bütün yatakların dolu olduğu düşünüldüğünde aradaki fark görülecektir.
Hayatını kaybedenlerin yüzde 8'i 60 yaşından küçük ve sağlık sorunu olmayan kişilerdir.
Kademeli bir şekilde normalleşmemiz, sizlerin tedbirlere uymasına bağlıdır.
Ramazanı tedbirleri gevşetmenin bahanesi olarak görmemeliyiz. Kalabalık iftarları,sosyal ortamları,ramazan sohbetlerini gelecek yıla erteleyelim
Türkiye'deki aşı geliştirme altı merkezde devam ediyor. Üç merkezde izolasyon başarıldı.
Türkiye, yüzde 2,3 ile en düşük ölüm oranına sahip ülkelerden. Bu, hastalığa etkili bir tedavi uyguladığımızı kanıtlamaktadır.
Dünyada giderek artan ama Türkiye'de stabilleşen bir tabloyu çok net görüyoruz.
Erken tanı ve etkili tedavi yöntemi sayesinde yoğun bakım ve entübe hasta sayımız her geçen gün düşüyor.
Kurallara uymamız ve bilinçli hareket etmemiz ölçüsünde normalleşme takvimi gecikmeyecektir.
Bayram ve sonrasında kademeli olarak normalleşme sürecine geçebilmemiz, ilan edilen tedbirleri sıkı uygulamamıza bağlıdır.
Entübe edilenler yüzde 58'den yüzde 10'a kadar düştü. Bu, tedavide ne kadar başarılı sonuç elde ettiğimizin çok çarpıcı bir örneği.
Bu çerçevede olmaya devam edilirse yeni bir dalga beklemiyoruz. Yeni bir dalga, tedbirlere uymamızla doğru orantılı.
Hekimlerimiz bugünlerde destan yazıyor, gurur duyalım.
Türkiye'nin sağlık sistemiyle hepimiz gurur duyalım. Sağlık çalışanlarımızın özellikle hekimlerimizin bu dönemde destan yazdığından emin olunuz.
Ölüm belgesini düzenleyen o kurumda çalışan hekim. Bakanlık buradan o tanıyı koymuyor. Belgeyi düzenleyen, hepimizin güveneceği hekimlerimiz.
Hekim adaylarının erken mezun edilmesini ihtiyaç olmadığı için düşünmüyoruz.
Fahrettin Koca konuşmasını yaptığı sırada sosyal medya hesabından da şu cümle paylaşıldı. "İstersek başarırız! Tarihimiz buna şahittir. Yeter ki düşünceli ve bilinçli hareket etmekten taviz vermeyelim. Ulaşacağımız güzel yarınlar bugün alınan tedbirler sayesinde olacaktır. Sorumluluklarımızı unutmayalım: Temas, Mesafe, İzolasyon."