Şair Arif Nihat Asya anıldı

Etkinlikte, ünlü şairin hayatı, dünya görüşü, sanat ve şiir anlayışı ele alındı

İSTANBUL (AA) - Şair, siyasetçi ve öğretmen Arif Nihat Asya, "Vatan, Bayrak ve Dua Şairi Arif Nihat Asya'ya Saygı" başlıklı etkinlikte anıldı.

Bakırköy Anadolu Lisesi'nde gerçekleşen etkinlik, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü, Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Bakırköy Anadolu Lisesi ile Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği'nin (İLESAM) katkılarıyla düzenlendi.

Arif Nihat Asya'yı anlamayı ve genç nesillere tanıtmayı amaçlayan panelde konuşan şair ve yazar Cengizhan Orakçı, Türk şiirinde en fazla anne şiiri yazan şairlerin başında Asya'nın geldiğini söyledi.

Orakçı, Asya'nın şiirlerinde sadece İstanbul'un var olmadığını belirterek, "Onun şiirlerinde bütün bir vatan sathı, şehirlerimiz, sınırlarımız dışında eski coğrafyamızda kalan yerler, Orta Asya'daki yerler, Semerkant da dahil olmak üzere Orta Doğu ve Balkanlardaki eski vatan topraklarımız yer bulur." dedi.

Şiirlerinde en çok Adana'yı anlattığını dile getiren Orakçı, şunları kaydetti:

"Çünkü orada uzun yıllar yaşamış. İstanbul zaten her şairin olduğu gibi Arif Nihat Asya'nın şiirlerine de çok yansımış. Nasıl yansımış? İstanbul'un, Asya'nın şiirlerine değişik vesilelerle bir bütün olarak veya değişik semtleriyle girdiğini görürüz. Bazen hayallerin vasıtası, intibaların kaynağı, bazen de muhtevanın doğrudan objesi durumundadır bunlar. Mesela İstanbul'un Kuştepe semtinde bir facia yaşanmıştır. O faciayı şiirleştirmiştir. Şiirin yazıldığı yıllarda yoksul bir semt olan Kuştepe şaire göre atılmış, itilmiş, unutulmuş bir mahalle şeklinde tarif edilir."

Şair ve yazar Yusuf Dursun da Asya'nın şiirinde yer alan tasavvuf unsuruna değinerek, "Tasavvuf insanın yaratılışını, buraya gelişini ve buradan gidişini dert edinir. Onu anlatır. Arif Nihat'ın şiirlerinde iki temel özellik vardır. Birisi vatan sevgisi, diğeri de inanç konusu ama hepsinin ötesinde insan vardır. Onun insan olarak, insanın bir kul olarak yaratılışı şairin meseleleri arasındadır. Onun insanı, aşk üzerine yaşayan bir insandır." diye konuştu.

Asya'nın, aşk kavramı dolayısıyla tasavvuf ile tanıştığına dikkati çeken Dursun, şöyle devam etti:

"Mevlevi dedesi Ahmet Remzi Akyürek'le tanıştığı 1993 yılından itibaren şaire tasavvufun kapıları ardına kadar açılır. Katılımcı ifadeler Arif Nihat Asya'nın ilk şiirlerinden itibaren sezilmektedir. Yaşanılan evler, şehirler, altında gölgelendiği ağaçlar, dağlar, tepeler, anneler ve çocuklar, hepsi şaire birer sevgi penceresi sunar. Bu İslam'ın insanı aşka götüren penceresidir. Söz gelimi sıradan bir ev, onun mısralarından sonra sıradan olmaktan çıkar. Kutsal bir mekan halini alır."

Cafer Vayni’nin moderatörlüğünü üstlendiği etkinlikte Yrd. Doç. Dr. Erol Ülgen, Arif Nihat Asya'nın Kıbrıs günlerini ele aldı. Gazeteci, yazar Recep Aslan ise konuşmasında Asya'nın şiirlerini analiz etti.

Etkinliğin ardından Arif Nihat Asya'nın şiirlerinden bestelenen şarkıların yer aldığı müzik dinletisi yapıldı.

AA

Kültür Sanat Haberleri

Afyon kaymağı ve bal Güney Kore’de
Milli Kütüphane'nin ikizi dijitalleşti: 25 milyon poz aktarıldı
11! Bir Film Hadisesi: Yılın Merakla Beklenen Filmleri Vizyondan Önce Seyirciyle Buluşuyor
Turistik Doğu Ekspresi yeni sezonun ilk seferine çıktı
2024'ün kelimesi açıklandı: Kalabalık Yalnızlık