MUĞLA (AA) - Muğla Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından Menteşe ilçesinde iftar programı düzenlendi.
Menteşe Öğretmenevi'ndeki programda Muğla Valisi Amir Çiçek, masaları tek tek gezerek şehit yakınları ve gaziler ile sohbet etti, hatıra fotoğrafı çektirdi.
Vali Çiçek, yaptığı konuşmada, şehit ailelerinin en değerli varlıklarını vatan için kaybettiklerini belirtti.
Şehit ailelerinin devlete ve millete emanet olduğunu kaydeden Çiçek, "Vatan evlatları Türk milletinin birlik ve beraberliği, ülkenin huzuru için şehit oldu." dedi.
Her fırsatta şehit yakınları ve gaziler ile birlikte olmak istediğini dile getiren Çiçek, "Artık sizler bize, şehitlerimizin emanetisiniz. Size elimizden geldiğince yardımcı olmak, destek olmak bizim boynumuzun borcudur, içiniz rahat olsun." ifadesini kullandı.
Muğla Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Akkuş da Malazgirt, Kosova, Çanakkale, Dumlupınar, Sakarya, Kore, Kıbrıs ve son olarak da terörle mücadelede canla başla mücadele eden kahramanlara, şehit ve gazilere layık birer vatan evladı olmanın ve böyle evlatlar yetiştirmenin herkesin boynunun borcu olduğunu dile getirdi.
Türk milletinin "ölürsek şehit, kalırsak gazi oluruz" düşüncesiyle yetiştiğine vurgu yapan Akkuş, "Her türlü düşmana karşı kahramanca mücadele vermeye devam ederken şehit olan bizim çocuklarımızın ve aynı kararlılıktaki gelecek nesillerin taşıdığı bu yüce ruh var olduğu müddetçe bölünmez bütünlüğümüze ve milli birliğimize kast eden hainlerin kirli emelleri asla gerçekleşmeyecektir." diye konuştu.
Daha sonra 6 Nisan 2006'da Elazığ'da mayın patlaması sonucu şehit olan Jandarma Yarbay Alim Yılmaz'ın babası Mehmet Yılmaz, 11 Kasım 2015'de Silvan'da terör örgütü PKK mensuplarının saldırısında şehit düşen Jandarma Teğmen Altuğ Pek'in annesi Fatma Pek için yazdığı şiiri okudu.
Yılmaz'ın, oğlu şehit düştükten bir ay sonra da eşini trafik kazasında kaybeden Pek'e hitaben kaleme aldığı "Şehit Annesi" isimli şiir, programa katılanları duygulandırdı.
Muğla Valisi Amir Çiçek'in eşi Hülya Çiçek, çerçeveletilen şiiri daha sonra Pek'e hediye etti.
Programa Vali Çiçek'in yanı sıra Jandarma Albay Yavuz Özfidan, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Cahit Durmuş, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı Yatırımların Koordinasyonu Daire Başkanı Ahmet Evcil, Menteşe Kaymakamı Zeki Arslan, ilçe belediye başkanı Bahattin Gümüş ile şehit yakınları ve gaziler katıldı.
- "Şehit Annesi"
Şehit babası Mehmet Yılmaz'ın, Fatma Pek için yazdığı "Şehit Annesi" şiiri şöyle:
"Her insanın vardır bir alın yazısı, senin de düştü yüreğine oğul acısı. Yas tutuyor Ali ağabeyi ile Aliye bacısı. Artık Alper de oldu anasının biricik kuzusu.
Bunca yıl hayat mektebinde okudun, hayat mücadelesinde bazen aç, bazen tokudun. Eğirdin kirmanı, gönüllere sevgi dokudun. Artık ümitler kesildi, ellerini koynuna alıp oturdun.
Yaşam hayatından çok usandın, bıktın. Dört çocuğun arasında onlara sarılıp yattın. Sabaha kadar uyumadın, hep yollara baktın. Yıllar sonra Mehmet Bey'in acısını çektin.
Hayatın boyunca bazen yaz, bazen kışıdın. Dört çocuğun karnını doyurup, sırtında taşıdın. Bütün gün esaret altında yaşadın. İki gözünden akıttın damla damla yaşıdın.
İçin yanmış, kor olmuş, dumanın tütmüyor. Geceler uzamış, bir türlü şafak sökmüyor. Bahçendeki güllerin kurumuş, artık kokmuyor. O güllere konan bülbüller sana veda etti, artık ötmüyor.
Hanımefendi, hayatı boyunca neler çekti. Bunca yıllar çektiği acı dolu günler yetti. Gidenler geri gelmez, onlar çok uzun yollara gitti. Bütün gün, yıl yaşadığın esaret hayatın bitti.
Paşapınarı köyünün dağında oturdun bunca yıllar. Kurumuş artık gönül dağındaki açan güller. Acısı olmayan senin acında ne bilsin eller. Namert kapısından geçme, ağzı olan bir şeyler söyler.
Bütün şehit analarının gönülleri nurlarla dolsun. Şehitlerin şefaatleri bütün anaların olsun. Anaların akan gözyaşları artık dinsin. Allah bütün şehit analarının gönlüne göre versin.
Ne güzeldir Muğla'nın suyu, havası. Önünde uzanır Karabağlar Yaylası. Her evin önünde kuyusu, başında kovası. Fatma Hanımefendi sen de oldun artık bir şehit anası."
AA