Şeyh Sadreddin Konevi Ve Mezarlığı Yüz Yıl Öncesi ve Bugün
Listesini sunduğumuz bu mezarlıklardan başka irili ufaklı daha birçok mezarlık vardır ki, yeri yurdu belli olduğu halde kayıtlara geçmemiştir.
Bu mezarlıklardan iki tanesini araştırarak, eskilerden sorarak kayıtlara geçiriyorum. Bu mezarlıklar da şunlardır:
1.YENİ KALE KAPISI MEZARLIĞI
Bu mezarlığı yeri bugünkü Zafer Meydanındaki meşhur Kibrit Apartmanından başlar batıya doğru eski Doğumevi (Sağlık Müdürlüğü) ve oraya kadar uzanan yol ile sağ taraftaki evlerin tamamı, bu mezarlığın bozulması ile üzerine inşa edilmiştir.
2. DIŞ KALE MEZARLIĞI
Burası da şimdiki Hükümet Konağının karşısındaki Saray Çarşısı’nın bulunduğu adanın tamamı. Çocukluğum bu semte yakın Kalecik mahallesinde geçtiği için hayal meyal hatırladığıma göre,bozulan mezarlığın yerine iki kattan ibaret han inşa edildi.Hükümet konağına bakan taraftakine Zincirli Han,Kunduracılar Çarşısına bakan tarafına inşa edilene de Dedeler Hanı ismi verildi.
Bu hanlar, o devirde otel gibi kullanılıyordu.Ekseriyetle müşterisi Beyşehir ve dolaylarındaki insanlardı.O tarihlerde otomobil vesaire olmadığından binek at ve at arabası ile gelenlerin konaklama yeriydi.Hayvan barınakları ve ahırlar sıralı idi.Üstlerinde sıralı han odaları vardı.Bu odalarda yerle serili hasırdan başka bir şey bulunmazdı.
Geçen haftaki yazımda listesini sunduğumuz kullanılmayan, bozulmuş olan, yerle yeksan bir vaziyette mezarlıklarımızdan Şeyh Sadrettin Mezarlığı ve bitişiğindeki Turgut Bey Mezarlığının geçmişinden ve bugününden bildiklerimizi aktaracağız sözlere.
ŞEYH SADREDDİN MEZARLIĞI
Form Şato Sitesinin bir kısmı dahil bugünkü Karayolları lojman ve bahçesinden başlar,batıya doğru Hava Hastanesi ve daha ileriye doğru eski 13.Alay, bugünkü Astsubay Orduevi dahil önünden geçen ana cadde ve daha ilerisindeki demiryolu hattına kadar, mezarlık hudutları devam ederken parçalana parçalana bu hale gelmiştir.Bu mezarlığın kalıntıları halen mevcuttur.Yeni ismi ile Şeyh Sadreddin Mahallesinin yan sokakları dahil bütün apartmanlar mezarlıktan bozma arsa üzerine inşa edilmiştir.Tek yönlü trafiğe açık yolun sağ kenarında evliaullahtan “Üç Haliller’in” kabirleri halen yerinde durmaktadır.Bu sandukalı kabir,vaktiyle Şeyh Sadreddin Mezarlığının tam orta yerinde idi.Zamanla ev ve apartmanların arasında böyle sıkıştı kaldı.Kabir,asfalt yolun hemen kenarında Dural apartmanının önündedir.Karayolları lojmanının hemen bitiminde Turgutoğlu Türbesi ile Şeyh Sadreddin Konevi Hazretlerinin türbe-i şerifi ve camii ibadete ve ziyarete açıktır.Sırası gelmişken Şey Sadreddin Konevi Hazretleri hakkında öteden beri söylenegelen kerametlerinden bir tanesini naklediyoruz. Şeyh Hazretleri Sadreddin Konevi Hicri 605.Miladi 1274 yıllarında yani yaşadığım şu 2018 yılına göre tam 744 sene önce o tarihte Konya’nın en tenha bir köşesi olan şimdiki türbesinin bulunduğu yerde o günün imkanlarında bir kulübede yaşamını sürdürmektedir.Kendi halinde ibadeti ile meşguldür.O zamanın zenginlerinden bir zat o günün imkanlarında o civarda bir yere bir konak yaptırır ve oturur.
Ne var ki bu zengin ve hatırlı zat kendi tabirince “miskin” yani fakir diye hor gördüğü Konevi Hazretlerinin bu yaşam şeklinden rahatsız olmaktadır.Beldenin Emiri yani zamanın valisine gider şikayet eder ve bu miskinin buradan uzaklaştırılmasını talep eder.
Emir durumu incelemek üzere o devrin güvenliğini sağlamakla görevdi “Zaptiye’sine, yani polisine emir verir alıp getirmesini ister.Tarih Miladi 22 Temmuz 1274.Günlerden Cuma Görevli Zaptiye şeyhin bulunduğu yere atı ile gelir.Emir hazretlerinin emrini tebliğ eder.O sırada Konevi Hazretleri elinde su kabı (ibrik) abdest almaktadır.Abdestini bitirip ayağa kalkar.Atı bir yere bağlattım Besmele-i şerif çeker, zaptiyenin bileğinden tutması ile kendilerini Kabei Muazzam’da bulurlar. Metafizik, zaman ve mekan kurallarını bir yana itilmiş, ruhun kerametlerle birleşen mucizesi devrededir. Kabe’de kılınan Cuma Namazından sonra dönecekleri zaman bu müthiş olayı nasıl izah edeceğini zaptiye düşünedursun, Şeyh Hazretleri imdadına yetişir. Yolun kenarındaki bir hurma ağacından taze hurması ile bir dal koparır ve zaptiyeye verir. Tekrar bileğinden tutar tutmaz kendilerini Konya’da, kulübenin önünde bulurlar.Zaptiye yıldırım hızıyla Emir hazretlerinin huzuruna çıktığı an ilk işi elindeki hurma dalını uzatmak olur.Emir, her şeyi çok iyi anlamıştır.Atına atladığı gibi Konevi Hazretlerini ziyarete koşar.Ama ne var ki, kulübeye vardıklarında Sadreddin Konevi Hazretleri ruhunu teslim etmiştir.(Tarih:22 Temmuz 1274).Aynı yere defnedilir.O günkü defnedilen yer bugünkü yerdir.SADRÜD-DİN MUHAMMED EL KONEVİ.İslam alim ve velilerinden Anadolu Selçuklu Sultanlarının hocası Şeyh Mecnüddin Ishak’ın oğludur.Malatya H.605. Miladi 1208 doğumludur.Vefatı H.16 Muharrem 673. Miladi 22 Temmuz 1274.Cenab-ı Allah yurdumuza, vatanımıza cümlemize şefaatçi eyleye.
TURGUT BEY MEZARLIĞI
Bu mezarlık geçen hafta izahını yaptığımız Sadreddin Konevi Mezarlığı ile karşı karşıyadır.Her iki mezarlık da zamanın gerektirdiği şartlarda bozulduktan sonra parselasyona tabi tutulan arazilerin alınıp satılması ile sağından solundan kırpıla kırpıla küçülmüş ve bugünkü halini almıştır.