Konya büyükşehir belediyesi tarafından gerçekleştirilen Seyyidharun projesi adım adım ilerliyor.
Plansız ve programsız bir şekilde yapılan ve ranta kurban edilen şehircilik anlayışı içinde boğulan tarihimizin gün yüzüne çıkarılması adına, bilhassa Seydişehir Tarihi adına son derece önemli bir çalışma…
Seyyidharun Camisi’nin tüm ihtişamını ve o bölgedeki tarihi dokuyu gölgeleyen ucube iş hanının yıkılması ile başlayan çevre düzenlemesinde belirli bir aşama kaydedildiğini herkes görüyor.
Bölgede büyük bir ada, istimlâk edilerek boşaltıldı. Tam istenildiği şekilde olmasa da caminin tarihi görüntüsü ortaya çıkmaya başladı.
Bir ucube bina yıkıldı ama onun yıkılması ile caminin doğu kısmında, son 10 yıl içinde yapılan(önceki dönem belediye başkanının en büyük hatası oraya ruhsat vermesi idi)başka bir ucube bina ise böylelikle olduğu ortaya çıkıverdi.
Proje bu şekilde tamamlanırsa eğer, caminin doğusunda bulunan binaların orada öylece kalması ile eskisinden tabiî ki daha iyi olacak ama bu haliyle kalırsa eğer, her zaman konuşulacak olan “nur topu gibi bir çocuğumuz daha oluverecek.”
Mahmut Esat Ortaokulunda…
Mesleğim icabı okullarla içiçe olmamdan dolayı ve birde gazeteciliğin verdiği refleksle okulları yakından bilen bir kişiyim. “Eğitim” ve “başarı” kelimeleri her zaman istenilen bir ikilidir. Son yıllardaki eğitim politikalarımız ne kadar tutarsız olsada bu hengâmelerden başarı ile çıkan yöneticilerimiz de her zaman olmuştur.
Eğitim öğretim yılı sonunda yöneticiliği kendi isteği ile bırakan Mahmut Esat Ortaokulunun değerli müdürü Necati Koçak, okulun başarısı çıtasını enüst seviyelere yükselterek, gelecek olan yöneticilerin işini bir hayli zorlaştırmıştır. Demem o ki gelecek olanlar daha çok çalışmak zorunda kalacaklardır.
Hiçbir eğitim kurumu, sadece çalışkan öğrencilerden ve bilinçli velilerden oluşmaz. Bunların içinde; zeki, çalışkan olanların yanında sorunluluk duygusu olanlar da vardır. Eğitimin amacı; zeki çalışkan olanları hedefe doğru taşırken, sorunlu olanları da topluma kazandırmak için uğraşmalı ve bu amaç ile hareket etmelidir. Buna yönetme kabiliyeti diyoruz.
Geçtiğimiz dönemde, Mahmut Esat Ortaokulunda sadece başarılı olan öğrencilerle yetinmeyip sorunlu öğrencileri de topluma kazandırma adına büyük bir gayret gösteren Necati Koçak ve Yönetimine haklarını teslim etmezsek eğer, onlara büyük haksızlık etmiş oluruz.
Görevini layıkıyla yapan, bütün yöneticilere selam olsun.