Kapalı alanda sigara içme yasağından çevreyi kirletmeye hatta trafik cezalarına kadar birçok idari para cezası yüzünden bir gün bütün banka hesaplarınız dondurulabilir. Borcunuzu ödemiş hatta makbuzunuzu saklıyor olsanız bile yurt dışında, hastanede ya da sokakta bu durumla karşılaşmanız mümkün. İşte arkadaşımız Murat Kıvanç'ın başına gelenler ve sizi de bekleyen o tehlike.
VATANDAŞIN BAŞINA GELDİ
Murat Kıvanç, geçen yıl şubat ayında Şişli'deki bir restoranda sigara içtiği için emniyet görevlisi tarafından 91 lira idari para cezasına çarptırıldı. (Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun kapsamında) Erken başvurudan faydalandı ve cezasını Şişli Malmüdürlüğü'ne 68 lira olarak ödedi, makbuzunu sakladı. 1 yıl sonra bugün sabah bankalardan gelen mesajla neye uğradığı şaşırdı, hesaplarının dondurulduğunu öğrendi.
CEZAYI ÖDEDİ YİNE DE BORÇLU ÇIKTI
Bankalar söz konusu işlemin vergi dairesinden gelen "Borcu vardır uyarısı" kapsamında yapıldığını açıkladı. Vergi dairesi ise bu borcun kapalı alanda sigara içtiği için kesilen cezadan kaynaklandığını belirtti. Cezasını ödediği halde borçlu gözüken ve hesapların dondurulan Kıvanç, önce vergi dairesine sonra Şişli Mal Müdürlüğü'ne başvurdu. İşte borçsuz vatandaşa hiçbir uyarıda bulunmadan, nerede ve nasıl olduğuna bakmadan bütün hesaplarının dondurulmasına neden o olan o süreç ve çözümü:
PARAYI ÖDEMEK YETMİYOR
İdari para cezasına çarptırılan vatandaş, borcunu ödese ve makbuzu saklasa bile konuya dair belgeyi sadece ödemeye yaptığı kuruma değil, cezayı kesen kuruma da (Emniyet) bildirmek zorunda. Ancak ne cezayı kesen yetkili ne de ödemeyi alan kurum bu konuda vatandaşı uyarmıyor.
ORTAK SİSTEM YOK
İdari para cezasını kesen kurum ile tahsil eden kurum arasında dijital bilgi paylaşımı ve ortak bir sistem olmadığı için işlemler elden ve evrakla yapılıyor. Yasal olarak para cezasını tahsil eden kurum, ödemeyi aldığına dair bilgiyi cezayı kesen kuruma bildirmek zorunda değil.
UYARI OLMADAN HESAPLAR DONDURULUYOR
Bu durumda vatandaş parayı ödediğine dair belgeyi cezayı kesen kuruma bildirmediği için borç ödenmemiş görünüyor ve yasal süreç içerisinde ilgili vergi dairesine "borcu vardır" yazısı gidiyor.
Vergi dairesi yasal sorumluğu gereği işlem başlatıyor. Vergi dairesi, yine cezayı kesen ve cezayı tahsil eden kurumlarla ortak sistemi olmadığı için borcun ödenip ödenmediğini göremiyor. Bu işlem sonucunda vatandaşın bütün banka hesapları kullanıma kapatılıyor.
ÖDEDİĞİNİ ISPATLAMAK ZORUNDA
Cezasını ödediği halde kendisine gerekli bilgi verilmediği ve kurumlar arasında bilgi paylaşımı olmadığı için borçlu görünen vatandaş, aksini ispat edene kadar mal varlığının dondurulmasıyla karşı karşıya kalıyor. Bu durumda öncelikle elinizde idari para cezasını ödediğinize dair belge bulunması gerekiyor. Eğer bu belgeyi saklamadıysanız, ödemeyi yaptığınız kuruma giderek arşivden konuya dair belgeleri temin etmeniz şart. Borcunuzun ödendiğine dair belgeyi ise e-haciz gönderen vergi dairesine iletmeniz gerekiyor. Vergi dairesine vereceğiniz dilekçe banka hesapları tekrar kullanıma açılıyor.
KURUMLAR DA ŞİKAYETÇİ
Cezayı kesen kurumdan, cezayı tahsil edene ve vergi dairesine kadar yetkililer, kurumlar arasında dijital veri paylaşımı olmamasından şikayetçi. Bütün bu süreç kurumlar tarafından ayrı ayrı tespit ediliyor.
ZAMAN VE KAĞIT İSRAFI
Dijital veri paylaşımının olmaması, hem vatandaşın hem de kurumların işlemleri elden yapmasına dolayısıyla zaman ve kağıt israfına neden oluyor.
KURUM KURUM DOLAŞMAK GEREKİYOR
Bu durumun ortaya çıkardığı bir diğer sorun ise cezasını ödeyen vatandaşın borçlu görünebilmesi. Üstelik vatandaş hem borcunu ödemek hem de ödediğini ispatlamak için kurum kurum dolaşmak zorunda kalıyor. Vergi dairesindeki yetkililer, konuyla ilgili yaptıkları açıklamada işlemlerin kendilerine gönderilen belgeler çerçevesinde yapıldığını, sistemden kontrol etmelerinin mümkün olmadığını söylüyor.
BİNLERCE VATANDAŞ ZORDA
Çalışanlar ise cezasını ödediği halde borçlu gözüken ve banka hesaplarını kullanamadıkları için zor durumda kalan binlerce vatandaşın durumdan şikayetçi olduklarını söylüyor. (Kaynak: Hürriyet)