Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi’nin 2013 kültürel etkinlikleri, “Şiir ve Siyaset” başlığı altında konuşan şair Cumali Ünaldı Hasannebioğlu'nun sunumu ile devam etti. Şair Hasannebioğlu konuşmasında, şiirle siyasetin iç içe olduğunun mesajını verdi ve bu görüşünü okuduğu birbirinden güzel şiirlerle destekledi. “Bizim kültürümüzde devlet yöneticilerimiz aynı zamanda büyük bir şairdir” diyen Cumali Hasannebioğlu, şu önemli tespitleri yaptı:
“Şiir ve siyaset bizde iç içedir, Osmanlı padişahlarının pek çoğu aynı zamanda birer sanatçı ve şairdir. Şiir siyasetçinin hayatında bir yer tutuyorsa, o siyasetçi mutlaka güzel şeyler yapacaktır demektir. Çünkü şiir, bilinmeyene ok atmaktır, geleceğe ok atmaktır. Şiir, kelimelerle emperyal bir devlet kurmaktır. Onun için şiir, siyasetin bizzat kendisidir.”
Hasannebioğlu’nun okuyarak konuşmasını süslediği bazı şiirleri siz değerli okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Babası Kanuni Sultan Süleyman’a isyan ederek onun ordusu ile Konya’da yaptığı savaşta mağlup olan ve İran’a sığınan şehzade Bayezit’in babasına yazdığı şiirin ilk dörtlüğü:
Ey seraser aleme sultan Süleymanum baba, Tende canum canımın içinde cananum baba,
Bayezidina kıyar mısın benüm canum baba?
Bi-günahım, hak bilür, devletlü sultanum baba.
Kanuni’nin oğlu Bayezit’e verdiği cevabın ilk dörtlüğü de şöyle:
Ey dem-â-dem mazhar-ı tuğyân u isyânım oğul
Takmayan boynuna hergiz tavk-ı fermânım oğul
Ben kıyar mıydım sana ey Bâyezîd Hân'ım oğul
Bî-günâhım deme bâri tevbe kıl cânım oğul.
Sultan 4. Murat, veziri Hafız Paşa’yı Bağdat’ı fethe gönderir. Hafız Paşa’nın savaşta zor durumda kaldığı bir anda Padişah’tan ilave asker isteyen satranç diliyle yazdığı şiiri şöyle:
Aldı etrafı adüv, imdada asker yok mudur?
Din yolunda baş verir, merdane server yok mudur? Hasmı bir kişi oyunda ruh be ruh şeh mat ider.
Cenkte at oynatır ferzane bir er yok mudur?
Sultan 4. Murat’ın, sefere çıkarken “Bağdat’ın kapısının anahtarı cebimdedir” diyen Hafız Paşa’ya aynı dilde verdiği cevapta şöyle:
Hafız'a Bağdat' a imdat itmeğe er yok mudur?
Bizden istimdat idersin, sende asker yok mudur.
Düşmanı mat itmede ferzaneyim ben der idin... Hasma karşı şimdi at oynatmağa yer yok mudur?
Cumali Hasannebioğlu’nun konuşmasında yer vermediği, daha sonra bendenizin hatırladığı Osmanlı Padişahlarına ait bazı şiirlerini de zikretmek faydalı olacaktır.
Önce Fatih Sultan Mehmet Han’ın güzel bir şiiri:
İmtisâl-i cihâd-ı Fillâh olupdur niyyetüm
Dîn-i İslâm’ın mücerred gayretidür gayretüm.
Fazl-ı Hakk u himmet-i cünd-i ricâlullah ile
Ehl-i küfr-i serteser kahreylemekdür niyyetüm. Enbiyâ vü evliyâya istinâdüm var benüm Lütf-i Hakdandur hemân ümmîd-i fethü-nusretüm. Nefsü mal ile n’ola kılsam cihânda ictihâd?
Hamdülillah var gazâya sad hezârân rağbetüm.
Ey Muhammed, mu’cizât-ı Ahmed-i Muhtâr ile
Umaram gâlib ola a’dâ-yı dîne devletüm.
Yavuz Sultan Selim Han’ın, Şah İsmail’e karşı söylediği, soldan sağa ve yukarıdan aşağıya okunduğunda aynı dizeleri veren, belki de dünyada bir örneği olmayan şahane bir şiiri:
Sanma şâhım / herkesi sen / sâdıkâne / yâr olur Herkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olur
Sâdıkâne / belki ol / âlemde bir / serdâr olur
Yâr olur / ağyâr olur / serdâr olur/ dildâr olur.
Son olarak, Kanuni Sultan Süleyman’ın bilinen güzel bir şiiri ile bitirelim.
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Saltanat didükleri ancak cihan gavgasıdır
Olmaya baht u saadet dünyada vahdet gibi. Farklı bir konuda istifade etmemizi sağlayan Cumali Ünaldı Hasannebioğlu’na ve başta Mehmet Ali Köseoğlu kardeşim olmak üzere TYB Konya Şubesi yetkililerine teşekkürü bir borç biliyorum. Mutlu yarınlar efendim.