Üç-dört gündür TV başında kusacak hale getirdi yorumcular; vay efendim iktidar partisi fena uyarılmış, çok kötü kaybetmiş, bitiyormuş…
Abi bana birisi annatsın, ikinci ve üçüncü olan partilerin oy toplamı kadar oy alıp birinci olan parti nasıl kaybetmiş oluyor? Bir evvelki yerel seçime göre 2-3 puan aşağı oy almakla, Urfa, Adana, Sivas gibi pek çok özel örnekler de önümüzde dururken nasıl çıkıyor bu sonuç…
Kalkıp bana 22 Temmuz’da oyları şu kadardı ama demeyin, o oylar ödünç tepki oylarıydı. Cumhurbaşkanlığına Abdullah Gül’ü layık görmüştü vatandaş. Haksızlığa dur demişti…
22 Temmuz’un oyları olağanüstü şartlarda verilmişti. Ve yine benzer bir konjonktür olsun aynı oyu alır AK Partisi…
…
Öte yandan, Saadet Partisi -Konya dışında- oylarını artırdı. Artırmalıydı da zaten. Değilse varlık nedeni tartışılır hale gelir ve salası verilirdi. Konya’da niye düştüğünü ise eskiyen yüzlere bağlamak yanlış olmaz zannımca. Bir de Konyalı AK Partisi ile Saadet Partisi’ni hala birbirinden ayırmadı. Her ne olursa olsun bunlar aynıdır demekte ve önde olana oyunu vermekte. Günün birinde dönüp blok halinde SP’ye de gidebilir yani. Ayrıca SP adayları seçim çalışmaları esnasında iktidara, Başbakan’a ne kadar kötü laf ettilerse, halk da o kadar kızdı bunlara ve ülke geneline rağmen daha düşük bir oy verdi. Var mı başka izahı…
BBP ise oylarını duygusal bir nedenle, rahmetliden dolayı artırdı. Kusura bakmasınlar, ama bir dahaki seçimde göremeyebiliriz bu partiyi…
MHP ve CHP de azami oylarını aldılar…
CHP İstanbul’da istiap hattini doldurdu, maksimum oyunu aldı ve AK Parti’nin 8 puan gerisinde kaldı. İzmir gibi sahil şehirlerinde ise çok özel korkularla CHP rekor oy aldı…
MHP’ye gelince…
Devlet Bahçeli, 1999-2002 yılları arası koalisyon hükümetiyle kaybettiği prestijini yeniden kazandı. Sessiz durarak, ağırlığını koruyarak ve en önemlisi çok iyi adaylar çıkartarak başarının zeminini hazırladı. Mesela, Aytaç Durak MHP’den aday gösterilmeseydi, MHP Adana’da kaç oy alabilirdi…
Velhasıl muhalefet partilerinin oylarının artması AK Parti’nin oy kaybetmesiyle açıklanamaz sadece. Pek çok küçük parti rahmetli oldu. Oralardan da oylar en yakın partilere gitti…
…
Genel olarak baktığımızda AK Parti kesinlikle bu seçimlerin yine mutlak galibidir…
Özellikle Konya’da uzun laflar etmeye hiç gerek yoktur. Ereğli, Seydişehir gibi ilçelere gelince…
Kesinlikle aday tercihleri etkili olmuştur.
Ve daha da önemlisi milletvekillerinin performansını seçildikleri ilçelerin halkları beğenmemektedir. Seydişehir’de sevildiği ve başarılı olduğu halde tekrar aday gösterilmeyen İbrahim Halıcı kaybetmemiştir. Harun Tüfekçi kaybetmiştir. Ve hak etmiştir kaybetmeyi…
Vekil olmak kestiği yenen adam olmayı gerektirmez her zaman. Ki netice ortadadır…
Meram’da Refik Tuzcuoğlu değiştirilmeyeydi aynı akıbetle karşılaşılabilirdi. İktidar gücüne rağmen başarısız başkanları tasfiye etti halk. Beş sene başkanlık yaptığı halde milletin içine girmeyip makamında gasalanları ayırt etti. Beceremeyenler gitti hasılı…
Başkanlığın hakkını verdiği halde partisi tarafından dışlanan Şanlıurfa Belediye Başkanı bağımsız olarak seçimi alabildi mesela. İl Genel ve Belediye Meclisi’nde ise AK Parti açık ara birinci çıktı. Buradan çıkan sonuç, aday illaki önemlidir olmalı…
Türkiye haritasını masaya açıp zorlama yorumlar yapanlara acıyorum doğrusu…
İktidar partisinin ülke genelinde uzun tahliller gerektirecek kötü bir durumu yoktur. Sadece ve sadece Konya merkezi özel bir tahlili hak ediyor…
Her ne kadar Büyükşehir Başkanı Tahir Akyürek yüzde 70’lerin üzerinde bir oy beklese de seçimden önce duyduğum tahminlerin çoğunda yüzde 55-60 arası bir oy alacağı yönündeydi. Tahminleri aşan, AK Parti’nin en çok oy alan yegane adresi oldu Konya…
Demek ki Tahir Bey dersine iyi çalışmış. Seçimi alacağından kimsenin şüphesi olmasa da işi koyuvermemiş ve asılmış. Ulaşmış her yere ve Konya’yı Başbakan’ın nezdinde yüz ağartan bir şehir yapmış…
Neticenin hayırlı olmasını diliyorum…