Üniversite sınavı için geri sayım başladı. ÖSYM tarafından gerçekleştirilecek olan üniversite sınavına katılacak adaylar hazırlıklarını tamamladılar. Sınav giriş yerlerinin belli olması ile birlikte sınava ÖSYM tarafından gerçekleştirilecek olan üniversite sınavına katılacak adaylar hazırlıklarını tamamladılar. Sınav giriş yerlerinin belli olması ile birlikte sınava heyecan daha da arttı.
Milyonlarca üniversite adayının gireceği YKS’ye saatler kaldı. Adaylar kadar ailelerin de heyecan taşıdığı bu süreçte uzmanlar; anne-babaların sınav kaygısını çocuklarına yansıtmamaları ve sınavı ölüm kalım meselesi haline getirmemeleri konusunda uyarıyor. Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı (YKS) birinci oturum olan, Türkçe ve Temel matematik sorularından oluşan Temel Yeterlilik Testi (TYT) Cumartesi, YKS ikinci oturum olan Alan Yeterlilik Testi (AYT): 16 Haziran Pazar günü yapılacak. Eğitimci Yazar Şeyma Demirkol YKS öncesi adaylar ve ailelerin sınav kaygısı hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Sınav stresi ve sınav kaygısının önlenmesi gerektiğini söyleyen Şeyma Demirkol, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu; “Sınav kaygısı, sınav ile ilgili olumsuz duygu ve düşüncelerden kaynaklanır. Yani; “Eyvah çok kötü olacak, hiçbir şey hatırlayamayacağım, sorularımı yetiştiremeyeceğim, aileme rezil olacağım” gibi olumsuz düşüncelerden kaynaklanır. Halbuki “Ben yeteri kadar çalıştım, elimden geleni yaptım, yeteri kadar soru çözdüm, her şeyi gözden geçirdim” demek kendinize güvenmenizi sağlar ve kaygınızı azaltır. Bundan dolayı olumsuz duygu ve düşünceleri terk edin. Önemli olan sınav kaygısını yok etmek değildir, sınav kaygısıyla yaşamayı öğrenmektir. Belirli bir seviyede kaygı, stres olması normaldir.
Stresi kabullenmek, bunların doğal ve gerekli olduğuna inanılmalıdır. Ayrıca çözümün bulunacağına, stresin üstesinden gelineceğine de inanılmalıdır.
Sınava girildiğinde pozitif düşüncelere sahip olunması gerekmektedir çünkü olumlu düşünceler iyi sonuç getirir.
Sınav öncesinde sizi başarılı kılacağına inandığınız doğru bir strateji geliştirin. Sürecin yoruculuğunu değil iyi bir sonucun size vereceği heyecanı düşünün.
Sınavdan birkaç gün önce size zarar verecek ya da sizi yoracak hareketlerden kaçının.
Beslenmenize, uyku düzeninize ve sağlığınıza dikkat edin.
Sınavdan birkaç gün önce bol oksijenli yerlere gidin, ılık duş alın. Düzenli egzersiz yapın ve düzenli nefes alın.”
Sınavlarda hata riskini azaltmak için kuralları da anlatan Demirkol, öğrencilere dikkatli olmaları konusunu hatırlattı. Hiçbir sorunun küçümsenmemesi gerektiğinin altını çizen Demirkol uyarılarını şu şekilde sıraladı,
Soruyu küçümsemeyin.
Çabuk olmalıyım, hızlı çözmeliyim düşüncesinden uzaklaşın.
Geçen zamanla ilgilenmek yerine sınav sorularına odaklanın.
Çözemediğiniz soruyu geçin.
Sorunun tamamını dikkatli bir şekilde okuyun.
Altı çizili sözcüklere ve sorunun ne istediğine dikkat edin.
Soruda maddeler arasındaki bağlantıyı okurken kurun.
Sorular çok kolay olabilir bunun arkasında başka bir şey aramayın.
Deneme yapın ve düzenli olarak soru çözmeyi alışkanlık haline getirin.
Biden fazla konuya ait bilgi içeren sorulara hazır olun.
Soruları birbirinden bağımsız düşünün.
Soruya karşı önyargılı olmayın.
Sınav anında soru çözme tekniğini değiştirmeyin.
Kafadan işlem yapmayın, işlemleri yazarak yapın.
Gerginleştiğinizi hissettiğinizde duruş pozisyonunuzu değiştirin ve derin nefes alıp verin.
SINAV, ÖLÜM-KALIM SORUNU YAPILMAMALI
Demirkol, YKS öncesi ailelerin de bu konuda dikkatli olması için önemli değerlendirmelerde bulundu.“Kaygı bulaşıcıdır ve aileler kendi kaygılarını çocuklarına bulaştırmamak konusunda dikkatli olmalıdırlar” uyarısında bulunan Demirkol, ailelere şunları söyledi:“-Aileler sınırlarının farkında olmalıdırlar. Güven vermeli, olumlu geri bildirimlerde bulunmalıdır. Sınava ile ilgili konuşmalarda özenli davranmalı, gerçekçi olmalı, akranlarıyla karşılaştırmaktan kaçınmalıdır.
-Sınavı ölüm kalım sorunu yapmamalı, yüreklendirici davranmalıdırlar.
-Çocuklar koşulsuz sevilmeli, başarı odaklı olunmamalıdır.”
SINAVIN PROVASINI YAPIN
Demirkol, sınav kaygısını azaltmak için adaylara şu önerilerde bulundu:
“-Arkadaşlar ve ailenizle sınav hakkında konuşmaları bırakın,
-Arkadaşlarıyla deneme sonuçlarını karşılaştırmayı bırakın,
-Hangi okullara yerleşebilirim, kaç net yaparsam hangi okula girerim gibi kaygıyı ortaya çıkaran düşünceleri sınavdan sonraya erteleyin,
-Uyku uyanıklık ritmlerini düzenleyin. Sınav günü öncesinde ne zaman uyuyacak ve ne zaman kalkacaksa ona göre plan yapın,
-Sınava kadar sınav saatinde deneme yaparak sınavın provasını yapın,
-Nefes ve gevşeme egzersizlerini öğrenin ve sınav gününe kadar her gün uygulayın.”
Sınav sırasında küçük ama yararlı ipuçları
“Emin olup sınava başladığınızda, özellikle doğru çözdüğünüz sorularla yol aldıkça rahatladığınızı ve zihninizin daha açık ve sınava odaklanmanızın arttığını fark edeceksiniz. Ancak ne olursa olsun sınav süresince bazen ritminizin düştüğünü, dikkatinizin dağılarak zorlandığınız anlar olacaktır. Bir futbol müsabakası gibi düşünürsek 90 dk. boyunca aynı eforla ve performansta olmamız mümkün olmayacaktır. Böylesi durumlarda küçük ama yararlı şu ipuçlarından faydalanabilirsiniz:
*Sınavın zeka ve kişiliğinizi değil belirli zamanlarda edindiğiniz yetenek, bilgi ve çalışma alışkanlıklarınızı ölçtüğünü hiç aklınızdan çıkarmayın
*Amacınıza ulaşmak için yarışın devam ettiğini ve hiçbir şey için geç kalmadığınızı bilin.
*Sınav anında yorulan ve gerilen bedeninizi rahatlatmak için küçük-kısa molalar verin; özellikle testler arasındaki geçişlerde gözlerinizi dinlendirmek, duruşunuzu düzeltmek, kol-bacak kaslarınızın rahatlaması için küçük egzersizler yapmak iyi gelecektir.
*Stres anındaki telaşlanma ve gerginliği gidermenin en etkili yollarından biri de doğru nefes almaktır. Burnunuzdan alarak ağzınızdan vererek tekrar edeceğiniz nefes egzersizleri bedensel ritminizi yeniden bulmanızı sağlar.