MERSİN (AA) - SEZGİN PANCAR - Mersin'de tarım işçileri, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte büyük bir zahmetle dallarından toplamaya başladıkları limonları sofralara ulaştırarak geçimlerini sağlıyor.
Geçen yıl 581 bin ton limon üretimiyle Türkiye'de ilk sırada yer alan kentte narenciye sektörü, üretim, paketleme ve sevkiyat sürecine kadar her yaştan yöre halkı için en önemli gelir kapılarından birini oluşturuyor.
Limon hasadının en yoğun yapıldığı bu günlerde de aile ekonomilerine katkı sunmak için sabahın erken saatlerinde bahçelerin yolunu tutan tarım işçileri, kahvaltı yaptıktan sonra soluğu ağaçların tepelerinde alıyor.
Kadınlar, ağaçların eteklerindeki olgunlaşmış ürünleri toplarken, yüksek dallardaki limonları toplamak ise merdivenlerini sırtlarından ayırmayan erkeklere düşüyor.
Özenle sapları kesilip, küfelerle sandıklara taşınan limonlar, çamur kalıntılarından arındırıldıktan sonra kamyonlara yüklenmeye hazır hale getiriliyor.
Yorgunluklarını, mola saatlerinde ağaçların altında kurdukları sofralarda atan işçiler, akşama kadar verdikleri emeğin karşılığı olarak aldıkları 60 lira yevmiye ile evlerinin yolunu tutuyor.
- Anne ve oğul birlikte ekmek mücadelesi veriyor
İşçilerden 4 çocuk annesi 36 yaşındaki Vesile Şengül, AA muhabirine, 17 yaşındaki oğlu Ercan ile birlikte çalıştıklarını söyledi.
Sabah ilk iş olarak oğlunun, bahçede giyeceği kıyafetleri hazırladığını, sonrasında birlikte yola koyulduklarını belirten Şengül, "Limon toplayıcılığında ürüne dikkat etmek, elin pratikliği çok önemli. Patronların memnuniyeti de önemli, onları mahçup etmemeye çalışıyoruz. Hayatın kuralları çok zor. Oğlum askere gidecek, kızım nişanlı, onlar için çabalıyorum. Kiracıyım aynı zamanda. Kazancımız yetmiyor ama şükredip, kendi yağımızda kavrulmaya çalışıyoruz." dedi.
Ercan Şengül ise her sabah sepetini eline alarak ağaçların başına geçtiğini, kazancıyla da evin giderlerine destek olduğunu anlattı.
- 41 yılını limon ağaçlarında geçirdi
Çalışanlardan 49 yaşındaki Şaban Ünal ise 41 yıldır limon bahçelerinde ter döktüğünü söyledi.
Sabah güneş doğmdan yola çıktıklarını aktaran Ünal, şöyle devam etti:
"Sabah 4'te çıkıyoruz evden. Kahvaltı için biraz alışveriş yapıyoruz. Otobüsle bahçelere geliyoruz. Sepetlerimizi alıp işe başlıyoruz. Limonların da insanlar gibi isimleri var enterdonat, mayer gibi. Değişik cinslerde, kalitelerde koparıyoruz. Çocukluğumdan beri bu işi yapıyorum. Kazancımızla da elektrik, su faturalarını karşılıyoruz. 60 lira yevmiyemiz var. Tam geçinemiyoruz, zor. Günlerimiz bu şekilde gidiyor."
Bahçeyle uğraşmanın zor olduğunu söyleyen Ünal, şöyle konuştu:
"Herkes bu işi yapamaz. Çalışmaya gelen arkadaşlara ustalar olarak öğretiyoruz. Limonlar tırnaklı, tırnaksız oluyor, bunlar önemli. Boyları var ayrı ayrı. Hastalıklı olup olmadıklarını nasıl anlayacaklarını öğretip sonrasında kesimi başlatıyoruz. Bunlar firmaların da istediği şartlar, yapmak zorundayız. En çok kirli ve rampalı bahçelerde zorlanıyoruz. Kamyonlara da bazen 700, 800 sandık yüklüyoruz."
- "Mersin'de en büyük istihdam alanı narenciye sektörü"
Mersin Turunçgil Üreticileri Birliği (MERTÜB) Başkanı Ahmet Dursun Şahin, Mersin'de 1 milyon tonu bulan narenciye üretildiğini söyledi.
Limon üretiminin zahmetli olduğunu anlatan Şahin, "Açık alanda üretilen en masraflı ürün, narenciyedir. Budamasıyla, ilacıyla, gübresiyle, sulamasıyla, ot mücadelesiyle maliyeti çok yüksektir. Ürün yetişip, belirli bir aromaya erişip, hasat dönemine geldiğinde satıma hazır hale gelmiş demektir" şeklinde konuştu.
Limonun çok sayıda kişi için önemli bir gelir kaynağı olduğunu vurgulayan Şahin, "Şu an Mersin'de en büyük istihdam alanı narenciye sektörüdür. Hem bakım, hem hasat döneminde ikinci bir iş yoktur ki bu kadar işçi çalıştırabilsin. Bölgemizdeki işçilerin yetersiz gelmesinden dolayı da farklı illerden gelen insanlarımız da buralarda iş bulabiliyor." ifadelerini kullandı.
Şahin, limonun başta Rusya, Irak ve Ukrayna olmak üzere çok sayıda ülkeye ihraç edildiğini söyledi.
AA