Osmanlının yıkılıp, Cumhuriyetin kurulması ile Ülkemizde bütün Milli Manevi değerlerimiz kaldırılmış, Başta bütün Müslümanları, tek çatı altında toplayan siyasi güç, HİLAFET ortadan kaldırılmış, İslam Aile Hukukundan, İslam Ticaret Hukukuna, bütün milli manevi, toplumsal değerlerimiz, bin yıllık kazanımımız kültür ve medeniyetimiz, yazımız, kılık kıyafetlerimiz, ezanımız, gelenek ve göreneklerimiz, İslam adına ne var ne yok, tepeden tırnağa hepsi kaldırılmış, yerine güya sözüm ona, modern çağdaş, kâfirlerin, Ehli-i Kitabın kanunları, demokrasi laiklik, kapitalizm. Feminizm gibi kâfirlerin ideolojileri, düşünce biçimleri, yaşam tarzları, mayası iman ve İslam olan bu cennet vatandaki Müslüman millete zorla kabul ettirilmiş, kabul etmeyenler, yeni inkılaplara karşı gelen âlimler, evliyalar, hafızlar müminler asılmış hapsedilmiş veya sürgün edilmiştir.
21. yüzyılın ilk çeyreğini yaşadığımız bu Ahir Zamanda kendi ülkemizde, evlenme boşanma, miras vasiyet gibi Müslümanların birbirleri arasındaki münasebetleri düzenleyen, topluma aileye can veren, kan veren İslam hukukunun altın prensipleri, Müslüman toplum içinde unutulmuş olduğunu, uygulanmadığını görmekteyiz. Yani, değerli kardeşlerim, toplumun her alanında İslam’ın bütün kaleleri yıkılmış zapt edilmiş, yerine küfrün kanunlarından bakış açılarına, sistemlerine, düşünce biçimlerine varana kadar küfrün kaleleri inşa edilmiştir. Bunu hiçbir Müslüman görmezden gelemez. Güneş balçıkla sıvanamaz. Görünen köy kılavuz istemez. Her şey ortada…
Toplumun en küçük yapı taşı ailedir. Aile kalesi yıkıldı mı, o toplumun ayağa kalkması neredeyse imkânsızdır. Şeytanın en sevdiği şey, kârı koca arasını ayırmak, aileleri dağıtmaktır. Kokuşmuş batı değerlerinin tesiri altında, İmandan, İslam’dan bilgiden, görgüden, sevgiden, saygıdan, uzaklaşan günümüz Türkiye’sindeki Aileler büyük bir tehlikenin savrulmanın yok oluşun eşiğinde değil bilakis içindedir. Boşanmalar, cinayetler, madde bağımlısı, alkol zina fuhuş bataklığına sürüklenmiş gençler, edepten ahlaktan terbiyeden yoksun, Anne babasına isyan eden çocuklar ile toplumumuz hızla savrulmakta nereye gittiğini ne yaptığını bilmemektedir. Bu bitmektir. Bu yok olmaktır. Allah korusun. Filimler diziler reklamlar ile bir aile nasıl dağıtılır, cinayet nasıl işlenir, erkek karısını nasıl aldatır, kadın kocasına karşı nasıl güçlü olur, kadın erkek eşitliği, yasalar ile kadın kocasına nasıl şımartılır. LBGT savunucusu örgütler, eşcinsel evliliğin yaygınlaşmasını isteyen sapıklar, güçlü kadın profili çizen kadın dernekleri, bunların hepsi benim cennet vatanımdaki SON KALE AİLEYİ yıkmak için kâfirlerin saldırı ve hücumlarıdır.
Ey bu Cennet Vatanın Savunucusu Kardeşlerim! Aile gitti mi, her şeyimiz gider, Aile toplumun en küçük yapı taşıdır. Millî Şairimiz bugünleri görmüş ve İstiklal Marşımızda Sönmeden Yurdumun Üstünde Tüten En Son Ocak diyerek, son ocak, son nefer, kalana kadar vatanı müdafaa etmemiz gerektiğini, Arkadaş yurduma alçakları uğratma sakın. Siper et gövdeni dursun bu hayasızca akın diyerek, her türlü hayasızlığa ahlaksızlığa sapıklığa karşı göğsümüzü siper ederek dur dememizin gerektiğini bizler hatırlatmıştır. Düşmanların hedefi bu ülkede açık ve net, aileleri yıkarak, ülkeyi işgal etmek.
Öyleyse Müslüman kardeşim, Yakıtı insanlar ve taşlar olan cehennem ateşinden kendini ve aileni koru,(Tahrim 6) Baba isen baba olduğunu, anne isen, anne olduğunu, evlat isen, evlat olduğunu unutma, sorumluluk ve vazifelerini ihmal etme, Her türlü batıl anlayıştan sapık düşüncelerden kendini ve aileni koru, Çocuklarını İmanla İslam’la sevgi ile saygı ile yetiştir ki hem dünyada hem ahirette mutlu ve huzurlu ol.… Selam ve Dua ile