Sosyal medyada ilgi çekmek isteyen "felaket esprisi" yapıyor

Deprem ve çığ gibi pek çok insanı derinden etkileyen felaketlerin ardından sosyal medyada konunun ciddiyetinden uzak, espri içerikli bazı paylaşımlar dikkati çekiyor- Uzman Klinik Psikolog Esmanur Köymen:- "İlgi çekmek, toplumun normlarına aykırı ve farkl

İSTANBUL (AA) - GÜÇ GÖNEL SAĞIROĞLU - Ruh Sağlığı Derneğinden Uzman Klinik Psikolog Esmanur Köymen, sosyal medyada takipçi sayısını artırmak isteyen bazı kişilerin, felaketlerin ardından bile esprili paylaşımlarda bulunduğuna dikkati çekerek, bu kişilerin ilgi görmeyi başkalarının acısından daha değerli bulduklarını söyledi.

Son yıllarda pek çok kişinin haber kaynağı haline gelen sosyal medya platformları, dünya çapında milyonlarca kişi tarafından kullanılıyor. Sosyal paylaşımların yapıldığı sitelerdeki takipçi sayılarını artırmak isteyenler ise farklı yöntemler kullanıyor. Çoğunlukla esprili paylaşımların ilgi görmesi özellikle genç kullanıcıları yaşanan acı olaylarda dahi espri yaparak ilgi çekmeye yönlendiriyor.

Farklı kentlerde yaşanan depremlerin ardından bir kullanıcı, "O zaman bu gece 5 şiddetine hazırlıklı olun. Manisa 5 şiddeti ile öne geçti rekabet büyük." diye tweet atabiliyor. Bir başkası ise tweetinde, "Deprem olursa şişko bir arkadaşınızı derhal üstünüze çekerek daha az hasar alabileceğinizi unutmayın." diyebiliyor.

İstanbul'da 3 kişinin hayatını kaybettiği uçak kazasının ardından hava yolu firmasının adını kullanan bir kullanıcı, kazayı şehit haberlerinin geldiği İdlib'le ilişkilendirerek, "Uçakları İdlib üzerinde uçsun yeter, askere gerek kalmaz." tweetini atabiliyor.

Bu tarzda paylaşımlarda bulunan sosyal medya kullanıcılarının ruh durumları hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Uzman Klinik Psikolog Esmanur Köymen, sosyal medyada takipçi sayısının artmasının, kişinin ilgi görmesi, önemli biri olmaya bir adım daha yaklaşması anlamına geldiğini söyledi.

Takipçi sayısını artırmayı istemenin, insanların başkaları tarafından bilinme, toplumdan onay alma ve değerli hissetme arzusunun bugüne yansıması olduğuna işaret eden Köymen, "Bu arzuların insanları belli davranışlara güdülediği ve insan psikolojisinde çok temel bir yeri olduğu uzun zamandır bilinmektedir." dedi.

Köymen, deprem, çığ, kaza gibi olayların ardından bazı kişilerin, olayın ciddiyetini hiçe sayan bazı esprili sosyal medya paylaşımları yaptığına dikkati çekti. Bu tarz paylaşımların sebebinin kişiden kişiye değişeceğini belirten Köymen, ilgi çekmek isteyen, toplumun normlarına aykırı ve farklı olduğunu göstermek isteyen kişilerin bu yollarla takipçi sayısını artırmayı istemiş olabileceğini ifade etti.

- "Şakalar yatıştırıcı görünmüyor"

Köymen, afet-felaket şakalarının hoş olmayan deneyimlerle başa çıkmanın bir aracı olabileceğini söyleyen bilim insanlarının yanı sıra karşıt görüşte olanlar da bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Felaketler sonrasında yapılan bu şakaların çoğu yatıştırıcı, iyileştirici veya rahatlatıcı görünmemektedir. Şakaların bazıları açıkça düşmancadır ve bu, herhangi bir travma ile başa çıkmanın en iyi yolu değildir. Bu paylaşımları yapan kişiler, olayla bu şekilde başa çıkıyor olabilir, takipçi sayısını artırmak ve kriz durumundan faydalanmak istiyor olabilir, empati eksikliği ve duygusal dengesizlik gibi çeşitli uyumsuz kişilik özelliklerine sahip olabilir veya yaşam deneyimleri sonucu bu şakaları problem olarak görmeyen inançlara sahip olabilirler. Alaycı şakaların toplum kabulüyle uyuşmadığını hatta tam tersine bunu kötü etkileyeceğini düşünebiliriz ancak burada kişi, şakaları takipçi sayısını artırmak için sadece araç, yol ve yöntem olarak kullanmaktadır. Sonucunda elde etmeyi umduğu ün ve ilgi onun bu ihtiyaçlarını geçici de olsa karşılamaktadır. Bu kişilerle ilgili problemli kısım şudur: Sizin ilgi görmeniz, başkalarının acısından daha değerlidir."

- Acıyı yaşayanları da olumsuz etkiliyor

Sosyal medya paylaşımlarındaki esprili içeriklerin en çok o acıyı yaşayan kişiler üzerinde etki bıraktığını vurgulayan Köymen, bu tarz paylaşımların acı ve üzüntüyü daha da artıracağını bildirdi.

Yaşadıkları felakete ilişkin sosyal medyada espri içerikli paylaşımlar gören kişilerin acı ve üzüntüsünün daha da artacağını ifade eden Köymen, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu kişiler anlaşılmama, aşağılanma, gücenme, hayal kırıklığı, kendine acıma, öfkelenme, mutsuzluk, yalnızlık hissedebilirler. 'Bütün insanlar bencildir, dünya kötü bir yer, acılarım ve yaşadıklarım kimsenin umurunda değil.' gibi olumsuz düşünceler geliştirebilirler. Bundan sonra yaşayacakları olayları bu bağlamda yorumlamalarına sebep olur ki bu da kişide fiziksel veya psikolojik olarak rahatsızlık yaratabilecek bir düşünce tarzıdır."

Gündem Haberleri

Hatay’ın Yeniden İnşasına Öncülük Eden Başkan Altay’a Fahri Doktora Unvanı
MSB, teğmenlerin kılıçlı yemini için 'Mesele disiplinsizliktir' dedi
Irak ve Suriye’nin kuzeyinde 34 terörist etkisiz hale getirildi
Türkiye Diyanet Vakfı’ndan makam aracı açıklaması
Su borusu patladı, vatandaş arabasını yıkadı