Sözün bittiği yer…

Fahri Kubilay

“Çocukluğumdan beri, Ortadoğu ile ilgili olarak; bir acı haber, bir kötü olay duymadığım bir gün yoktur” diyebilirim. Dün, Filistin, Gazze... Bugün; Suriye, Irak, Mısır... Bu coğrafya kan ile yıkanan bir coğrafya haline geldi. Hem de kardeş kavgasının, mezhep kavgasının, fitilini ateşlemek adına fitne ile fesadın birlikte cirti attığı bir coğrafya...

Bu coğrafyada, zalim diktatörlerin ardı arkası bir türlü kesilmiyor. Biri gidiyor öbürü geliyor. Dün; firavunların, yezitlerin cirit attığı bu coğrafyada bugün; onların yolundan giden takipçileri cirit atıyor. Kandan, gözyaşından, katliamlardan beslenen firavunlar...

Dört yıldan beri dünya, Suriye’yi konuşuyor.  Dün o insanların, sıgıanacak evleri vardı. Yiyecekleri ekmekleri vardı ama dünya konuşuyordu. Bugün, aynı insanların, yiyecekleri ekmekleri, sığınacakları evleri kalmadı, on binlercesi açlıktan, sefaletten, hastalıktan katliamlardan, bombalardan, kurşunlardan dolayı ölüyorlar ama dünya hala konuşuyor.

Bizler; “haklı-haksız” tartışmaları yaparken, Suriye’de, her Allah’ın günü çeşitli bölgelerinden; çocuk ölüm haberleri geliyor, ateş altındaki bölgelerde, açlıktan ölmemek için kedi köpek yemekten bıkmış insanların feryatları yükseliyor.

Bütün bunları izlerken bir insan olarak; ırkı, rengi, mezhebi, dini ne olursa olsun, ızdırap duyuyoruz. Halbuki onlar, sadece insan oldukları için yapılması gereken çok şeyi hak ediyorlar...

Seydişehir’de, duyarlı hanım kardeşlerimizin öncülüğünde, Seydişehir halkının duaları ve yardımları ile başlatılan yardım organizasyonu sayesinde bir tır dolusu insani yardım malzemesi dualarla uğurlandı.

Tarihte her zaman mazlumun yanında yer alan Müslüman Türk halkı, ecdadından miras aldığı paylaşma ahlakını, tüm Türkiye’de olduğu gibi Seydişehir’de de Suriyeli savaş mağduru insanlardan esirgemedi.

Hemen yanı başımızdaki komşu ülkede; bir tarafta savaş, bir tarafta kıtlık, bir tarafta soğuk ve soğuktan donan çocuklar var.

Seydişehir’de yapılan şey; bu insanların yaralarına merhem olmak adına, duyarlı annelerin kıvılcımı ateşlemesi ile başlayan bir organizasyondu.

Bu yardım seferberliğinde öyle olaylara şahit olduk ki; bu milletin hasletlerini kaybetmediğini gördük. İşte bu sayede geçmişte olduğu gibi gelecekte de Müslümanların sıkıntıları için sığınacağı bir liman olmaya devam edecektir.

Kardeşlerimiz imkânları dâhilinde neleri varsa çıkardılar uzattılar yardım ellerini. Ev hanımından öğrenci kardeşlerimize kadar herkes katkı yaptı. Okul harçlıklarını biriktirerek katkı yapan öğrenciler vardı. Çalışan, çalışmayan herkes bu seferberlikte yerini aldı. Yardımda bulunan kardeşlerimizin yaptıkları işin adını şöyle koymaları çok manidardı: “Karınca misali; yardım yaparak hem safımızı belli ettik hem de kardeşlerimizin yanında olduğumuzu gösterdik...”

Seydişehir halkı; Suriye’de açlıktan ağlayan günahsız çocuklara, yiyecek, giyecek bulamadığı için gözlerinin önünde çocuklarını kaybeden biçare annelere kısa süreli de olsa moral vermek istedi.

Seydişehirimizdeki birkaç dernek temsilcisi bayan kardeşlerimizin organizasyonu ile başlayan ve sivil halkın destekleri ile büyüyen bu organizasyon, bugün yanan yüreklere bir su, aç çocuklara bir ekmek, annelere bir tebessüm, babalara bir nebze de olsa güç katacaktır.

Yapılan bu organizasyona destek veren tüm hemşerilerimize ve emeği geçen kardeşlerimize bu fedakârlıklarından dolayı teşekkürü bir borç biliyorum.

Allah hepinizden razı olur inşallah.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.