SSK veya Meram Devlet Hastanesi

30 yıl SSK’lı olarak çalıştıktan sonra emekli olduk. Çalışırken hiç hastaneye gitmediydim. Emekli olduktan sonra maaş yetmeyince karının dırdırı arttı. Kavga artınca da benim tansiyon fırladı. Zırt pırt tansiyon çıkınca karı “herif sen yaşlandın zaar” dimeye başladı. Benim de gücüme gitti. “Gideyim SSK’ya da iyice bir muayene olayım, delikanlı gibi çıkayım, karıya havamı atayım!” dediydim. Geçen sene ilk defa muayene için SSK’ya gittim. Gitmez olaydım. Dahiliyecinin önünde sıraya girdik. Sabahın 5’i filan. Benim yanıma öğürün birisi denk geldi. Adam “Sıra benim!” diyor. Ben “Sıra benim!” diyorum. Bir ağız kavgası başladı. Benim oğlan “Baba yapma!” diye bana yalvarır. Onun yakınları ona. Netice benim 20 olan tansiyon oldu 25. Ayakta duramıyorum. Sıradan çıksam sıram kaybolacak, çıkamıyorum. Adamla birbirimizi itelerken sabah 8 oldu. Bir hademe geldi. Bağırıp çağırmaya başladı. “Düzgün sıra olun, adam gibi durun!” diye bağırınca ben de şafak attı. “Bana bak beni tanıyamadın heral, ben Memleket Kurtaran Adam’ım adamlık denince kimse elime su dökemez” diye kavgaya başladım. Hademe “Bana bak amca, yaşına hürmet ediyoz diye cızgıyı geçme. Kafamı attırırsan sülalen ömür boyu burada muayene olamaz” diyince sesimi kestim. Tabii benim tansiyon oldu 30. Bu arada bizim oğlan evrakları yaptırmış. Bir de kafamı o ütüledi. Yok 10 yere gitmişmiş de. Yok fotokopi istemişler de. Yok 3 kat yukarı çıkarıp, 5 kat aşağı indirmişler de. Harçlık verirken bu durumları göz önüne almam gerekirmiş de. Bu yeni yetmelerin her şeyi paraya tahvil etmeleri asabımı biraz daha bozdu. Tabii benim tansiyon oldu 35. Derken muayene sırası bize geldi. İçeriye benden önce hademe girmiş. Beni görünce kaşıyla gözüyle doktora işaretler yapmaya başladı. Doktor “Amca yaşından başından utan, devletin görevlisine hakaret etmeye utanmıyor musun?” deyince benim tansiyon oldu 40. Başım çatlayacak gibi ağrıyor, içimden evdeki karıya, sabah sırada yanımda duran hastaya, çok yoruldum diye zırlayan oğlana, adamlık dersi veren hademeye, hastalığımı sormadan fırçaya başlayan doktora veryansın ediyordum. Son hatırladığım “Tutun düşüyor” lafı oldu. Gözümü açtığımda kendimi yatakta buldum. Ben kavga ederken tansiyon aşırı fırlamış. Beyin kanaması geçirmişim. 20 gün komada yatmışım. Baktım karı, çoluk çocuk, gelinler, torun torba başımda ağlaşır. Hatun “Aman herif seni öldü sandıydık. Şükür rabbıya” diyince benim kafam atıvırdı. “Ulen hepiniz üstüme gelip beni komaya sokmadan önce düşünseydiniz” diye fırçayı bastım. Hasılı kelam 30 gün de nöroloji bölümünde yattım. O zamandan beri yüzümde bir yamukluk kaldı. Ne kadar uğraşsam fotoğraf çektirirken düzgün poz veremiyorum. Memleket Gazetesi’nden geldiler, 100 filan fotoğraf çektiler. En sonunda en iyi fotoğraf bu deyip gazetedeki fotoğrafı bastılar. Ben esas 2 gün önce gittiğim muayenemi anlatacaktım. Eski mevzuya dalınca derdim depreşti. Onu da yarın anlatırım inşallah.