Konya Sanayi Odası Başkanı aradı…
Konya Üniversitesi’yle ilgili çok hassas olduklarını, Konya’nın 2. üniversiteyi layıkıyla ayağa kaldıracağına inandığını söyledi.
Bir yandan sanayicileri harekete geçirmek için çalışacağını, diğer yandan da aile şirketinden konuyla ilgili gerekli katkıyı sağlayacağını vurguladı.
“Konya’ya çok şey borçluyuz. Şirketlerimizin bu topraklarda hayat bulması bir yana gelişip serpilmesi, hep Konya’nın katkılarıyla olmuştur. Biz de şimdi Konya Üniversitesi’ni layıkıyla ayağa kaldırmak için kollarımızı sıvıyoruz” dedi…
Sadece üniversite değil, Konya’ya şirket olarak müze ve sanat galerileri de kazandıracaklarmış…
Ne yalan söyleyeyim, duyduklarıma inanamadım.
Kendilerini tebrik ettim…
***
Milletvekillerimizin tek tek isimlerini saymayayım…
Hemen hepsi arayarak, Konya Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi’nin bölünmesi meselesine bakışlarını ifade ettiler…
Konya Üniversitesi’nin önümüzdeki dönemde eğitime başlaması için çalıştıklarını, başkaca bir şeye gerek duyulmadan bu işin üstesinden gelineceğini beyan ettiler.
Bu konudaki işbirliğinin hem iktidar hem de muhalefet vekilleri arasında gelişmiş olması bende ayrıca memnuniyet uyandırdı.
***
Konuya en duyarlı olduklarını gördüğüm Konya Platformu’nun başkanıyla da görüştüm…
İlk başta onlar, Selçuk’un bölünerek Konya Üniversitesi’ne bağlanmasına karşı çıkmışlardı…
Platformun önemli işadamlarından oluştuğunu ileten değerli başkan, “Biz işadamları olarak elimizi taşın altına koyarız. Konya Üniversitesi’nin ayağa kalkması için, Selçuk’un 3 fakültesine ihtiyaç yok” diyordu…
Kimler aradı kimler…
Pankobirlik Başkanı’ndan tutun da İstanbul’daki, İzmir’deki Konyalılara kadar…
Oda başkanlığı seçimlerinde etkin olma gayretindeki işadamları derneklerimiz de konuya oldukça duyarlıydı…
***
Şaşırmıştım…
Konya Üniversitesi konusu bir başka izaha ihtiyaç duyulmayacak şekilde yoluna koyulmuş görünüyordu…
E, hal böyleyken Selçuk Üniversitesi’nin 3 fakültesinin bölünerek Konya Üniversitesi’ne bağlanması için hiçbir gerekçe yoktu…
Ayrıca Konya’ya 3. bir üniversite kurulması çalışmaları da çoktan başlamıştı…
Artık, teknik mi olur, normal mi olur; bekleyip göreceğiz…
Yani Konya’ya 3. bir üniversite Selçuk bölünerek kazandırılacaksa ve bu yönde bir çalışma varsa, bunu kim istemez?
***
Şimdiye kadar yazdıklarıma inandınız mı bilmiyorum…
İtiraf edeyim ki tamamıyla hayali şeyler…
Ne KSO Başkanı aradı, ne de milletvekilleri.
İzmir’deki Konyalılar da Pankobirlik Başkanı da bu konuda ‘aynı noktaya’ gelmiş değil.
***
Şimdi de hayali olmayan bir takım veriler vereyim…
Meram Tıp Fakültesi’nde rektör seçmeye ehliyetli kaç akademisyen var biliyor musunuz?
-258.
Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi’nde; 164.
İlahiyat Fakültesi’nde; 61…
Toplayın; 483 eder…
Bu fakültelerin Konya Üniversitesi’ne geçmesinin ardından 4 yıllığına rektör atanan Muzaffer Şeker Hoca, 2. dönemde karşısında bir kaç rakip bulursa şaşırmamalı.
Oysa onun ‘farklı ruhta’ bir üniversite için çalıştığını sanıyorum…
Tabi, önemli olan Konya Üniversitesi’nin gelişimidir…
Selçuk Üniversitesi’nin yara almamasıdır…
Gerisi laf-ı güzaftır…