ANKARA (AA) - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Suriye krizi, yalnızca sağlık sistemleri için değil, küresel siyaset ve insanlık adına da bir test olmuştur. Bu krize yönelik kayıtsızlık, tepkisizlik ve yok sayma devam ettiği müddetçe, dünya üzerinde hiçbir ülke güvende olamaz. Bu güvenlik risklerinin başında da sağlık alanı gelmektedir." ifadelerini kullandı.
Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) en üst karar alma organı olan Dünya Sağlık Asamblesi, İsviçre'nin Cenevre şehrinde toplandı.
DSÖ üyesi ülkelerden bakan, bakan yardımcıları ve üst düzey sağlık yöneticilerini bir araya getiren asamble, 28 Mayıs'a kadar devam edecek.
Asambleye bu yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan da katılacak ve 21 Mayıs'ta gerçekleştirilecek "Anne Yenidoğan ve Çocuk Sağlığı Ortaklığı Yüksek Düzeyli Brifingi" vesilesiyle katılımcılara hitap edecek.
- "Sağlık sistemimiz ve iş gücümüz dayanıklılık testine maruz kaldı"
Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Bakan Koca'nın Dünya Sağlık Asamblesi Genel Kurulu'nun açılışında yaptığı konuşmaya yer verildi.
Açıklamaya göre, Bakan Koca konuşmasında, "Bizim görevimiz ülkelerimizde kırılgan ve dezavantajlı durumda olanları düşünerek denge ve hakkaniyeti rehber edinmektir. Zira sağlık herkesin hakkıdır. Sağlık sistemleri ise kalite, erişilebilirlik ve ödeme gücü açısından herkesin eşit bir şekilde bu hakka sahip olabilmesini hedeflemelidir." değerlendirmesinde bulundu.
Bu anlayış temelinde, Türkiye'nin 2002'den beri başarılı bir sağlık sistemi reformu uyguladığını belirten Koca, herkesin ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetlerine erişimi sağlamak amacıyla erişim prosedürlerinin basitleştirildiğini ve vatandaşlar için sağlık harcamalarının artırıldığını aktardı.
Koca, şöyle devam etti:
"Bugün, Türkiye'deki nüfusun yüzde 99'undan fazlası genel sağlık sigortası şemsiyesi altında bulunmaktadır. Ayrıca vatandaşlarımızın herhangi bir mağduriyet yaşamaması için acil sağlık hizmetlerinin ücretsiz verilmesini sağladık. Kanser tedavisi, organ nakli, yoğun bakım hizmetleri gibi pahalı tedaviler, tamamıyla devletimiz tarafından karşılanmaktadır.
Sağlık sistemleri istikrarlı ve iyi koşullar altında iyi bir şekilde faaliyet gösterir ancak dayanıklılıklarını en beklenmedik zamanlarda ve zorlayıcı koşullarda gösterirler. 2011 yılında ülkemde yaşanan olay da tam olarak budur. Sayıları 4 milyona yaklaşan Suriyeli halkın Türkiye'ye akını ile sağlık sistemimiz ve iş gücümüz bir dayanıklılık testine maruz kalmıştır. Bunun karşısında biz, misafirlerimizi en temel haklardan mahrum bırakmanın ne kendileri ne de bizim vatandaşlarımız için iyi sonuçlar getirmeyeceğinin bilincinde olarak evrensel sağlık kapsayıcılığı yolunu seçtik.
Suriye krizi, yalnızca sağlık sistemleri için değil küresel siyaset ve insanlık adına da bir test olmuştur. Bu krize yönelik kayıtsızlık, tepkisizlik ve yok sayma devam ettiği müddetçe, dünya üzerinde hiçbir ülke güvende olamaz. Bu güvenlik risklerinin başında da sağlık alanı gelmektedir."
Bu noktada, DSÖ'nün sağlıkta en yetkili kuruluş olarak yürüttüğü çalışmaları takdir ettiklerini ve çok önemsediklerini vurgulayan Koca, DSÖ'nün bu konudaki inisiyatifini artırarak küresel güçlerle birlikte daha aktif katılımının çözüm çabalarına yönelik önemli katkı yapacağını dile getirdi.
Sağlık Bakanı Koca, asamblenin ilk gününde Irak, Küba, Azerbaycan ve İran sağlık bakanları ile ikili görüşmeler gerçekleştirdi.
Fahrettin Koca, zirvenin ikinci gününde ise İspanya, Çekya ve Endonezya sağlık bakanları ile görüşecek.