KİLİS (AA) - İZZET MAZI - Suriye'nin Halep kentine bağlı Bab ilçesinde DEAŞ'lı teröristlerin önceden döşediği el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu bir kardeşlerini kaybeden, kendileri de ağır yaralanan Suriyeli iki kardeş, Türkiye'de yaşama tutundu. Kardeşler, Bab'da yaşayan anne ve babalarının yanlarına gelmesini istiyor.
Yaklaşık 10 gün önce Bab ilçesine bağlı Bizaa köyünde DEAŞ militanlarınca tuzaklanan el yapımı bombanın patlaması sonucu bir kardeşleri ve kuzenlerini kaybeden, bir kuzenleri ile kendileri de ağır yaralı olarak amcaları Selim Cüneyt Halil tarafından Kilis Devlet Hastanesi'ne getirilen 6 yaşındaki Suphiye ve 5 yaşındaki Hasan Ramo kardeşler, amcalarının iyileşen kuzenleri Lütfiye'yi de alarak ülkesine dönmesinin ardından hastanede yalnız kaldı.
Plastik cerrahi ve ortopedi servislerinde tedavi görürken hemşire ve doktorların fark etmesi üzerine aynı odaya alınan Ramo kardeşler, birbirlerinden aldıkları destekle her geçen gün iyileşiyor ancak annelerine hasretleri de artıyor.
Yanlarında birinci dereceden yakınları olmayan minik kardeşlere sağlık çalışanları ve diğer hasta yakınları sahip çıkıyor.
Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Dr. Ahmet Çetinbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suriyeli Ramo kardeşlerin gerekli tedavilerinin yapıldığını ve durumlarının her geçen gün daha da iyiye gittiğini belirtti.
Hasan'ın ablası Suphiye'ye göre daha şanslı olduğunu anlatan Çetinbaş, yama ameliyatı sonrası fizik tedavi sürecine geçileceğini, anormal bir durum olmazsa sağlığına kavuşarak tekrar yürüyebileceğini söyledi.
Çetinbaş, onların yaşadıkları bu travmayı atlamaları için sağlık çalışanları olarak ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini kaydetti.
Hemşire Leyla Şekkeli de sürekli ağlayan küçük Hasan'ın durumuna üzülerek İstanbul'da bir yakınına ulaştıklarını ve refakat etmesi için onu Kilis'e davet ettiklerini ancak onun da yetersiz kaldığını belirtti.
Suriyeli kardeşlerin geldiğinde farklı servislere alınarak tedavi edildiklerini ancak iki çocuğun da sürekli ağladığını, bu nedenle onları kendi servislerinde birleştirme kararı aldıklarını ifade eden Şekkeli, "Sürekli ağlayan çocuklar şu an birbirlerine gördükçe en azından biraz daha iyi oluyorlar. Anne ve babaları yanlarında olmadığı için çoğu zaman anne diye ağlıyorlar. Şu an yanlarında kalan bey, İstanbul'da ailesini çocuklarını bırakıp geldiği halde bu çocukları bırakıp gidemediğini söylüyor. Biz elimizden gelen desteği veriyoruz." diye konuştu.
Şekkeli, çocukları aynı odaya almalarının iyileşme süreçlerini hızlandırdığını dile getirerek, önceden pansuman yapılırken bile ağlayan çocukların şimdi birbirlerine bakarak cesaret aldığını vurguladı.
Çocuklara refakat eden akrabaları Muhammed Ramo da iç savaş nedeniyle yaklaşık 3 yıl önce Türkiye'ye geldiğini ve İstanbul'da yeni bir hayat kurduğunu belirterek, sağlık çalışanlarının yaralı çocuklara refakat için kendisine ulaştığını aktardı.
Vicdanen rahat edemediği için Kilis'e geldiğini ama yine de çocuklara fayda sağlayamadığını anlatan Ramo, "Evin bahçesinde oyun oynarken patlama olmuş bir kuzenleri ile kardeşleri olay yerinde hayatını kaybetmiş. Şu anda sağlık durumları çok şükür iyi. Allah, Türk doktorlardan ve hemşirelerinden razı olsun. Ben de çocuklara refakat etmek için geldim ama zor. Beni tanımıyorlar onlara faydalı olamıyorum. Keşke annesi ya da babası buraya gelse. Çocukların annelerinin Kilis'e gelebilmesi için yetkililerden destek istiyoruz. Şu anda hemşireler bakıyor. Ben onlar gibi yapamıyorum. Sürekli ağlıyorlar ve annelerini istiyorlar." şeklinde konuştu.
AA