Tahir Başkan’a haksızlık etmişiz...

Fatma Şeref

Böyle başlamak zordur, nasıl devam edeceğinizi bilemezsiniz. Bu yüzden ben de bu yazıyı yazma sebebime  giderek olduğu gibi anlatacağım .

Ramazan’dan önce Ankara’dan, ağabeyim  ve ablam gelmişti. İçimden “ Ankara’dan abim gelmiş evde bir bayram havası... Annem babam beni çok severmiş” şarkısını söylesem de abimle  birlikte çok vakit geçiremeyeceğimizi biliyordum .Çünkü bu sefer beni değil şehri ve buraki anılarını ziyaretti niyeti…Maliyeden emekli olduktan sonra 1984’te ilk görev yeri olan Konya’yı, Mevlana vergi dairesini, dostlarını, komşularını ve hatırladığı sokakları gezmek istiyordu. Aslında bunu rahmetli yengemle birlikte yapacaklardı. Ama Yengemin ömrü buna yetmemişti. Şimdi ise Ağabeyim on yıllık hatırası olan bu şehirde onunla olan günlerini yâd edecek belki de yarasına merhem yapacaktı. Bunu gelmeden önce telefonda “ Benimle ilgili bir plan yapma gezdirilmek istemiyorum, araba ile gelmiyorum  araba da istemiyorum.Konya’yı yürüyerek görmeyi özledim. “ dediğinde anlamıştım.

Onu hatıraları ile baş başa bırakmak için biz ablamla kaldık.Birkaç gün boyunca sabah çıkıp akşam dönüyor.Defterdarlık, Alaeddin Tepesi, Mevlana , İstanbul caddesindeki bir süre oturduğumuz ev gibi mekanları görüp tanıdıklara uğrayıp anlatıyordu. Ya da  Konya ile bağı olan herkesin geldiğinde yaptığı gibi kendi etli ekmekçisi kendi gevrekçisini bulmak Kadınlar pazarından küflü peynir almak  gibi ritüelleri yerine getiriyordu.

 Bir de Ziya Barlas’ta ilk oturdukları ev vardı ki onu ben de çocukları da bilmiyor merak ediyorduk. Konya ile  ilk tanışıklık o evde başlamıştı  ve hep yengemle oradan bahs ederlerdi.1984 den hatıra o  sokağı bulduğuna ve o evin hala olduğu gibi durduğuna o kadar şaşırmıştı ki bizim çok istediğimiz bir resmini bile çekmeyi unutmuştu belki. Hatırlatınca “İnsanlar rahatsız olur yanlış anlar, çok duramadım zaten…” dedi.

Her akşam böyle farklı bir konu ile geliyor bulduklarını bulamadıklarını konuşuyorduk.Üçüncü gün akşam “Konya ne kadar güzel olmuş ben niye işler kötü gidiyor diye biliyorum ?” Diye sorunca “ Yo, çok güzel şeyler yapılıyor kim dedi kötü diye “dedim .O da “ Kim olacak canım sen !” Dedi ve açıkladı . ‘Ben Konya’yı son zamanlarda sadece senin yazılarından takip edebiliyorum .Ve belediye iyi çalışmıyor izlenimine kapılmıştım…”

                                        

Gerçekten şaşırdım “ Hay Allah oysa ki ben Konya’nın güzelliklerini yazıyorum genelde “ dedim.Ablam araya girerek  “ Mevlana Türbesindeki inşaat ve Buğday Pazar’ı kapısı ile ilgili olan yazılarından olmalı “dedi. Böylece konu aydınlandı .O konulardaki endişelerimi tekrar ettim. Ağabeyim ‘Türbedeki inşaat yanlış tabii, hem Kültür Bakanlığı’nın yetersizliği,  düzeltirler umarım. Ama Buğday Pazar’ı civarında otopark şart diye yıllardır isteniyordu .Yapmasa otopark yapmadı , yapsa kapıyı yıktı.Belediyecilik kadar zor iş yok, ne yapsan birileri beğenmez. Tamam aksayan yönleri yazın tabii ama son on beş yılda Konya’nın çehresi değişmiş bunu niye görmüyorsunuz ? “Diye sordu .Benim savunmam hazırdı. “ O zaten ortada görülüyor diye düşünüyorum. Ayrıca benim konum değil , ben şehir açısından geri dönüşümü mümkün olmayacak kültürel mirasımızla ilgili bir sorun olduğunda yazıyorum.” “ Onu yazıyorsan olumlu şeyleri de yazmalısın . İçinde yaşayanlar  fark edemeyebilir . Benim şehircilik merakım var biliyorsun büyükşehirler başta olmak üzere çoğu şehri takip eder fırsat bulunca gezerim.Konyanın geçmişini de çok iyi bilenlerden biriyim .En son sanırım 2004 de gelmiştim. Şimdi bakıyorum son on – on beş yılda hayal edilemeyecek işler yapılmış.O zaman sorsan bu günkü yapılanlar ancak elli yılda yapılabilir derdim. Tüm merkezi adım adım gezdim. Bence koruması gereken korunmuş , yenilenmesi gereken yenilenmiş .Konya’ya sihirli bir fırça değmiş gibi değişmiş.Kültürpark, Kılıçaslan Meydanı , Alaeddin Tepesi düzenlemeleri , Mevlana civarı gerçekten muhteşem olmuş.Oysa en zoru şehir merkezinde , bunu yapabilmektir . Çevreyi henüz görmediğim için bir şey demiyorum ama eski mekanların , tarihi yapıların olduğu şehir merkezinde bunu yapan çevrede neler yapmıştır kim bilir . Konya için çok önemli olan bisiklet yolu bile, tek başına  bir şehir için devrim olarak yeter. Bu başkanın adını tarihe yazdırır. Şimdiki başkanınızın adı neydi ?”

“Tahir Akyürek “

“Evet, bence Konya Tahir Akyürek’e minnettar olmalıdır.Bir şehir kendisine hizmet eden evlatlarının farkında olmalı…”

Ağabeyimin sol görüşlü ve keskin muhalif olduğunu bildiğimden ısrarla sordum “ Böyle mi düşünüyorsun gerçekten ? Yazarım bunu bak !”

“ Yaz tabii hangi görüşten olursak olalım bizim ortak noktamız ne ; Memleket sevdası ve halkına hizmet … Evet , ben tamamen farklı dünya görüşünden , muhalif siyasi anlayıştan biri olarak söylüyorum: Konya Tahir Başkanına minnettar olmalıdır…Türkiye’de hiçbir şehirde bu kadar başarılı belediyecilik görmedim. Mutlaka eksikler vardır. Ama hiçbir kurum ya da insan herşeyi bir anda yapamaz. İnsanlar kendi hayatlarına bakıp insaflı olmalıdır.Muhalif olmak kör olmak değil ki…”

 

Bu konuşmadan sonra bu yazıyı yazmaya niyetlenmiştim.Kısmet bu güneymiş. Ağabeyimden o üç günlük ziyaretten sonra sonbaharda benimle daha çok vakit geçirmesi ve Konya’nın çevresini de teftiş etmesi için söz aldım. .Bu kez Ziya Barlas’taki o eve birlikte gideriz diye umduğumdan .Aslında Yengem ve Ağabeyim benim Konya ile tanışma sebebim, onların yanında okumak için üniversitede Konya’yı tercih etmiştim.Bu yüzden çok anımız var.Sonra onlar gitti ben kaldım. Kimbilir belki bir de civarı gezer yazarız.

Asıl diyeceğim şu ki : Yazılarımdan ağabeyim gibi olumsuz izlenime kapılan varsa, bu vesile ile düzeltmiş olayım. Yazmaya fırsatımız olsa da olmasa da Konya’da çok güzel işler yapılıyor. İstisnai durumlarda verilen tepkiler dikkate alınıyor. Velhasıl ,

Konya özleyenler ya da  merak edenleri tüm güzelliği ve Mevlana’nın ‘Gel!” diye açılmış kucağı ile bekliyor.

Yorum Yap
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.