Adnan Menderes, Başkent ve Gazi üniversitelerinin öğretim üyelerinden oluşan bir araştırmacı grubunun, rastgele yöntemle seçilen 30 sağlıklı birey üzerinde yaptığı çalışmanın sonuçları, uluslararası tıp veri tabanı PubMed ve SCI-E tarafından dizinlenerek Anadolu Kardiyoloji Dergisi'nde yayımlandı.
Çalışma grubunun üyesi Yrd. Doç. Dr. Çağdaş Akgüllü, gelişen teknolojiyle cep telefonlarının insanların yaşamında önemli yer tuttuğunu söyledi.
Hayatı kolaylaştıran teknolojik ürünler konusunda bireylerin ciddi sağlık kaygılarının bulunduğunu ifade eden Akgüllü, bu durumun kendilerini konuyla ilgili bilimsel araştırma yapmaya yönelttiğini belirtti.
Akgüllü, “Rastgele yöntemle seçilen 30 sağlıklı birey üzerinde yaptığımız klinik çalışmada cep telefonlarının kalp sağlığı üzerinde belirgin bir rahatsızlığa yol açabilecek ciddi bir yan etkisinin olmadığı gözlemlendi” dedi.
Cep telefonunun etkisi, 'sıkılma' ile eşdeğer
Araştırmada, bireylerin rastgele yöntemle seçildiği bilgisini veren Akgüllü, şunları söyledi: “Öncelikle gönüllü bireyleri 10'ar kişilik 3 gruba ayırdık. Cep telefonları deneklerin sağ yanaklarına bir bone aracılığıyla sabitlendikten sonra, telefonun kapalı tutulduğu kontrol grubu dışındaki diğer iki grup, 7'şer dakikalık 3 periyot boyunca cep telefonundan yayılan radyasyona maruz bırakıldı. Bu periyotlardan birinde deneklerin başka bir odadan 30 saniyede bir sürekli aranarak maksimum dozda radyasyona maruz kalmaları sağlandı. Bu arama dışındaki periyotlarda cep telefonu minimum radyasyon yaydığı bekleme modunda tutuldu.”
Akgüllü, çalışma sürecinde tüm gönüllülerin kalp ritmlerinin ve solunum özelliklerinin takip edilerek kayıt altına alındığını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Araştırmamız sonucunda cep telefonlarının yaydığı radyasyonun kalp hızı değişkenliğini bir miktar etkilediğini gözlemledik. Ancak bu etkilerin günlük aktiviteler olan heyecanlanma, sıkılma, ayağa kalkma gibi faaliyetler sırasında görülebilecek kalp hızı değişimlerinden çok da farklı olmayan bir seviyede gerçekleştiğini saptadık.”