Titreyen ellerle zamana ince ayar

Erzurum'un yarım asırlık saat tamircisi, parkinson hastalığı nedeniyle 15 yıldır güçlükle sürdürdüğü zanaatından vazgeçmiyor - Saat tamircisi Kırkıncı:- "Hastalığım nedeniyle iş konusunda çok sıkıntı çekiyorum, ellerim titriyor. İş yerime gelen müşteri ve

ERZURUM (AA) - İLHAMİ ERKILIÇ - Erzurum'da, yarım asırdır saat tamirciliği yapan Necmettin Kırkıncı, 15 yıldır parkinson hastası olmasına rağmen zanaatından vazgeçmiyor.

Yakutiye ilçesindeki bir iş yerinde 12 yaşındayken saat tamirini öğrenen Necmettin Kırkıncı (61), 5 yıl çıraklığın ardından kendi iş yerini açtı.

Saat tamirciliğini yaklaşık 50 yıldır sürdüren ve kentin çeşitli yerlerinde dükkan açan Kırkıncı, yaklaşık 30 yıl önce ise Topçu Oğlu Mahallesi Gürcü Kapı Caddesi'nde 2 metrekarelik bir dükkan kiraladı.

Bu tarihten sonra zanaatini burada devam ettiren Kırkıncı, son 15 yıldır parkinson hastalığıyla mücadele etmesine rağmen işini severek yapıyor.

Parkinson nedeniyle elleri titreyen bu nedenle eskisi gibi her tamirat işini yapamayan Kırkıncı, yine de dükkanını kapatmadı. Senelerce çocuklarının rızkını sağladığı ve bir ömür verdiği zanaatinden vazgeçmeyen Kırkıncı, hastalığının ardından sadece saat kayışı, camı ve pili değiştirebiliyor.

- 30 yıldır aynı adreste

Dört çocuk babası Necmettin Kırkıncı, AA muhabirine, çocuk yaşta başladığı mesleğini severek yaptığını belirterek, "Askerliğimi tamamladıktan sonra bu iki metrekarelik yerde dükkanımı açtım. Yaklaşık 30 yıldır buradayım. Son 15 yıldır da parkinson hastalığım var." ifadesini kullandı.

İncelik ve teferruat isteyen tamir işlerini çok iyi bilmesine rağmen hastalığı nedeniyle artık yapamadığını aktaran Kırkıncı, bu nedenle işlerinin düştüğünü ve daha zor geçindiğini dile getirdi.

Kırkıncı, ailesinin geçimini sağlamak için çalışmak zorunda olduğunu ifade ederek, "Hastalığım nedeniyle iş konusunda çok sıkıntı çekiyorum. İş yerime gelen müşteri vereceği tamir işini 'yapar mı yapamaz mı' diye endişe ediyor. Hastalığımı görünce işi vermeden gidiyor. Ama tamircilikte saat kayışı, cam ve pil takma gibi işleri yapabiliyorum. Buradaki küçük tamir işleriyle ailemi kıt kanaat geçindirip bu günlere geldik." diye konuştu.

Tamir işinin zorluğuna işaret eden Kırkıncı, hastalığı nedeniyle elleri titrediği için yapamadığını ifade etti.

- "Yine bu kadarlık yer verirlerse işimi yapmak isterim"

Kırkıncı, küçük olmasına rağmen bu dükkanında hayatını sürdüreceğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Her şeye rağmen mücadele devam ediyor. Uzun yıllar iki metrekarelik yere sığdık. Bu bölgede kentsel dönüşüm düşünülüyor. Belediye Başkanımız buraları söküp yaptırdıktan sonra bu kadarlık bir yer verirse yine aynı işimi yaparım. Yaz kış demeden 2 metrekarelik dükkanımda çalışıyorum. Kışın mümkün mertebe soğuğa dayanmaya çalışıyorum. Kışın sıfırın altında 20 derece gibi çok soğuk olduğunda dükkanda durmak imkansız çünkü dükkanda soba kuracak yer yok, elektrikli ısıtıcıyla ısınmaya çalışıyoruz."

Günlük kazancının değiştiğini anlatan Kırkıncı, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ne kazanırsak 3-5 kuruş Allah bereket versin diyoruz. Hayalim herkes gibi dünyaya sahip olmak ama öncelikle çocuklarımı evlendirmek. Tabii hasta çalışmakla sağlam çalışmak bir değil. Bu işte rahat olacaksın ki işlerini yürütebilesin. Bu işi yapma diyorlar ama çoluk çocuğumun nafakasını, okul ihtiyacını karşılamak ve onları evlendirmek için çalışmam gerekiyor."

AA

Kültür Sanat Haberleri

Turistik Doğu Ekspresi yeni sezonun ilk seferine çıktı
2024'ün kelimesi açıklandı: Kalabalık Yalnızlık
Pandeminin Psikolojik Yüzü: Mevlüt Soysal'dan 'Delilik Salgını' kitabı
24. Uluslararası Antalya Piyano Festivali sona erdi
Ankara Kalesi’nin Tarihi Surları Onarılıyor