Son iki haftayı galibiyetle kapatan Gaziantepspor, Torku Konyaspor’u gözüne kestirmişti. Nasıl yüklendiler öyle? Bir sağdan, bir soldan derken ilk on beş dakika herhalde 5 net şans yakaladılar. Neyse ki savunmada son müdahaleleri çok iyi olan iki isim vardı. Zaman zaman iyi oynasa da bir türlü ısınamadığım Kokaloviç’in kenara alınmasının ardından Erdinç ve Selim ikilisini sahada görünce yüzüm güldü. Tütüneker, son maçta Selim’i kesmiş Erdinç sayesinde takım yine sorunsuz bir maç geçirmişti. Fakat bu ikili taraftarı sanki daha da rahatlatıyor. Orta sahada ise topu daha çok ayağında tutmak isteyen Uğur Hoca, maça Mehmet Güven ile başladı. Nitekim aradığını bulamayan Antep, kontradan gol yememek için oyunu rolantiye aldı ve maç dengelendi. İşte tam bu sırada, 20 ve 21. dakikalarda aldığı iki topu, Gekas öyle kötü harcadı ki, resmen saç baş yoldurttu. Yunan futbolcunun daha fazla çabukluk çalışması yapması gerektiğini, sanırım, antrenörler de biliyordur.
Ve o saç baş yolduran adam, kaçırdığı iki golü telafi ederek bu kez coşturdu. Bence Türk futbolunun ileriki yıllarında çok daha iyi işler yapacak bir oyuncu olan Recep Aydın, inatçılığını, becerisini kullanarak 35. dakikada Gekas’a “al da at” dedi.
Fakat üç dakika sonra Ali Turan’ın yerini kaybetmesi, Selim’in de kademeye girmekte gecikmesini Cenk Tosun’un affetmemesi sanki kaçınılmazdı. 1-1’i yakalayan Gaziantep de maceraya girmek istemeyen Konyaspor da hakemin düdüğünü bekledi.
İlk yarı Gaziantepspor’un ayağa paslarla, üçgenler kurarak yaptığı hücum organizasyonları hayli dikkat çekti. Torku Konyaspor ise defansın arkasına uzun toplar atıp orta sahada fazla vakit kaybetmeme üzerine kurulu bir taktik benimsedi. Gollere bakıldığında iki takımın da doğru işler yaptığı söylenebilir.
İkinci yarı beklenmeyen bir şey oldu. İlk yarı Ergün Teber’e sık sık yardıma gelen Erdal Kılıçarslan ikinci yarı yardım görevini 10 dakika ihmal edince Traore gibi tehlikeli oyunculara sahip olan Gaziantep, iki gol birden buldu. Ergün Teber, Traore’nin vurduğu toplara sadece bakabildi. Bunu Bülent Uygun da beklemiyordu, çünkü gollerden sonra “vay be, nasıl oldu?” der gibi bir hali vardı.
Bakmayın; maç 3-1 bitse, Konyaspor için berbat denilebilecek bu iki golle ilgili çok şey yazılırdı ama Tütüneker Erdal’ı hemen çıkardı ve oyunun rengini kırmızıdan yeşile döndürdü. Sahaya giren Hasan Kabze’nin şutunu tamamlayan yine bence günün kahramanı Recep ardından da futbol açlığı hat safhada olan Hasan harika iki gol attı. Adı şikeyle neredeyse özdeşleşen Bülent Uygun’u bu kez doğru yaparak şaşırtan yine Konyaspor’du.
Maç öncesinde, Konyaspor Antep’e üç gol atacak ya da 3-1 geriye düştükten sonra beraberliği yakalayacak deseniz kim inanırdı? Piyangoda bilet almazsan çıkmaz derler ya aynen öyle bir maç oldu. Konyaspor başta akıllı oynadı, geriye düştüğünde de risk alarak, şansını deneyerek, galibiyet için bilet alarak çok değerli bir “amorti” tutturdu. Oyuncular kadar Uğur Tütüneker’i de tebrik etmek gerekiyor.
Bu 6 golün sonunda keşke üç puan çıksaydı ve Konyaspor’un lehine çıksaydı ama bu oyun ve sonuç, beni, Bursa maçı öncesi beni heyecanlandırdı. Bursaspor maçı izlenir, siz de kaçırmayın.