Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Jandarma Genel Komutanlığı Beştepe Karargahı'ndaki eylemlerle ilgili 243 kişinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, sanıklar ve müşteki kurumların avukatları ile darbe girişimi sırasında karargahta başından vurularak yaralanan Terörle Mücadele (TEM) Daire Başkanı Turgut Aslan ve Aslan'ın şehit edilen koruması Hasan Gülhan'ın aileleri katıldı.
Duruşmada, TEM Daire Başkanı Turgut Aslan'ı silahla öldürmeye kalkıştığı, Aslan'ın koruması Hasan Gülhan'ı da şehit ettiği belirtilen eski kurmay albay Erkan Öktem savunma yaptı.
"Darbeleri lanetliyorum." sözleriyle savunmasına başlayan Öktem, hazırlanan idari tahkikat raporunda hatalar bulunduğunu ileri sürerek aleyhindeki hususları ve kamera kayıtlarını kabul etmedi.
Darbe girişiminden önce Jandarma Genel Komutanı olan Galip Mendi'nin özel kalem müdürü olduğunu beyan eden Öktem, 15 Temmuz günü Mendi'nin emri üzerine İstanbul'a seyahatine ilişkin hazırlık yaptıklarını anlattı.
Mendi'nin akşam 19.00 sularında davetli olduğu düğüne katılmak için karargahtan ayrıldığını belirten Öktem, bir süre sonra telefonla aranarak Genelkurmay'a terör saldırısı olduğu, Mendi'nin de Jandarma Genel Komutanlığı'na geri döneceğini söyleyerek kışlada beklemesinin söylediğini ifade etti.
Kendisini arayan kişinin kim olduğunu bilmediği için Mendi'nin koruma subayını arayarak durumunu öğrenmek istediğini ancak iletişim sağlayamadığını bildiren Öktem, bu sırada savaş uçaklarının uçuş yaptığını, nizamiye bölgesinden de silah seslerinin gelmeye başladığını söyledi.
Jandarma karargahına da terör saldırısı yapıldığını düşünerek dışarı çıktığında sanık eski yarbay Yasin Kayabaşı'nı gördüğünü aktaran Öktem, Kayabaşı'nın ikinci katta bilgilendirme yapılacağını söylemesi üzerine Sükan Toplantı Salonuna gittiğini belirtti.
Toplantı salonu önünde bulunan Albay Güven Şağban ile tartışma yaşadıklarını, bunun üzerine odasına döndüğünü anlatan Öktem, odasında Başbakan Binali Yıldırım'ın "bir grubun askeri kalkışması" şeklindeki açıklamasını gördüğünü anlattı.
Kuvvet komutanlıklarını arayarak bilgi almaya çalıştığını ancak bir şey öğrenemediğini iddia eden Öktem, bir ara dışarı çıktığında ateş edildiğini, can güvenliğini düşünerek odasına döndüğünü dile getirdi.
Sanık Öktem, bu saatten sonra yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
"Sabaha kadar odamdan ve bulunduğum kattan hiç ayrılmadım. Sabaha doğru dışarıdan sesler gelmeye başladı. Koridorda biri 'uçaklar burayı bombalayacakmış' dedi. Ben de hayatımı kaybetmemek için karargahtan ayrılmaya karar verdim. Ormanlık alanda bir süre bekledim. Bulunduğum bölgedeki zırhlı araçlar bölgeden ayrılınca tel örgülerden atlayarak metruk bir binaya girdim. Bir süre sonra polisler gedi, daha sonra da gözaltına alındım."
Karargah içindeki darbe faaliyetlerini koordine ettiği ve darbe girişiminin başarısız olacağının anlaşılmasından sonra karargah içinde yangın çıkarılmasından sorumlu tutulduğunu belirten Öktem, "masum" olduğunu ileri sürdü.
Öktem, vatandaşlara ateş ettiğine dair beyanlarda bulunan tutuksuz sanıklar Adem Eker, Orhan Karaca, Yusuf Ziya Şimşek ve diğer sanıkların ifadelerini kabul etmediğini dile getirdi.