BRÜKSEL (AA) - ATA UFUK ŞEKER - Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Türkiye-AB ilişkilerinde güvenin artırılması gerektiğini belirterek, "Tartıştığımız konulardan bir çoğu aslında siyasi karar bekliyor. Bu konularda kararların bir an önce alınması ve Türkiye-AB ilişkilerinin son haftalarda gördüğümüz gibi olumlu bir gündeme doğru evrilmesini diliyoruz." dedi.
Kaymakcı, Brüksel'de gerçekleştirilen "Türkiye-AB Ortaklık Komitesi" toplantısı ardından AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Toplantının ilk ana gündem maddesinin Türkiye'nin katılım müzakereleri olduğunu belirten Kaymakcı, "Toplantıda, Türkiye-AB ilişkilerinin temel hedefinde katılım süreci ve tam üyelik olduğunu vurguladık. Şu anda fasılların açılması konusunda AB'nin politikası belli ama biz buna rağmen fasıllar üzerinde de çalışmaya devam ettiğimizi AB tarafına ilettik." diye konuştu.
Kaymakcı, toplantıda 15 Temmuz darbe teşebbüsünü ve sonuçlarını gündeme taşıdıklarına dikkati çekerek, şunları söyledi:
"15 Temmuz darbe teşebbüsünü ve FETÖ'yü anlattık. Türkiye'nin FETÖ, DEAŞ ve PKK'ya karşı aynı anda mücadele yürüttüğünü ve Türkiye'nin bu politikasının AB tarafından iyi anlaşılması gerektiğini vurguladık. 15 Temmuz gecesi AB'den geç gelen ve zayıf kalan desteğin bizi tatmin etmediğini, bunun Türkiye AB ilişkilerinde bir güven krizine neden olduğunu aktardık. AB tarafı da esasında bunu kabul ediyor. Bundan sonra güven artırıcı neler yapılabilir konusunu ele aldık."
Özellikle terörle mücadele konusunda daha fazla iş birliği yapılmasının önemli olduğunu söyleyen Kaymakcı, terör örgütlerinin, mensuplarının veya propagandacılarının AB kurumlarını kullanmalarının engellenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Avrupa Parlamentosunun bu yönde aldığı kararın diğer AB kurumları ve AB ülkelerince de alınması ve uygulanmasının Türkiye'nin beklentisi olduğunu kaydeden Kaymakcı, 28 Kasım'da Ankara'da Türkiye-AB Terörle Mücadele Diyaloğu toplantısı yapıldığına da işaret etti.
Türkiye'nin göç konusunda yaptıklarının AB tarafından "takdirle karşılandığını" hatırlatan Büyükelçi Kaymakcı, "3 milyar avroluk Suriyelilere yardım konusunu AB Komisyonu kendi çapında hızlandırdı. Biz, bunun daha da hızlandırılmasını ve fon akış sürecinin basitleştirilmesi gerektiğini bir kez daha vurguladık." ifadesini kullandı.
Kaymakcı, AB'nin gönüllü insani kabul programını ve ikinci 3 milyar avroluk mali destek çalışmalarını yakın zamanda başlamasını beklediğini dile getirdi.
- "Vize serbestisi konusunda AB Komisyonu oldukça iyimser"
Toplantılarda vize serbestisi konusunun da ele alındığına işaret eden Kaymakcı, "Vize serbestisi konusunda AB Komisyonu oldukça iyimser. Kriterler yerine getirildiği takdirde AB Komisyonu, Türkiye'nin vize serbestisinden yararlanabilmesi için desteğini aynen sürdürdürüyor. Türk vatandaşlarının Schengen Bölgesi'ne vizesiz seyahat edebilmesi için önümüzdeki dönemde karşılıklı olarak Türkiye'yle AB arasında olumlu gelişmeler olması önemli. Çünkü, vize serbestisi için AP'nin ve 28 üye ülkenin yer aldığı AB Konseyi'nin de onay vermesi gerekecek." değerlendirmesinde bulundu.
Aralık ayının başında Brüksel'de Türkiye-AB Yüksek Düzey Ekonomi Diyalog toplantısı da yapılacağını hatırlatan Kaymakcı, Türkiye'de ve AB'deki ekonomik gelişmelerin de ele alındığını, Türkiye'de gerek turizmde gerek istihdamda önemli ilerlemeler olduğunu, Türkiye'nin büyüme ortalamasının çoğu AB ülkesinden yüksek olacağını muhataplarına ilettiklerini anlattı.
Büyükelçi, çevre ve iklim değişikliği ve enerji konularına değindiklerine dikkati çekerek, Türkiye'nin Avrupa'nın enerji güvenliğinde ve enerji çeşitliliğinde anahtar bir ülke olduğunu AB tarafına aktardıklarını vurguladı.
- Gümrük Birliği güncellemesi
Gümrük Birliği güncellemesi konusunun da tartışıldığını belirten Büyükelçi Kaymakcı, şunları kaydetti:
"Beklentilerimizi aktardık. Gümrük Birliği güncellemesinin hem Türkiye hem AB üyesi ülkelerin çıkarına olacağını ancak böyle bir projenin siyasi amaçlarla veya üye ülkelerin ulusal gündem hedefleri doğrultusunda rehin alınmaması gerektiğini kuvvetli bir şekilde vurguladık. Aslında Komisyonun da görüşü bu yönde. AB Komisyonu sonuçta Türkiye'yle müzakerelere başlamak için AB Konseyi'nden yani 28 üye ülkenin temsil edildiği Konsey'den bir an önce yetki almayı arzu ediyor." diye konuştu.
- IPA fonları
Kaymakcı, toplantıda mali yardımlar konusunu da ele aldıklarını dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Katılım öncesi yani IPA fonları konusunu ele aldık. IPA fonlarında AB belirli bir kesintiye gitme kararı aldı. Türkiye olarak AB'yle ilişkilerimizi mali boyutta, bir kalkınma yardımı çerçevesinde görmüyoruz. Çünkü, IPA fonları Türkiye'nin AB'ye üyeliğe hazırlanması için tahsis edilen fonlar. Dolayısıyla, aday olan bir ülkenin AB'ye daha da yaklaşması için bu fonların aslında artırılması gerekir. Diğer aday ülkelerle karşılaştırıldığı zaman Türkiye'de kişi başına verilen IPA fonu tutarı oldukça düşük bir miktar. Bu konuların hepsini toplantıda gündeme getirmiş olduk."
- İlerleme raporu
Türkiye'nin son ilerleme raporundan sonra kaydedilen gelişmeleri de AB tarafına aktardığını vurgulayan Kaymakcı, "Bu toplantı aslında AB Komisyonu'nun 2018 Nisan ayında hazırlayacağı Türkiye raporuna, Türkiye'de son dönemde kaydedilen gelişmelerin aktarılması ve rapora yansıtılması için iyi bir fırsat oldu. Toplantı gerçekten samimi ve olumlu bir havada geçti ve çalışma yemeği dahil 7 saat sürdü. Gündemdeki bütün konuları ele aldık. Türkiye'nin bir aday ülke olduğu, Türkiye'ye AB üyelik kapısının her zaman açık olduğu açık bir şekilde vurgulandı. Bunda herhangi bir tereddüt yok. Bu toplantılardan, Türkiye'nin daha fazla ilerleme kaydetmesi halinde önümüzdeki dönemde fasılların yeniden açılmasının da mümkün olabileceğini görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- Bakanlar düzeyinde yapılacak toplantı
Ortaklık Komitesi'nin bütün sorunların ve beklentilerin karşılıklı olarak aktarıldığı teknik bir komite olduğunu söyleyen Kaymakcı, "Bu komitenin çalışmasını artık Ortaklık Konseyi'ne yani bakanlar düzeyinde yapılacak toplantıya aktarması lazım. Bundan sonraki amacımız, önümüzdeki aylar içerisinde Ortaklık Konseyi'nin de toplanması. Tartıştığımız konulardan birçoğu aslında siyasi karar bekliyor. Bu konularda kararların bir an önce alınması ve Türkiye-AB ilişkilerinin son haftalarda gördüğümüz gibi olumlu bir gündeme doğru evrilmesini diliyoruz." diye konuştu.
Kaymakcı, çok kapsamlı bir çalışma olduğunu ve kendi başkanlığındaki Türk heyetinde AB Bakanlığının yanı sıra, Adalet, Dışişleri, Ekonomi, Gıda, Tarım ve Hayvancılık, İçişleri, Kalkınma , Maliye, Orman ve Su İşleri , Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme bakanlıkları, Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankası, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, Kişisel Verileri Koruma Kurumu temsilcilerinin de yer aldığını anlattı.
-"Türkiye'nin bu listede olmaması gerekir"
AB'nin 5 Aralık tarihinde açıklaması beklenen "vergi alanında iş birliği yapmayan ülkeler listesi" konusunun toplantıda gündeme gelmediğini belirten Kaymakcı, şunları söyledi:
"Türkiye'nin ekonomisi ve mali yapısı oldukça sağlam. Türkiye, OECD üyesi, Türkiye'de işleyen bir pazar ekonomisi var. Bu, AB tarafından da teyit edilen bir durum. Türkiye her yıl ortalama 15 milyar dolar kadar yatırım çeken ve çok derin maliye kültürü olan bir ülke. Dolayısıyla, AB Konseyi'nin İyi Uygulama Grubu'nun yaptığı bir çalışma var. Türkiye, bu grubun çalışmasına gerekli katkıları en üst düzeyde verdi. Bu grupla gereken iş birliğini sergilediğimizi düşünüyoruz. Normal koşullarda Türkiye'nin böyle bir listede yer almaması gerekir. Ancak geçen haftalarda bazı spekülasyonlar yapıldı. Bunlara çok fazla itibar etmemek gerekiyor. Türkiye'nin bu listede olmaması gerekir. Bizim beklentimiz olmayacağı yönünde."
-Ortaklık Komitesi
Türkiye-AB Ortaklık Komitesi, Türkiye ile eski adıyla Avrupa Ekonomik Topluluğu arasında 1 Aralık 1964'te yürürlüğe giren Ankara Anlaşması kapsamında kuruldu.
Ortaklık Konseyi'nin kararı ile kurulmuş bir yardımcı organ olan Ortaklık Komitesi'nin görevi, Ortaklık Konseyi'nin gündemini hazırlamak ve Ortaklık Konseyi'nin vereceği talimatlara uygun olarak, ortaklık ilişkisiyle ilgili teknik sorunlar üzerinde incelemeler yapmak olarak belirlendi.
AA