İSTANBUL (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye'nin, yatırımcının yüzünü güldüren ülkelerden biri olduğunu belirterek, "Şimdi de 2017'yi bıraktılar, 2018 için kaos ve ekonomik kriz senaryoları tekrar tedavüle sürüldü. İş alemimiz, vatandaşlarımız rahat olsun. Nasıl ki 2017'de oyunları ters yüz ettikse, büyüme rekoru gerçekleştirdikse, 2018'de de gerekli tedbirleri alarak ülkemizi kalkındırmaya, ekonomimizi büyütmeye devam edeceğiz." dedi.
Yıldırım, Hilton Bomonti Otel'de düzenlenen "Türkiye Ekonomi Zirvesi"nde yaptığı konuşmada, toplantıda konuşulacak konuların, verilecek mesajların Türkiye'nin geleceği, ekonomisi için çok önemli sonuçlara vesile olabileceğini söyledi.
Türkiye'nin geçilen birkaç yıl içerisinde küresel ekonomik kriz dalgalarını gelişmekte olan tüm ekonomiler gibi fazlasıyla hissettiğini dile getiren Yıldırım, ama her seferinde de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde hükümetlerinin zamanlıca, ayağı yere basan kararlarıyla, politikalarıyla bu dalgalanmaların en asgari hasarlarla atlatmasını başardıklarını vurguladı.
Başbakan Yıldırım, "Son birkaç yıla baktığımızda Türkiye'ye giydirilmeye çalışılan ateşten gömlekleri, ekonomimize kalıcı zararlar vermeden bertaraf edebildik. Türkiye üzerinde birtakım emellerini gerçekleştirmek için gayret gösteren küresel siyaset lobileri kaybetti, Türkiye ve milletimiz kazandı. Nihayet FETÖ terör örgütü aynı süreçte sahneye sürüldü. Uluslararası bir suç şebekesi olan bu cani örgüt, 15 Temmuz gecesi 250 vatandaşımızı şehit etti ve 2 bin 194 vatandaşımızı da yaraladı, gazi oldular." ifadelerini kullandı.
"15 Temmuz darbe girişimiyle hedefledikleri kaos planını hayata geçiremeyenler hiç zaman kaybetmediler, Türkiye ekonomisi üzerinde istikrarı bozmak için algı operasyonlarına başladılar." diyen Yıldırım, şunları kaydetti:
"Hatırlayın, o günlerde hemen darbenin arkasında değerlendirme kuruluşları birbiriyle anlaşmış gibi ardı ardına Türkiye'nin notunu düşürdüklerini açıkladılar. Arkasından Türkiye, döviz ve Türk parası üzerinde bir dalgalanma yaşadı. Bütün bu gelişmeler sonrası Türkiye ekonomisi 2016'ın üçüncü çeyreğinde 4,9 küçülmüş ama yıl sonu itibarıyla beklediğimiz büyüme oranının biraz altında yüzde 3,2 büyümeyle tamamlamıştır. 2017 içinde büyük kriz senaryoları hayata geçirilmişti. 2017'nin çok kötü bir yıl olacağı, Türkiye ekonomisinin bozulmaya devam edeceği, 'Artık Türkiye'de yatırım yapılamaz, büyüme sürdürülemez, ekonomik kriz kapıda' diye açıklamaları yapmak suretiyle operasyonlar devam etti. Ama bugün tabloya baktığımızda ilk 9 ay Türkiye'ye giren doğrudan yabancı yatırım miktarı 7,5 milyar dolar. Sene sonu büyümemiz de en az yüzde 6 oranında gerçekleşmiş olacak. Makro göstergelerimiz sapasağlam. Yani Türkiye uluslararası yatırımcılar için güvenli bir yer olmaya devam ediyor. Türkiye, dünyaya güven veren ender ülkelerden biri. Türkiye, yatırımcının yüzünü güldüren ülkelerden biri. Bütün bunlar tutmayınca bu sefer de Türkiye'nin notunu düşüren o bildik kuruluşlar art arda 2017 için tahminlerini düzeltme yarışına girdiler. Hatırlayın üç sefer değiştirenler odu. Şimdi de 2017'yi bıraktılar, 2018 için kaos ve ekonomik kriz senaryoları tekrar tedavüle sürüldü. İş alemimiz, vatandaşlarımız rahat olsun. Nasıl ki 2017'de oyunları ters yüz ettikse, büyüme rekoru gerçekleştirdikse, 2018'de de gerekli tedbirleri alarak ülkemizi kalkındırmaya, ekonomimizi büyütmeye devam edeceğiz."
" Türkiye bir istikrar adası olarak ekonomik gelişmesini sürdürecek"
Türkiye'nin bir istikrar adası olarak ekonomik gelişmesini sürdürmeye devam edeceğini aktaran Yıldırım, "Son 10 yılda küresel krize rağmen Türkiye büyümeye devam ediyor ve dünyada yapılan 10 büyük projenin 6'sını Türkiye gerçekleştirmeyi başardı. Doğru planlama, uygun projeler, sağlam finansman modeliyle Türkiye'ye birçok eser kazandırdık, bundan sonra da kazandırmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Başbakan Binali Yıldırım, bugün Türkiye gibi medeniyetlerin buluştuğu, Asya ile Avrupa'nın bir araya geldiği bu topraklarda 3 saat uçuşla 56 ülkeye ulaşılabildiğini belirterek, "Yine bu 56 ülkede 1,5 milyar nüfus yaşıyor. 30 trilyon dolarlık bir gayri safi milli hasıladan bahsediyoruz. Türkiye'yi bölgesinde ekonomik bir çekim merkezi haline getirmek en önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Transit ticaretin yakın gelecekteki adresi Türkiye olacak. Şu anda İstanbul'da yapımı devam eden ve seneye ilk etabını açacağımız dünyanın en büyük havalimanı bu hedefimizin itici güçlerinin başında geliyor. Havacılığın merkezi artık batıdan doğuya doğru, bizim topraklarımıza geldi. Bu tarihin tekerrüründen ibarettir. Bir zamanlar İpek Yolu, Baharat Yolu ile doğudan batıya zenginlik için göç yapılırken, şimdi artık zenginlik merkezleri batıdan doğuya doğru döndü. Her iki yönde de bu kervanların, bu göçlerin geçeceği, konaklayacağı yer Anadolu coğrafyası, bizim topraklarımız." şeklinde konuştu.
(Sürecek)
AA