Bugünlerde Türk dış politikası konuşuluyor. Suriye'de muhaliflere açık destek veren Ankara, kamuoyunu ikiye bölmüş durumda.
İşte bu iki kesimi temsil eden iki Hürriyet yazarı arasında "emperyalist ülke" polemiği başladı. İsmet Berkan hükümetin Suriye politikasını "büyük devlet olmanın gereği" olarak görürken Ertuğrul Özkök ise bu görüşe "Fert başına geliri 10 bin doları geçen her ülkeye, otomatik olarak, komşudaki rejimi devirme hakkı mı veriliyor?" diye itiraz ediyor.
ENERJİ SAVAŞLARI
İsmet Berkan 14 Ağustos tarihli yazısında İsmet Berkan, büyüyen Türkiye'nin enerji kaynakları için bölgesine ilgisiz kalamayacağını söylüyordu. K. Irak örneğini veren yazar sözü Suriye'ye getiriyordu:
"Bu ülkenin yoğunlukla Kürtlerin yaşadığı, Irak sınırına komşu bir cep şeklindeki bölgesinde günde 300 bin varil petrol çıkıyor.
Sadece petrol de değil. Yine Kuzey Irak’ta zengin doğal gaz rezervleri bulundu. Türkiye-Suriye sınırında çok daha zengin doğal gaz yatakları olduğu tahmin ediliyor.
Türkiye gidip bu toprakları işgal edecek ve petrole el koyacak değil. Ama oradaki petrolden pay kapma çabasında devletin resmi şirketleri gibi çok sayıda Türkiyeli özel şirket de çalışıyor ve hepsi de Türk dış politikası tarafından destekleniyor."
SURİYE-İSRAİL BİLMECESİ
Berkan Suriye konusunu dün de devam ettirdi. Genel hatlarıyla neden Türkiye'nin ilgisiz kalamayacağını belirttiği dünkü köşesinde anlattı:
"Geçen gün yazmaya çalıştım, Türkiye’nin orta ve uzun vadeli çıkarları, Irak’ta ve Suriye’de yaşananlara sırtını dönme lüksünü kaldırmıyor. Oralara bakmak, oralarda olmak, Türkiye’nin çıkarını savunmak zorundayız. En genel anlamda Türkiye’nin çıkarı, o bölgenin savaştan arındırılmasında, ülkelerin normalleşmesinde ve ticaretin kolayca yapılabilir olmasında yatıyor."
Bu gerekçelerine tartışılacak bir neden daha ekledi. Buna göre Baas rejiminin gitmesi halinde Suriye İran etkisinden çıkarsa, İsrail’le daha kolay yan yana gelebilir.
EMPERYALİST Mİ OLDUK?
İşte bu iki yazının ardından Özkök, bugün köşesinden sordu: "Şimdi biz emparyalist mi olduk"
Amacın demokrasi değil petrol olduğunu iddia eden Özkök, Berkan'ın Esad sonrası İsrail'le ilişkiler düzelir iddiasına da böyle cevap veriyor:
"Allah aşkına Arap Baharı’nda iktidara gelen hangi Müslüman kardeş, İsrail’le daha iyi ilişki kurdu? “Allahuekber” gibi, İslam’ın en ortak seslenişini, yargısız infazın fon müziği haline getiren bu insanlarla mı İsrail’i konuşacaksınız? Onlar mı bu bölgeye barış ve serbest ticareti getirecek?
DAVUTOĞLU KUMARI KAZANIR MI?
Özkök ayrıca telefonla aradığı Berkan ile aralarında geçen diyaloğu yazdı:
"Gizli polemiğin dün sabahki epizodunda, “Berkan, Davutoğlu bir kumar oynuyor ve bu kumarı kazanma ihtimali hiç de düşük değil” dedi.
Bunu ben de kabul ediyorum.
Ama kumar neyin üzerinden oynanıyor ve iddia ne?
Benim cevabım şu:
Türkiye üzerinden oynanıyor ve tek iddia var:
“Beşar Esad’ın kellesini almak...”
İyi de ondan sonra ne olacak?
Haa o mu? O tali mesele..."